22. Hukuk Dairesi 2017/21855 E. , 2019/9882 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili ve davacı tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı davalıya ait işyerinde aylık 1.000,00 TL ücretle olarak çalıştığını, sabah bazen 07.00 bazen 08.00’de çalışmaya başladığını, bu çalışmasının yaz döneminde 20.00-21.00 saatlerine kadar sürdüğünü, günde 4-5 saat fazla çalıştığını, 2-2,5 aylık çalışma süresinin sigortalı olarak bildirilmediğini, fazla çalışma ve tatil ücretinin ödenmesini istediğinde davalı işverenin vermeyeceğini beyan ederek kendisini tehdit ettiğini, alacakları verilmeden işten çıkartıldığı için üzüntü ve acı çektiğini, bu sebeple 5.000,00 TL manevi tazminat talep ettiğini, çalışmasından doğan alacaklarını 33.400,00 TL olarak hesaplattırdığını, 05.02.2013 tarihinden işten çıkartıldığı tarihe kadar olan ihbar tazminatı, kıdem tazminatı, cumartesi - pazar tatil günleri ile fazla mesai bedellerinin, bakiye maaşının, günlük yemek bedelinin davalı işverenden tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin ise mahkemenin iş mahkemesi sıfatıyla görevsiz olması sebebiyle tefrikine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekili ve davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31. maddesine göre hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Kanunun 194. maddesine göre ise, taraflar, dayandıkları vakıaları, ispata elverişli şekilde somutlaştırmalıdırlar.
Somut uyuşmazlıkta davacı dava dilekçesinde bildirdiği alacaklarını somutlaştırmadan, davalı taraftan 6 aylık ücret alacağı, kıdem, ihbar, mesai ücreti, cumartesi pazar ücreti, bayram tatili ücreti ve manevi tazminat talep ettiğini beyanla dava değerini 33.400,00 TL alacak ve 5.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere 38.400,00 TL şeklinde açıklamış ve bu miktar üzerinden harç yatırmıştır.
Yargılama aşamasında, davacı tarafa dava dilekçesindeki talebini somutlaştırması için süre verilmiş ise de, davacı taraf başlangıçta hangi alacaktan, hangi miktarda talep ettiği konusunda usulünce bir somutlaştırma işlemi yapamamıştır.
Mahkemece, bilirkişi raporunun dosyaya sunulmasından sonra ise davacıya, davasını belirsiz ise belirli hale getirmesi veya ıslah etmesi için süre verilmiştir. Ne var ki, davacı tarafça sunulan ıslah dilekçesinde bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarları tekrar edilmiş olup, bu dilekçe doğrultusunda herhangi bir harç da yatırılmamıştır.
Bu bakımdan somut olayda, öncelikle davacı tarafça sunulan 27.10.2015 havale tarihli dilekçenin taleplerin somutlaştırılmasına yönelik bir dilekçe mi, yoksa ıslah dilekçesi mi olduğu konusu netleştirilmeli, anılan dilekçenin niteliği netleştirildikten sonra, ıslah dilekçesi olduğu sonucuna varılması halinde davacı tarafça herhangi bir ıslah harcı yatırılmadığı da dikkate alınarak davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
2-Davacının manevi tazminat talebinin dayanağı, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshi sebebiyle duyulan acı ve üzüntüdür. Davacı işçi, iş sözleşmesinin işverence ihlal edilmesinden doğan manevi zararının tazminini talep ettiğinden, somut uyuşmazlıkta iş mahkemesinin (veya iş mahkemesi bulunmayan yerlerde iş mahkemesi sfıatıyla asliye hukuk mahkemesinin) görevli olduğu açıktır. Hal böyle iken mahkemece, görev noktasında hatalı değerlendirme yapılarak, manevi tazminat talebinin -tensiben görevsizlik kararı verilmek üzere- bu davadan tefrikine karar verilmesi isabetli değildir.
Temyiz edilen kararın yukarıda belirtilen sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 07.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.