MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; TCK’nın 157/1, 52/2, 53 ve 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet Sanık ... hakkında; TCK’nın 157/1, 52/2 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34 maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253 maddesi ile 05/08/2017 tarih ve 30145 sayılı Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği"ne göre, soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması ve kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunması halinde, dosya uzlaştırma bürosuna gönderilir. Büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanuni temsilcilerine yapılır. Uzlaştırmacı uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabilir. Uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır. Resmi mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır. Uzlaştırma müzakerelerine şüpheli, mağdur, suçtan zarar gören, kanunî temsilci, müdafii ve vekil katılabilir. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin kendisi veya kanunî temsilcisi ya da vekilinin müzakerelere katılmaktan imtina etmesi halinde, uzlaşmayı kabul etmemiş sayılır" hükümlerine yer verildiği,
Somut olayda; uzlaştırmacı tarafından dosyaya sunulan uzlaştırma raporunda; katılan...’ün MERNİS adresine uzlaştırma teklif formunun usulüne uygun tebliğe çıkarıldığı, adresin yanlış olması ve çevreden tanınmamış olması nedeniyle tebligatın geri döndüğü, katılanın GSM şirketleri tarafından yapılan sorgusunda da adına kayıtlı bir cep telefonu numarasının bulunamadığı, katılana ulaşılamadığından sanıklara ulaşmanın da fayda getirmeyeceği düşünüldüğünden uzlaşma teklif formunun sanıklara gönderilmediği ve uzlaşma teklifi önerilemediği için, uzlaşmanın sağlanamadığının belirtildiği,
Dosya kapsamında mevcut uzlaştırmacı tarafından katılana gönderilen uzlaşma teklif formunun bulunduğu çağrı kağıdında, ... adresinin gösterildiği, tebligatın muhatabın belirtilen adresinin yetersiz olması, daire numarasının belirtilmemiş olması ve daire 10’dan sorulduğunda tanımadıklarını beyan etmeleri nedeniyle 06.12.2017 tarihinde iade edildiğinin anlaşıldığı, oysa ki, mahkemece Yargıtay Bozma İlamı ile birlikte, duruşma gün ve saatinin bildirildiği çağrı kağıdının katılanın aynı adresi olan, ... adresinde 26.03.2018 tarihinde bizzat kendi imzasına tebliğ edildiği ve sonuç olarak uzlaştırmacı tarafından gönderilen tebligat parçasında daire numarasının belirtilmemiş olması nedeniyle katılana usulüne uygun uzlaştırma teklif formunun tebliğ edilemediği anlaşılmakla, uzlaştırmacı tarafından katılana ulaşılamadığından bahisle uzlaşma sağlanamadığı şeklinde düzenlenen raporun usulünce tanzim edilmediği gözetilmeden yargılamaya devamla mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ...‘in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.