Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6696
Karar No: 2018/582
Karar Tarihi: 05.02.2018

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/6696 Esas 2018/582 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/6696 E.  ,  2018/582 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ile katılanlar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili dava dilekçesi ile; ... ili, ... ilçesi, ... kasabası, Merkez mahallesi, Kargı mevkiinde bulunan sınırlarını bildirdiği ve ekli krokide gösterilen 2500 m² yüzölçümündeki taşınmazın, 1957 yılında yapılan genel arazi kadrosu sonucu tapulama harici bırakıldığını, taşınmazın müvekkilleri tarafından ..."dan satın alındığını, ..."nın da bu taşınmazı ..."tan satın aldığını, müvekkilerinin eklemeli zilyetlik de dahil satın aldığı tarihten itibaren taşınmazın malik sıfatı ile zilyedi olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davacılar adına tescilini talep ve dava etmiştir.
    ... ve ... davacılara satılan taşınmazın babaları ...’a ait olduğu, akli melekeleri yerinde değil iken satış işleminin yapıldığını belirterek davaya harçlı katılmışlardır.
    Mahkemece müdahil davacıların davalarının reddi, asıl davanın kabulü ile ... ilçesi, ... beldesinde bulunan teknik bilirkişiler ..., ...ve ..." in 24/02/2014 tarihli raporlarında (A) harfi ile gösterdikleri 2.500 m²"lik yerin davacılar ... ile ... adına tapuda 1/2"şer hisse ile adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm davalı Hazine ile müdahil davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK’nın 713. maddesi uyarınca açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine yöneliktir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 12.08.1987 tarihinde ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1957 yılında yapılmış ve kesinleşmiş, kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
    Dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca zilyetliğe dayalı olarak tescil istemine ilişkin olup mahkemece müdahil davacıların davalarının reddi, asıl davanın kabulü ile ... ilçesi, ... beldesinde bulunan teknik bilirkişiler ... ... ve ..."in 24/02/2014 tarihli raporlarında (A) harfi ile gösterdikleri 2.500 m²"lik yerin davacılar ... ile ... adına tapuda 1/2" şer hisse ile adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır.
    Şöyle ki; dava, TMK"nın 713. maddesi hükümlerine göre açılmış tescil davası olduğuna göre böyle bir davada TMK"nın 713/4. maddesine göre tescile konu edilen yerin gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilân olunması ve aynı Kanunun 713/3. maddesi uyarınca davanın, yasal hasım olan Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliğine birlikte yöneltilmesi zorunludur. Karar tarihinden önce 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince, çekişmeli taşınmazın bulunduğu Antalya Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, büyükşehir belediyesi olan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Hal böyle olunca; mahkemece, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığına da husumetin yöneltilmesi ve taraf eksikliğinin giderilmesi için davacı tarafa süre verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan ve gerekli ilanlar yapılmadan hüküm kurulması doğru değildir.
    Ayrıca, hükme esas bilirkişi heyeti raporunda keşifte uygulandığı bildirilen 1958 ve 1986 tarihli hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelemesine yer verilmemiş, taşınmazın eğiminin %10 olduğu belirtilmişse de, eğimin neye göre belirlendiği, klizimetre ile ölçülüp ölçülmediği açıklanmamış, rapor ekinde çekişmeli taşınmaz ve geniş çevresini gösterir kadastro paftası ile keşifte uygulandığı bildirilen 1958 ve 1986 tarihli hava fotoğraflarında çakıştırma yapılmamış, çekişmeli taşınmaza komşu tüm parsellerin kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanaklarının eksiksiz olarak getirilmemiş, çekişmeli taşınmaza komşu, tescil davası sonucunda kişiler adına tesciline karar verilen veya halen davası devam eden taşınmazlar bulunup bulunmadığı araştırılarak bunlara ilişkin dava dosyaları getirtilerek değerlendirilmemiş, davacı gerçek kişiler kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak dava açmış olduğuna göre, davaya konu taşınmazların zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olup olmadığı ve zilyetlik koşullarının davacı yararına gerçekleşip gerçekleşmediği de usûlünce araştırılmamıştır. Eksik incelemeye dayalı hüküm kurulamaz.
    Bu nedenlerle; mahkemece öncelikle, TMK"nın 713/4-5 maddesi gereğince gazete ile bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilân edilmeli ve son ilân tarihinden başlayarak üç aylık itiraz süresi beklenmeli, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı davaya dahil edilerek husumet yaygınlaştırılmalı, münhanili kadastro paftası, halihazır harita ve topoğrafik harita örneği, komşu parsellere ilişkin tapu kayıtları ve varsa dayanak tapu ve vergi kayıtları ile davalı iseler dava dosyaları, tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise ilgili dava dosyaları ile çekişmeli taşınmaza komşu, tescil davası sonucunda kişiler adına tesciline karar verilen veya halen davası devam eden taşınmazlar bulunup bulunmadığı araştırılarak bunlara ilişkin dava dosyaları ilgili yerlerden getirtildikten sonra, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memuru, bir ziraat yüksek mühendisi ile yerel bilirkişiler ve davacı tanıkları eşliğinde yeniden keşif yapılarak dosyada yer alan hava fotoğrafı ve memleket haritaları çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, bu belgelerde taşınmazın ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritalarının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten
    sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte memleket haritaları ile hava fotoğrafları üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, yine fotogrametri yöntemiyle düzenlenen kadastro paftalarında zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı ile ön bindirmeli çekilen ve birbirini izleyen stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlayıp tamamlandığı belirlenmeli, ayrıca münhanili kadastro paftasından, memleket haritası, halihazır harita ve topoğrafik haritalardan da yararlanılmak suretiyle çekişmeli yerin gerçek ve kesin eğimi belirlenmeli, irtibatlı kroki düzenlettirilmeli; keşifte yerel bilirkişiler yanında varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; dava tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; taşınmazın zilyetlikle kazanılacak kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı imar ve ihyanın ne zaman tamamlandığı ne kadar süredir tarım alanı olarak kullanıldığı hususunda taş - toprak analizi de yapılmak suretiyle ziraatçı bilirkişiden rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre Hazinenin karşı tescil talebi de dikkate alınarak bir hüküm kurulmalıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine ve katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi