21. Hukuk Dairesi 2019/4484 E. , 2020/2188 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
K A R A R
A) Davacı İstemi:
Davacı; murisi-annesi ...’e Kurum tarafından 5510/56. maddeye istinaden tahakkuk ettilen borçtan, mirasını reddetmiş olması nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığının tespitini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabı:
Davalı ... vekili özetle; ... 18. İş Mahkemesinin 2015/177 Esas sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davası sonucunda davacının itirazının iptal edilmiş olduğunu, burada kararın kesinleşmiş olduğunu kesin hüküm itirazlarının olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı:
İlk Derece Mahkemesince; “Davacının murisi ..."e ait mirası reddetmiş olduğu mahkemenin kesinleşen kararı ile bunun tespit edildiği, icra takibinin iptaline dair 18. İş Mahkemesinin kararının verildiği 11/12/2015 tarihinden önce mirasın reddi kararının kesinleşmiş olduğu anlaşılmakla; davacının mirasını reddettiği murisi ..."e ait borç nedeniyle aleyhine ... 24. İcra Dairesinin 2014/15157 Esas sayılı takip dosyasındaki borçtan sorumlu bulunmadığı kabul edilmiş bu itibarla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçesiyle “Açılan davanın KABULÜNE, Davacının ... 24. icra Dairsinin 2014/15157 Esas sayılı dosyası üzerinden aleyhine yapılan takibe konu borçtan sorumlu olmadığının tespitine,” karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu ; Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde, "Kurum alacağı için davacı aleyhine ... 24. İcra Müdürlüğünün 2014/15157 Esas sayılı icra takibine davacı itiraz etmiş, icra takibi durdurmuştur. Borçlu aleyhine açmış olduğumuz ... 18. İş Mahkemesinin 2015/177 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açmış olmakla, mahkeme 12.11.2015 tarih, 2015/463 K. sayılı kararı ile davacınınn itirazı haksız bulmuş, dosyaya yapılan itirazı iptal etmiştir. ... 18. İş Mahkemesinde görülen davada davacı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmıştır. Davacı taraf davadan haberdardır. Davacıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davacı taraf davaya cevap vermemiştir. Davacı taraf söz konusu davayı zımnen kabul etmiştir. ...18. İş Mahkemesinin vermiş olduğu karar kesinleşmiştir. Aynı konuda kesinleşmiş bir karar var iken davacı taraf kötü niyetli olarak iş bu davayı açmıştır. Açılan davaya karşı Kesin hüküm itirazımız vardır. Davacı taraf kötü niyetle İtirazın iptali davası kesinleştikten sonra huzurdaki davayı açmıştır." gerekçesi ile açılan davanın reddi gerektiği belirtilerek istinaf incelemesi yoluna başvurmuştur.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı : Bölge Adliye Mahkemesince “Somut olayda, davacı tarafından ... 19. İş Mahkemesine açılan dava ile dava konusu edilen ... 24. İcra Dairesinin 2014/15157 Esas nolu dosyasına dair borçlu bulunmadığı iddiası ile Kurum aleyhine dava açılmış ise de, aynı icra dosyası kapsamındaki borca dair davacının da taraf olduğu ... 18. İş Mahkemesinin 2015/177 Esas-2015/463 Karar nolu dosyasında görülen dava neticesinde davalı ... (...) ...aleyhine açılan davanın kabulü ile ... 24. İcra Dairesinin 2014/15157 Esas nolu takip dosyasından bu davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile dava konusu alacağa ilgili hüküm fıkrasında belirtildiği üzere takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına karar verildiği ve bu dosya kararının yapılan tebligat ile süresinde kanun yoluna başvurulmaması nedeniyle kesinleştiği, dava konuları farklı olsa bile, aynı icra dosyası kapsamındaki borca dair kesinleşen mahkeme kararının, Dairemizce incelenen bu dosya için kuvvetli delil mahiyetinde olduğu değerlendirilmiştir. ” gerekçesiyle
“ Davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE,...19. İş Mahkemesinin 29/12/2017 tarih, 2017/197 Esas- 2017/650 karar sayılı kararının HMK"nun 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Davanın REDDİNE, ” karar verilmiştir.
