9. Hukuk Dairesi 2012/39385 E. , 2013/10612 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek 4857 sayılı İş Kanunu"nun 18 ve devamı maddeleri uyarınca feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin belirli süreli iş sözleşmesinin bitimi gerekçe gösterilerek feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatının ödenmediğini, davacıya işe girerken bitiş tarihi olmayan bir sözleşme imzalatıldığını, davacının vasıfsız işçi olduğunu, vasıfsız işçilerle belirli süreli iş sözleşmesinin yapılamayacağını, davalı işyerinin yaptığı işin süreklilik arzeden işlerden olduğunu belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile 26.03.2010 - 31/10/2011 tarihleri arasında çalıştığını, iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağını, şirketin toz hattında geçici süre ile işçi çalıştırma ihtiyacı olduğunu, İŞKUR"a müracaat edilerek belirli süre ile eleman alımı yapıldığını, şirketin üretim sorumlusunun 2010 yılında toz ürünlerde satış-üretim artışı hedeflediği için ve mevcut siparişlerin yetiştirilememesi nedeniyle toz hattına geçici eleman alınması talebinde bulunduğunu, şirket yetkililerinin de talebi uygun görerek geçici süreli eleman aldığını, işin süresi belirli olduğu için belirli süreli iş sözleşmesi yapıldığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasındaki belirli süreli hizmet sözleşmesinde davacının yapacağı işin ambalajlama(toz hattı) olduğu, çalışma yeri olarak sözleşmede yazılı işyerinde işveren veya vekilinin göstereceği yerlerde çalışacağının belirtildiği, deneme süresinin 2 ay olduğunun düzenlendiği, sözleşme süresinin 31/10/2011 tarihinde kendiliğinden sona ereceğinin düzenlendiği, taraflar arasında imzalanan belirli süreli sözleşme başlıklı sözleşmeye ve imzaya davacının itirazının bulunmadığı, 4857 sayılı yasanın 11. maddesinde ;"Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir." denildiği, tarafların İş Kanununda yazılı koşullara uygun olması koşulu ile gerçek iradelerini belirten, kendilerine uygun olan belirli süreli hizmet sözleşmesi veya belirsiz süreli hizmet sözleşmesi tiplerinden birini seçebileceği, sözleşme serbestisinin asıl olduğu, ancak gerçek irade ile görünen sözleşme arasında uygunsuzluk var ise bunun denetlenebileceği, davalı şirketin sipariş üzerine çalıştığı, aldığı bir sipariş nedeniyle geçici olarak daha fazla elemana ihtiyaç duyduğu ve bu ihtiyacı için İş Kur a müracaat ettiği, davacının da geçici süre ile işe alındığını bildiği, işçi alınmadan önce iş bitim tarihinin ne zaman olacağının şirket içi yazışmalar ile tespit edildiği, davacı sözleşmesinin bu yazışmalara uygun olan süreye göre hazırlandığı, buna göre tarafların belirli süreli sözleşme yapması için objektif koşulun gerçekleştiği, sözleşme süresinin bittiği tarihte sözleşmenin kendiliğinden sona erdiği, taraflar arasındaki sözleşmenin belirli süreli olduğu, 4857 sayılı yasanın 18. maddesi gereğince işe iade davası açabilmek için sözleşmenin belirsiz süreli olması gerektiği, buna göre davacının işe iadesini talep edemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar davacı vekili tarafından emsal karar gerekçe gösterilerek temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu"nun 18. maddesi uyarınca işçinin iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilmesi için belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışması gerekir.
Aynı Kanununun 11. maddesinde, “İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir. Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir. Esaslı nedene dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar” şeklinde düzenleme ile bu konudaki esaslar belirlenmiştir. İş sözleşmelerinin belirsiz süreli olması asıl, belirli süreli olması istisnadır. Yasada belirli süreli işlerle, belirli bir işin tamamlanması veya belli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak belirli süreli iş sözleşmesi yapılabilecektir. İşçinin iş güvencesi dışında kalması için başvurulan kötüniyetli uygulamalar korunmamalıdır.
Belirli süreli iş sözleşmesinden bahsedilebilmesi için, sözleşmenin süreye bağlanmış olması ve belirli süreli iş sözleşmesinin yapılması için objektif nedenlerin bulunması gerekir. Objektif neden olsa bile, sözleşmenin akdedildiği tarihte, iş ilişkisinin sona ereceği tarih belli değil veya belirlenebilir de değil ise, belirsiz süreli iş sözleşmesi söz konusu olur.
Salt süreye bağlı bir iş sözleşmesinin mevcut olması hemen işe iade davasının reddi sonucuna götürmemelidir. Zira, 11’inci madde, belirli süreli iş akdini yapma serbestisini sınırlandırmış ve bu tür sözleşmelerin yapılabilmesi, söz konusu hükümde belirtilen objektif koşulların varlığına bağlanmıştır. Dolayısıyla iş sözleşmesini belirli süreye bağladıklarında, hakim, objektif ve esaslı koşulların var olup olmadığını incelemelidir. İş sözleşmelerinin belirsiz süreli olmasının asıl olmasının sonucu olarak, belirli iş sözleşmesinin varlığını ileri süren taraf bunu ispatla yükümlüdür.
Dosya içeriğine göre Davacı işçi ile Ambalajlama işinde çalışması için belirli süreli iş sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmede Ambalajlama işinin belirli bir proje veya sipariş süresi için yapıldığı açıklanmadığı gibi sürenin başlangıcı ve sona erme tarihleri kalemle yazılmıştır. Davalı İŞ-KUR’a açıkça şu tarihe kadar yapılacak ambalajlama işi için belirli bir süre ve sözleşmenin sona ereceği tarihe kadar eleman ihtiyacı olduğunu belirten kaydı sunamadığı gibi, bu şekilde devam eden ambalajlama faaliyeti için eleman temin edildiği, davalının faaliyet alanına göre iş organizasyonu kapsamında ambalajlama işinin devamlı surette yapıldığı sabittir.
Davacı işçi ile belirli süreli iş sözleşmesinin yapılmasını gerektirir objektif bir neden bulunmamaktadır. Davacının belirsiz süreli iş sözleşmesi çalıştığının kabulü ve iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiği kanıtlanamadığından, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi gerekir. Yazılı gerekçe ile reddi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
F) Sonuç: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih sebebi dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE, Davacı işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatının yapılacak bu ödemeden mahsubuna,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yapmış olduğu 79.70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.320,- TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak 01.04.2013 gününde, oybirliği ile karar verildi.