16. Hukuk Dairesi 2012/2834 E. , 2013/1904 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 171 ada 5 parsel sayılı 8920,42 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve satış nedenleriyle ... Elektrik Üretim Sanayi A.Ş. adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, tapu kaydı ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli parselin 60/1080 hissesinin davalı ... Elektrik Üretim Sanayi A.Ş. adına, kalan bölümünün ... ve ... ..."un mirasçıları olan davacılar ve paydaşları adlarına miras payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... Elektrik Üretim Sanayi A.Ş. veikili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazın, davacıların miras bırakanları ...’tan mirasçılarına intikal ettiği, zilyetlikle kazanma koşullarının davacıların miras bırakanları açısından gerçekleştiği böylece parsel üzerinde ... ve ...’un tüm mirasçılarının hak sahibi olduğu, davalı tarafça mirasçılar arasında taksim yapıldığının ve dava konusu taşınmazın mirasçı ...’a düştüğünün ispatlanamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Davacı tarafın 12.12.1978 tarih ve 10 ve 12 sıra numaralı tapu kaydına dayandığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20/A maddesi uyarınca, kayıt ve belgeler harita, plan ve krokiye dayanmakta ve bunların yerlerine uygulanması mümkün bulunmakta ise, kapsamlarının harita, plan ve krokideki sınırlar esas alınarak belirlenmesi zorunludur. Ne var ki mahkemece, davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtlarının tesisine esas belgeler ile varsa haritaları getirtilmemiş, kapsamlarının haritalarına göre belirlenmesi gerektiği düşünülmediği gibi taşınmazın öncesinin kime ait olduğu da yöntemince belirlenmemiştir. Eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak karar verilemez. Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşabilmek için öncelikle davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtlarının tesislerine esas belgeler ile haritaları getirtilmeli, bundan sonra mahallinde tarafsız, yöreyi iyi bilen ve elverdiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, tarafların aynı yöntemle tespit edip bildirecekleri tanıklar, tespit bilirkişileri ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı; keşifte, yerel bilirkişi ve tanıklar vasıtasıyla tapu kayıtları ve varsa haritaları zemine uygulamalı, fen bilirkişisinden tapu kayıtlarının varsa haritaları ile pafta haritasının ölçeklerini eşitlemek suretiyle tapu kayıtlarının haritalarına göre kapsamları gösterecek ve ayrıca yerel bilirkişi ve tanıklarca gösterilen sınırları haritasında işaretlemek suretiyle keşfi izlemeye olanak verir nitelikte rapor ve harita hazırlaması istenmeli, beyan edilen hudutlar komşu taşınmazların kadastro tutanak ve dayanak suretleri getirtilerek denetlenmeli, çekişmeli taşınmazın öncesinin ..."a mı ... ..."a mı ait olduğu tespit edilmeli, dayanılan tapu kayıtlarının taşınmazı kapsadığı sonucuna varılırsa; tapu kayıt malikleri veya mirasçıları arasında, tapu kayıtlarının taşınmazı kapsamaması halinde ise taşınmazın önceki maliklerinin mirasçıları arasında geçerli ve rızai bir paylaşım olup olmadığı yöntemince araştırılmalı, mirasçılar arasında paylaşım yapıldığı ve taşınmazın ..."a kaldığının anlaşılması halinde ... tarafından davalıya yapılan satışa değer verilmesi gerektiği dikkate alınmalı, keşifte dinlenilecek mahalli ve tespit bilirkişileri ile taraf tanıklarının beyanları arasında çelişki ortaya çıkarsa gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden tarafa iadesine, 18.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.