E) Temyiz: Davacı vekili; “ İcra takibine ilişkin müvekkile tebliğ edilmesi gereken evraklar müvekkilin ablasının oturduğu ...Mahallesi ... Caddesi .../ ... adresine tebliğ edilmiş olup muhtara tebliğ edilmiştir. Usulsüz tebligat nedeniyle müvekkilin durumdan haberi olmamış takibe süresi içerisinde itiraz edememiştir. Dosyaya eklenen 18. İş Mahkemesi"nin kararı incelendiğinde 4 kardeşin mirasın reddi dolayısıyla davanın reddine karar verilip müvekkil bakımından davanın kabulüne karar verilmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Adrese ilişkin ekte sunduğumuz belge üzerine davalı kurum tebliğ yaptığı adreslerin tamamı yanlış olup davacı sadece sinop ilinde ikamet etmiş ancak davalı kurum yanlış adrese tebliğ yaparak hükmü kesinleştirmiştir.Bütün bunların ötesinde tereke borca batık durumdadır. TMK 605 maddesi düzenlemesi gereğince ölümü tarihinde ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş, ise miras reddedilmiş sayılır düzenlemesi gereğince yeterli ve gerekli inceleme yapılmadan müvekkil bakımından 18. İş Mahkemesi"nin 2015/177 esas 2015/463 karar sayılı ilamında davanın kabulüne karar verilmesi gerekli ve yeterli araştırma yapılmadığının başka bir göstergesidir. Halihazırda açmış olduğumuz dava ise zaten bütün bunlara istinaden müvekkilin borçlu olmadığının tespiti istemiyle açılmıştır. ” gerekçeleriyle temyiz yoluna başvurmuştur.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava; müteveffa ...’in 5510 sayılı Yasa"nın 56/2.fıkrası uyarınca boşandığı eşi ile birlikte yaşadığının tespit edilmesi nedeniyle yersiz ödenen ölüm aylıklarının, mirasçılarına borç tahakkuk ettirilmesi sonucu, mirasçılardan ...’ün borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davanın, yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 56. maddesinin ikinci fıkrasıdır. Fıkrada: “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96. madde hükümlerine göre geri alınır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Düzenleme ile ölen sigortalının kız çocuğu veya dul eşi yönünden, boşanılan eşle boşanma sonrasında fiilen birlikte olma durumunda, ölüm aylığının kesilmesi ve ödenmiş aylıkların geri alınması öngörülmektedir. Buna göre, daha önce sosyal güvenlik kanunlarında yer almayan, boşanılan eşle fiilen birlikte yaşama olgusu, gelir veya aylık kesme nedeni ve bağlama engeli olarak benimsenmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; ... 18. İş Mahkemesinin kesinleşen dosyasında; ... 24. İcra Dairesinin 2014/15157 Esas sayılı takip dosyasında; muris-anne ...’ye muvazaalı boşanma nedeniyle babasından dolayı ödenen aylıkların, yersiz ödeme olarak mirasçılarından tahsil edilmek üzere takip yapıldığı, bu takibe davacı ... ile birlikte diğer mirasçıların itiraz etmesi üzerine Kurum tarafından itirazın iptali davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda dosyamız davacısı ... ve kardeşi ... dışındaki diğer davalıların borcun ait olduğu muris..."in mirasını reddetmiş olmaları nedeniyle bu mirasçılar yönünden davanın reddine, ..."in ise mirası reddetmemiş olduğu gerekçesi ile ona karşı açılan davanın kabulü ile yaptığı itirazın iptaline karar verildiği, kararın ...temyiz etmeden kesinleştiği, tebligat adresinin...’in mernis adresi olmadığı, anılan 12/11/2015 tarihli kararın dosyada mevcut olduğu, anılan kararda davacının mirası reddetmediğinden aleyhine hüküm kurulduğu, oysa davacının ... 15. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/650-775 Esas-Karar sayılı kararının incelenmesinde dosyamız davacısı tarafından açılan mirasın reddi davası sonucunda talebinin kabul edilip mirasın reddedilmiş olduğu, 18/11/2014 tarihinde karar verildiği, (karar geç tebliğ edildiğinden) 09/06/2015 tarihinde kesinleştiği, yani itirazın iptali davası karara çıkmadan mirası reddettiği, anlaşılmıştır. Somut olayda ; mirasın reddi borcu sona erdiren işlem olduğundan, davacı aleyhine olan kesinleşmiş itirazın iptali kararından daha önce keşinleştiği anlaşılan kayıtsız şartsız mirasın reddi kararına üstünlük tanınması gerekirken aksi bozmayı gerektirmiştir. O halde, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Bölge Adliye Mahkemesince davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekirken, kararın kaldırılıp davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı bozulmasına karar vermek gerekmiştir. G)SONUÇ:Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.