Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2647
Karar No: 2012/5479

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/2647 Esas 2012/5479 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Kadastro Mahkemesi'nde görülen bir itiraz davası sonucunda, çekişmeli taşınmazların orman niteliğiyle tescili ve tapuya tescili talepleri reddedilirken, diğer taşınmazlara ilişkin dava kabul edilmiştir. İtiraz sonucunda yapılan incelemede, bilirkişi raporları arasında tutarsızlıklar tespit edilmiş ve çekişmeli taşınmazların öncesinin orman niteliği ve hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu doğrultuda, halihazır harita, topoğrafya haritası, memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı gibi belgelerle birlikte yeniden keşif yapılması önerilmiştir. Ayrıca, Orman Yasası'nın ilgili maddeleri de hatırlatılmıştır. 3093, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar, 3402 sayılı Yasa'nın 45. maddesi (ilgili fıkraları), Anayasa Mahkemesi'nin 01.06.1988, 14.03.1989 ve 13.06.1989 tarihli kararları ve 5304 sayılı Yasa'nın 14. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2012/2647 E.  ,  2012/5479 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve katılan-davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.02.2010 gün ve 2009/18736-1055 sayılı bozma kararında özetle “ ....orman bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli taşınmazların 1964 tarihli memleket haritasında açık renkli fidanlık rumuzlu yerde, 1980 tarihli memleket haritasında ise yeşil renkli zeytinlik rumuzlu yerde bulundukları açıklanmışsa da, ziraat uzmanı raporunda, taşınmaz üzerinde kök yaşı 80, aşı yaşı 70 olan zeytin ağaçları olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, 05.12.2008 günlü bulgulara göre hazırlanan raporda belirlenen ağaç yaşları ile memleket haritasındaki görünüm birbirini tutmamakta, 1964 tarihinde taşınmazın bulunduğu yerde zeytin fidanlarının değil çok daha yaşlı zeytin ağaçlarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporları kendi içinde çelişkili olduğu gibi, hava fotoğrafları da incelenmemiş, çekişmeli taşınmazların yakın komşularına ait kadastro tutanakları ile dayanağı olan kayıt ve belgeler getirtilmemiştir.” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra 3093 sayılı parsele yönelik davanın REDDİNE ve dava konusu parselin orman niteliğiyle tesbit ve tesciline, 3091 ve 3092 sayılı parsellere ilişkin davanın kabulüne, 3091 sayılı parselin ... mirasçıları, 3092 sayılı parselin ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ile Orman Yönetimi tarafından 3091 ve 3092 sayılı parsellere ilişkin temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
    Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen, bozmanın gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; hükmüne uyulan bozma kararında çekişmeli taşınmazların 1964 tarihli memleket haritasında açık renkli fidanlık rumuzlu yerde, 1980 tarihli memleket haritasında ise yeşil renkli zeytinlik rumuzlu yerde bulundukları açıklanmışsa da, ziraat uzmanı raporunda, taşınmaz üzerinde kök yaşı 80, aşı yaşı 70 olan zeytin ağaçları olduğu belirtilmiş, 05.12.2008 günlü bulgulara göre hazırlanan raporda belirlenen ağaç yaşları ile memleket haritasındaki görünümün birbirini tutmadığı, 1964 tarihinde taşınmazın bulunduğu yerde zeytin fidanlarının değil çok daha yaşlı zeytin ağaçlarının bulunduğu, bilirkişi raporlarının kendi içinde çelişkili olduğu, hava fotoğraflarında incelenmediği, çekişmeli taşınmazların yakın komşularına ait kadastro tutanakları ile dayanağı olan kayıt ve belgelerin getirtilmediği, kadastro tesbit tarihinden 15 - 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen memleket haritaları ve standart topoğrafik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen kadastro haritalarında çekişmeli taşınmazın konumu, kullanım durumu tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi gereğine değinilmesine rağmen, mahkemece taşınmazlar başında keşif yapılmamış, komşu parsellerin dayanağı belgeler ile taşınmazların dayanağı belgeler uygulanmak suretiyle vergi kaydı kapsamı saptanmamış, taşınmazların niteliği, konumu ve kullanım durumu kesin olarak belirlenmemiştir.
    Bu nedenle, çekişmeli taşınmazların öncesinin orman niteliğinin ve hukuki durumunun belirlenmesi ve eğiminin doğru olarak hesaplanması için belediyede bulunan halihazır harita ve münhanili haritalar ile varsa topoğrafya haritaları bulundukları ve en eski tarihli memleket haritası ile bu memleket haritasına altlık teşkil eden hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; taşınmazların eğimi duraksamaya yer vermeyecek biçimde hesaplatılmalı; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; vergi kayıtlarının lehe olduğu kadar aleyhe de delil niteliğinde bulunduğu gözönüne alınarak dayanak vergi kaydının, komşu kayıtlardan yararlanmak ve sabit sınırdan başlamak üzere yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Yasanın 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamı belirlenmeli (dayanak 642 tahrir sayılı vergi kaydının kuzey sınırında okunan balkan"ın orman olduğu, 4251 sayılı parselin tesbitine itiraza ilişkin açılan kadastro mahkemesi"nin 1994/14 - 1996/6 sayılı kararında belirlendiği ); asıl taşınmazın kapsamı orman veya ormandan açma değil ise, miktar fazlasının, sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapmak suretiyle oluştuğu kabul edilmeli; Orman Yasasının 1. maddesinin 2. fıkrasının (İ) bendi “Sahipli arazideki aşılı ve aşısız zeytinliklerle, özel yasası gereğince devlet ormanından tefrik edilmiş ve imar ıslah ve temlik şartları yerine getirilmiş bulunan yabani zeytinlikler ile 09.07.1956 tarih ve 6777 sayılı Kanunda tasrih edilen yabani ve aşılanmış fıstıklık, sakızlık ve harnupluklar”ın orman sayılmayacağı, düzenlenmiş olup, her hangi bir tapu kaydına dayanılmayan ve 3573 sayılı Yasa gereği tahsis de bulunmayan, bilimsel ve teknik olarak ve 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/P maddesi gereğince eğimi %12"yi geçen yerlerin orman ve toprak muhafaza karakteri taşıması nedeniyle aynı yönetmeliğin 26/i bendi gereğince orman olarak sınırlandırılacağı göz önüne alınmalı ve ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, katılan - davalı ... Yönetimi ile davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile temyize konu 3091 ve 3092 sayılı parsellere ilişkin kurulan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 09/04/2012 günü oybirliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi