Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5151
Karar No: 2012/6324
Karar Tarihi: 04.05.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/5151 Esas 2012/6324 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, yüklenicinin temliki işleminden kaynaklanan şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemiyle davalılar aleyhine dava açtılar. Mahkeme, bağımsız bölümlerin yer aldığı ana taşınmazda kat irtifakı kurulmadığı için bağımsız bölümlere isabet eden arsa payları saptanarak davalılar adına kayıtlı payların kısmen iptali suretiyle davaların kabulüne karar verdi. Ancak davalıların dava kabul beyanlarına rağmen, hükme esas alınan rapor Yargıtay denetimine elverişli şekilde düzenlenmemişti. Bu nedenle mahkeme, taşınmazın bağımsız bölümlerine isabet eden arsa paylarının hesaplanarak paylı maliklerden her birinin her bir bağımsız bölümde hak ettiği mülkiyet payını bulmak ve daha sonra davacılar adına tescil kararı vermek zorunda olduğuna karar verdi. Kararda, tapuda arsa niteliğinde kayıtlı olmakla beraber, henüz kat irtifakı veya mülkiyeti kurulmamış taşınmazlarda satış vaadi sözleşmesi yapılabileceği, bu sözleşmelerin geçerli hüküm veya sonuç meydana getirebileceği belirtildi. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu Madde 162, Madde 181, Kat Mülkiyeti Kanunu Madde 634.
14. Hukuk Dairesi         2012/5151 E.  ,  2012/6324 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.01.2010 gününde, Davacı ... 19.02.2010 gününde ve davacılar ... vd. 01.09.2010 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine dosyaların birleştirilmesi ile yapılan duruşma sonunda; asıl ve birleşen davaların kabulüne dair verilen 31.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Esas ve birleşen davalar, yüklenicinin temliki işleminden kaynaklanan şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
    Davalılar, imzalı beyanları ile davayı kabul ettiklerini bildirmiştir.
    Mahkemece; dava konusu bağımsız bölümlerin yer aldığı ana taşınmazda kat irtifakı kurulmadığı için bağımsız bölümlere isabet eden arsa payları saptanarak davalılar adına kayıtlı payların kısmen iptali suretiyle esas ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı arsa sahiplerinden ... temyiz etmiştir.
    Davalı ... yüklenici, diğer davalılar arsa sahipleri olup taraflar arasında 14.04.1993 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Bu sözleşmede davalı yükleniciye bırakılan bağımsız bölümler alacağın temliki ve borcun nakli (BK. m.162, 181) hükümleri uyarınca üçüncü kişilere devredilmiştir.
    Esas davada davacı ..."nun zemin kat 20 numaralı işyerini, birleşen davada davacı ..."in 2.kat 4 numaralı bağımsız bölüm ile zemin kat 22 numaralı işyerini, birleşen davada davacılardan ..."nın 2.kat 5 numaralı bağımsız bölümü ve davacı ..."ün ise zemin kat 21 numaralı işyerini düzenleme şeklindeki taşınmaz mal satış vaadi sözleşmeleri ile yükleniciden satın aldıkları ve bu bağımsız bölümlerin yükleniciye isabet eden bağımsız bölümler olduğu, davacıların bu bölümlerde halen zilyet oldukları tarafların kabulünde olup bu konuda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    Tarafların beyanına göre; 167 ada 29 sayılı parsel üzerindeki inşaatın yüklenici tarafından eksik bırakıldığı ancak yükleniciden alacağın temliki yoluyla bağımsız bölüm satın alan davacılar ve dava dışı üçüncü kişiler tarafından eksik işlerin tamamlandığı anlaşılmıştır.
    Dosyada yer alan bilgi ve belgelerde üzerine bina yapılan 29 sayılı parselin tapuda arsa vasfıyla davalılar ve dava dışı üçüncü kişiler adına paylı mülkiyet rejimine tabi olarak kayıtlı olduğu görülmüştür.
    Burada üzerinde durulması gereken diğer bir husus da, kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış ancak üzerinde bağımsız bölümler bulunacak şekilde bina yapılmış taşınmazlarda satış vaadi sözleşmesi yapılmasının geçerli hüküm ve sonuç doğurup doğurmayacağıdır. Gerçekten, bu gibi taşınmazlar tapuda “arsa niteliğinde” kayıtlı olmalarına rağmen üzerine yapılan bina sebebiyle daha karmaşık bir hukuki yapı gösterir. Tapuda arsa niteliğinde kayıtlı olmasına rağmen ileride kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulduğunda bir paya bağlanacak bağımsız bölümün ayrı bir taşınmaz niteliği kazanmadan önce satışının vaat edilmesi 24.04.1978 tarihli ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında tartışılmış, anılan kararın sonuç bölümünde “634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun yürürlüğe girmesinden sonra, ana taşınmazda henüz kat mülkiyeti ya da irtifakı kurulmadan önce, bağımsız bölüme ilişkin ve arsa payı ile bağlantılı veya bağlantısız, eş deyişle arsa payı belirlenmiş veya belirlenmemiş olarak noterlerce düzenlenen kat mülkiyeti ya da kat irtifakı satış vaadi sözleşmesinin geçerli olduğuna, bu tür bir satış vaadi sözleşmesinin tapu memurunca düzenlenmesinin zorunlu bulunmadığı” benimsenerek tapuda arsa niteliğinde kayıtlı olmakla beraber üzerine bina yapılan ve henüz kat irtifakı veya mülkiyeti kurulmamış taşınmazlarda satış vaadi sözleşmesi yapılabileceği, bu sözleşmelerin geçerli hüküm veya sonuç meydana getirebileceği kabul edilmiştir.
    Şu haliyle davacıların dayandığı satış vaadi sözleşmeleri hüküm ve sonuç meydana getirir.
    Davalıların davayı kabul beyanları gözetilerek dava kabul edilmiş ise de; hükme esas alınan rapor Yargıtay denetimine elverişli şekilde düzenlenmemiştir. Daha önce üçüncü kişiler tarafından açılan davalar nedeniyle Yargıtay denetiminden geçmeksizin kesinleşen kararlarla hükmen tescil kararları verilmiş ve bu kararlara istinaden arsa sahiplerinin arsa paylarından düşülerek hesaplama yapılmıştır. Oysa arsa payı karşılığı sözleşme gereğince arsa sahiplerine 9 daire, yükleniciye 5 dükkan ve 9 dairenin isabet edeceği kararlaştırıldığına göre bu taşınmazda kat irtifakı kurulacakmış gibi bağımsız bölümlere isabet eden arsa paylarının hesaplanarak tescil hükmü kurulması gerekir.
    Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; 29 parsel sayılı taşınmazdaki binanın kat irtifakı kurulacakmış gibi bağımsız bölümlerine düşen arsa paylarını keşif yapılarak bilirkişiye hesaplattırmak, bağımsız bölümlerin arsa paylarına göre paylı maliklerden her birinin her bir bağımsız bölümde hak ettiği mülkiyet payını bulmak, daha sonra davacılar adına tescil kararı vermek olmalıdır.
    Belirtilen hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 04.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi