Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2214
Karar No: 2022/5922
Karar Tarihi: 16.06.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/2214 Esas 2022/5922 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Bu mahkeme kararı, su abonesi olan davalının tahakkuk ettirilen kullanma bedellerini ödemediği için başlatılan takibe haksız olarak itiraz etmesi ile ilgili. Davacı, vaki itirazın iptali ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmişti. Mahkeme, yapılan keşif sonucu, sayacın hangi daireye ait olduğunun tespit edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermişti. Ancak Adalet Bakanlığı, davalının aboneliği iptal ettirmemesi nedeniyle borçludan sorumlu olduğunu ve dava konusu faturaların tarife ve sözleşme hükümlerine uygun olup olmadığına dair bilirkişi raporu alınması gerektiğini savunarak kararın kanun yararına bozulmasını talep etti. Sonuç olarak, kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına karar verildi.
HMK'nın 363. maddesi hükümleri gereği, kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulması istendi. Bu madde, temyiz incelemesi sonucunda, kanunun düzenlemelerinin yanlış uygulandığı veya eksik işlem yapıldığı takdirde, Yargıtay'ın kararının sonuçta ne olursa olsun bozulacağına işaret eder.
3. Hukuk Dairesi         2022/2214 E.  ,  2022/5922 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulmakla; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; su abonesi olan davalının tahakkuk ettirilen kullanma bedellerini ödemediği gibi bu amaçla başlattığı takibe de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; vaki itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
    Davalı; paydaşı olduğu taşınmazdaki binanın inşası devam ederken diğer paydaşla yaptığı anlaşmaya göre alacağı 17 numaralı daire için davaya konu su aboneliğini tesis ettirdiğini, ancak sonrasında abonelik tesis ettirdiği dairenin dava dışı paydaşa ait olduğunun anlaşıldığını, sayaç kartlı olduğu ve satın alınan kadar su kullanılabilecek olması nedeniyle aboneliğin iptalini önemsemediğini, davacı idarenin rızasını almadan kartlı sayacı normal sayaca dönüştürdüğünü, takibe konu edilen su tüketimini kimin gerçekleştirdiğini bilmediğini savunarak, davanın reddini ve lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece; mahallinde yapılan keşfe katılan bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, sayacın hangi daireye ait olduğunun tespit edilemediğinin, binadaki daire numaralarında değişiklik olduğunun ve kapı numaralarının da bulunmadığının bildirildiği, davacı tarafından davanın ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Adalet Bakanlığının 11/03/2022 tarihli yazısında; davalının imzaladığı sözleşme ile abonelik ilişkisi kurulduğu, davalı tarafın bu aboneliğin iptali için davacı idareye herhangi bir başvurusunun bulunmadığı, aboneliği iptal ettirmemesi nedeniyle davalının dava konusu borçlardan sorumlu olduğu, buna göre mahkemece, dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdi ile dava konusu faturaların (tahakkuklarının) usulüne uygun olup olmadığı, dava konusu alacak döneminde yürürlükte bulunan tarife ve sözleşme hükmü uyarınca davacı tarafın alacaklı olduğu miktarın belirlenmesi hususunda somut verilere dayalı, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve kanuna aykırı bulunduğu ileri sürülerek; hükmün, kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
    Uyuşmazlık; abonelik sözleşmesine dayalı olarak, tüketilen su bedelinin tahsili istemiyle abone hakkında yapılan icra takibinde, borca itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarına göre; davalı su abonesinin, hizmet alma ihtiyacının artık ortadan kalkmasıyla birlikte, basit bir başvuru işlemiyle abonelik sözleşmesini sona erdirip; sözleşme nedeniyle hem kendisi ve hem de karşı taraf nezdinde doğmuş tüm hak ve borçlardan arınmış olarak hizmetin verildiği yerden ayrılması mümkün iken, bunu yapmayarak, kendi aboneliği üzerinden üçüncü kişilerin su kullanmasına olanak tanımış olması dahi, sözleşme hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerine aykırı, dolayısıyla da sonuçlarına katlanılması gereken bir davranış niteliğinde kabul edilmektedir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; abonelik sözleşmesini iptal ettirmeyen davalının, fiili kullanıcı tarafından tüketilen su nedeniyle oluşan borçtan sorumlu olduğu gözetilerek, dava konusu faturaların ilgili dönemde yürürlükte bulunan tarife ve sözleşme hükümlerine uygun olup olmadığı hususunda bilirkişiden ek rapor alınması ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olduğundan, Adalet Bakanlığının yerinde görülen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının kanun yararına temyiz talebinin kabulü ile HMK'nın 363 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA, aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca gereği yapılmak üzere bozma kararının bir örneğinin ve dava dosyasının Adalet Bakanlığına gönderilmesine, 16/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi