22. Hukuk Dairesi 2014/350 E. , 2015/14872 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA: Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, ödenmeyen alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İşçiye, işyerinde çalıştığı sırada ara dinlenmesi verilip verilmediği ve süresi konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az on beş dakika, dört saatten fazla ve yedi buçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedi buçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedi buçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. 4857 sayılı Kanun"un 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi on bir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok on bir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde on bir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, on bir saatten fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir.
Somut olayda, her ne kadar mahkemece tanık anlatımlarına dayanılarak davacının çalışmasının haftanın altı günü, günde oniki saat çalıştığı ve günde bir saat ara dinlenmesi yaptığı kabul edilerek haftalık yirmibir saat fazla mesai yaptığı tespit edilmişse de, davacının günde oniki saatlik çalışma süresinden 4857 sayılı Kanun"un 68. maddesi gereğince birbuçuk saat ara dinlenme süresi düşülerek hesaplama yapılması gerekirken bir saat ara dinlenme süresi düşülerek sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
3-Taraflar arasında, davacının hafta tatili alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında da ihtilaf bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı her hafta pazar günü yirmidört saat çalıştığını iddia ederek hafta tatili talebinde bulunmuş, mahkemece dosya içerisinde bulunan devriye kontrol defterlerine göre hafta tatili alacağına hükmedilmişse de, söz konusu devriye kontrol defterine göre haftanın yedi günü çalışıldığının anlaşılmadığı, tanıkların da haftanın altı günü çalışıldığını beyan ettiği nazara alındığında davacının hafta tatili alacağını ispatlayamadığından söz konusu talebin reddi gerekirken kabulü isabetsiz olup bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.