3. Hukuk Dairesi 2020/4453 E. , 2020/7244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının velisi olduğu öğrencinin eğitim hizmeti almak üzere şirkete kaydını yaptırdığını, 14/09/2013 tarihinde kayıt sözleşmesini imzaladığını, kayıt sözleşmesinden doğan 12.680,00TL borcunu ödemediğini, alacağının tahsili için Mersin 4. İcra Müdürlüğünün 2014/10908 esas sayılı takip dosyasında takibe geçildiğini, davalının yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermiş, duruşmada davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı tarafından davalı aleyhine Mersin 4. İcra Dairesinin 2014/10908 esas sayılı dosyası ile yapılan takip için yaptığı itirazın 13.376,74TL yönünden iptaline ve icra takibinin bu miktar itibariyle kaldığı yerden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde olmayan yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen kararların ve ayrıca taraflara yüklenen borç ve hakların açıkça, kuşku ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekmektedir.
Somut olayda; mahkemece verilen hükümde, "davanın kısmen kabulü ile 13.376,74TL miktar yönünden takibe itirazın iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına" karar verilmiş; ancak, takibin bu miktar üzerinden devamına denilerek asıl alacak
tutarı üzerinden
devam etmesi gerektiği hususu açıklığa kavuşturulmamıştır. Mahkemece; faize faiz yürütülecek şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3- Davacının temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; İcra ve İflas Kanunu"nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Dosyanın incelenmesinde, davalının ödemesi gereken eğitim ücreti bedelinin belirli olduğuna göre davacının alacağı likit olup, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, davacının"" icra inkar tazminatı talebinin reddi"" yönünde yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, yapılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK.438/7 maddesi hükmü uyarınca mahkeme kararının aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle mahkeme kararının hüküm bölümünün 1. fıkrasında yer alan “İPTALİNE;” ibaresinden sonra gelmek üzere “asıl alacak 12.680,00TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine” ifadesinin yazılmasına, 3. bentte açıklanan nedenlerle hüküm bölümünün ikinci fıkrası hükümden çıkartılarak yerine “Alacağın tamamı üzerinden %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davacının peşin harcının istek halinde davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.