Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3722
Karar No: 2020/7538
Karar Tarihi: 09.12.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/3722 Esas 2020/7538 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davanın konusu, davalı avukatın takip ettiği dava ve icra sonucu aldığı paranın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde davalının haksız olarak itiraz etmesi nedeniyle takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatına karar verilmesi talebidir. Mahkeme önce davanın kabulüne, sonra da kısmen kabul kısmen reddine karar vermiştir. İlk karar Yargıtay tarafından bozulmuştur. Davacının dava dilekçesinde davalının takipteki itirazının iptaline karar verilmesini istemesine rağmen harca esas değerini takip miktarı olan 66.752,38 TL değil, takipteki asıl alacak tutarı olan 45.000 TL olarak belirterek ilam ve nisbi karar harcını da buna göre yatırdığı tespit edilmiştir. Bu nedenle Mahkemece, bozma ilamına uyulduktan sonra işlemiş faize yönelik yapılan itiraz hakkında karar verilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 6100 sy. Kanunun 28. maddesi ve Harçlar Kanununun 30. maddesine de yer verilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2020/3722 E.  ,  2020/7538 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı avukatın, vekili olarak takip ettiği dava ve icra takibi sonucunda karşı taraftan aldığı ancak kendisine vermediği paranın tahsili amacıyla başlattığı icra takibinde davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek takibe vaki itirazının iptaline ve alacağın %40"ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, işini layığı ile yerine getirdiğini, vekalet ücreti alacağı olduğunu, davacının yazılı talimatı ile davacının eşine ödeme yaptığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair ilk karar, Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 24/09/2013, 2013/32673 esas 2014/31415 karar sayılı kararıyla davacı alacağından mahsup edilecek vekalet ücretinin Avukatlık Kanunun 164. maddesine göre dava değerinin %10 ila 20 si arasında hesaplanması gerekirken asgari ücret tarifesine göre hesaplama yapılması nedeniyle bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyulmasından sonra "davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davalının Konya 2. icra müdürlüğünün 2009/8455 takip sayılı dosyasına vaki itirazın 35.515,50 tl asıl alacak ile 4.102,04 tl faiz alacağı olmak üzere toplam 39.617,54 tl tutara yönelik olarak iptaline, bu tutara takip tarihinden itibaren faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına" karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

    2-Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
    Davacı, 18.08.2009 tarihli ilamsız icra takibinde 45.000 TL asıl alacak 21.792 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 66.752,38 TL"nin işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    6100 sy. Kanunun 28.maddesinde belirtildiği üzere hakim talep sonucu ile bağlıdır. Talep sonucunun açık olmadığı durumlarda mahkemenin talep sonucunu açıklattırması, dava değerinin dava dilekçesinde belirtilenden fazla olduğunun anlaşılması halinde Harçlar Kanunun 30.maddesi gereği eksik harcı tamamlattırması gerekir.

    Somut olayda, davacı, dava dilekçesinde her ne kadar davalının takipteki itirazının iptaline karar verilmesini istemiş ise de harca esas değerini takip miktarı olan 66.752,38 TL olarak değil, takipteki asıl alacak tutarı olan 45.000 TL olarak göstermiş nisbi karar ve ilam harcını da buna göre yatırmıştır. Mahkemece "davanın kabulü ile; davalının Konya 2. İcra Müdürlüğü"nün 2009/8455 takip sayılı dosyasına bildirdiği itirazının asıl alacak olan 45.000,00 TL."ye yönelik olarak iptaline, takibin bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle devamına, dava ve takip tarihi dikkate alınmak suretiyle asıl alacağın % 40"ı olan 18.000,00 TL. icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine" yönelik olarak verilen ilk karar, davalı temyizi üzerine kapatılan 13. Hukuk Dairesince davacı alacağından mahsup edilecek olan vekalet ücretinin asgari ücret tarifesine göre değil Avukatlık Kanunun 164. maddesine göre hesaplanması gerektiğinden bozulmuş olup, dava değeri bozmaya konu edilmemiş olmakla davanın mahkemenin kabul ettiği gibi 45.000 TL"lik asıl alacak hakkındaki itirazın iptaline ilişkin olduğu, takipteki 21.792 TL işlemiş faiz alacağına yönelik itirazın ise davacı tarafça temyiz edilmeyerek davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur.
    Bu nedenle Mahkemece, bozma ilamına uyulduktan sonra işlemiş faize yönelik yapılan itiraz hakkında karar verilmemesi gerekirken, yazılı şekilde 35.515,50 TL"lik asıl alacak yanında 4.102,04 TL"lik faiz alacağı hakkındaki itirazın iptaline de karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Belirtmek gerekir ki hükmün müzakeresi sırasında mahkemece verilen kararda "...itirazın 35.515,50 TL asıl alacak ile 4.102,04 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 39.617,54 TL tutara yönelik olarak iptaline, bu tutara takip tarihinden itibaren faiz yürütülmek suretiyle takibin devamına" denilerek faize faiz işletilmesi de eleştiri konusu yapılmıştır.
    SONUÇ: 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi