16. Hukuk Dairesi 2012/6909 E. , 2013/1909 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Koğukpelit Köyü çalışma alanında bulunan 139 ada 5, 6, 7 parsel, 141 ada 27, 29 parsel, 157 ada 14, 15 parsel sayılı sırasıyla 255,49, 298,09, 5922,84, 10723,09, 6736,73, 087,00 ve 9744,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve satış nedeniyle 139 ada 5 ve 6 sayılı parseller ile 141 ada 27 sayılı parsel davalı ... adına, 139 ada 7 parsel davalı ... adına, 141 ada 29 parsel davalı ... adına, 157 ada 14 sayılı parsel davalı ... adına, 157 ada 15 sayılı parsel davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile çekişmeli 139 ada 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar, 141 ada 29 parsel sayılı taşınmaz ile 139 ada 7 parsel sayılı taşınmazın uzman fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 796,21 metrekarelik bölümünün, 141 ada 27 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 4327,38 metrekarelik bölümünün, 157 ada 14 parsel sayılı taşınmazın (C) harfi ile gösterilen 7910,38 metrekarelik bölümünün, 157 ada 15 parsel sayılı taşınmazın (E) harfi ile gösterilen 5514,17 metrekarelik bölümünün, aynı adanın son parsel numarası verilerek ... mirasçıları adlarına veraset ilamında gösterilen payları oranında tesciline, 139 ada 6 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine "parsel üzerindeki kargir ev mirasçılardan ..."e aittir." şeklinde, 139 ada 7 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine "parsel üzerindeki 2 katlı kargir ev mirasçılardan ..."e aittir." şeklinde şerh düşülmesine, 139 ada 7 parsel sayılı taşınmazın uzman fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 5126,63 metrekarelik bölümünün aynı adanın son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile ... oğlu ... adına, 141 ada 27 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 6395,71 metrekarelik bölümünün aynı adanın son parsel numarası verilerek tarla vasfı ile ... oğlu ... adına, 157 ada 14 parsel sayılı taşınmazın (D) harfi ile gösterilen 176,62 metrekarelik bölümünün aynı adanın son parsel numarası verilerek ... oğlu ... adına, 157 ada 15 parsel sayılı taşınmazın (F) harfi ile gösterilen 4230,70 metrekarelik bölümünün aynı adanın son parsel numarası verilerek ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu 139 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tarafların miras bırakanı ..."ten kaldığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın 141 ada 27 ve 29 sayılı parseller ile 157 ada 14 ve 15 sayılı parsellere yönelik olduğu, davalı ... tarafından bu taşınmazlar içerisinde kalan bir kısım yerin üçüncü kişiden satın alındığı, taşınmazların kalan bölümlerinin ise miras bırakan ... terekesine dahil olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Davacı taraf miras yoluyla gelen hakka dayanmış, davalı ... ise taşınmazların bir bölümünü kendi emek ve tasarrufu ile bir bölümünü ise üçüncü kişiden satın alma yoluyla edindiğini, daha sonra tespit maliklerine devrettiğini; dava konusu küçük bir kısım taşınmazın da babasından intikalen geldiğini savunmuştur. 21.03.2012 tarihli keşifte taraf vekilleri dava konusu 139 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin olarak fen bilirkişisi raporunu kabul ettiklerini ve aralarında uyuşmazlık olmadığını beyan etmelerine karşın beyanları imzaları ile tastik olunmamış, yine davalı tarafın dayandığı ve taşınmazlar içerisinde kalacak şekilde bir kısım yerleri kapsadığı kabul edilen senetlerin kapsamlarının ne şekilde tespit edildiği açıklanmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri ile fen ve ziraat bilirkişisi huzuruyla yeniden keşif yapılmalı; temyize konu 141 ada 27 parsel sayılı taşımazın uzman fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen bölümünün, aynı ada 29 parsel sayılı taşımazın tamamının 157 ada 14 parsel sayılı taşımazın (C) harfi ile aynı ada 15 parsel sayılı taşımazın (E) harfi ile gösterilen bölümlerinin öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne şekilde kullanıldığı, tarafların ortak miras bırakanından kalıp kalmadığı, davalı ... tarafından üçüncü kişilerden satın alınıp alınmadığı, taşınmazların bu bölümlerinin imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise ihyanın kim tarafından kimin adına, hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği yerel bilirkişi ve tanıklardan etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişki yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, ziraat bilirkişisinden imar ve ihyaya yönelik rapor alınmalı, tespite aykırı sonuca varılması halinde tespit bilirkişileri de tanık sıfatıyla taşınmazlar başında ayrı ayrı dinlenmeli, beyanlar arasındaki aykırılığın nedenleri sorulmalı, davacı ve davalı taraf vekillerinin 21.03.2012 tarihli keşif tutanağının 4. sayfasında yer alan "10.08.2010 tarihli teknik bilirkişi... tarafından düzenlenen raporda dava konusu 139 ada 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin bölümü kabul ettiklerine" dair beyanları kendilerine okunarak beyanlarının mahiyeti açıklattırılarak imzaları alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 18.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.