20. Hukuk Dairesi 2016/474 E. , 2018/750 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : Hazine - Orman Yönetimi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 14/03/2014 havale tarihli dava dilekçesi ile ... ilçesi,... mahallesi 122 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ... tarafından 26/11/1996 tarihinde Hazineden alındığını ve ifraz işlemi yapılarak 131, 128, 129, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 130 ve 150 ada numaraları ile tapuya kaydedilmek suretiyle davacı ... tarafından dava dışı şahıslara satıldığını, ifraz işleminden sonra, 3. kişilere satıştan önce, belediye başkanlığı tarafından yol, kanalizasyon, su şebekesi yapılmak suretiyle toplam 251,802,00 TL harcama yaptığını, belediye başkanlığına satılarak ifraz sonucu vatandaşlara satılan taşınmazlarla ilgili Orman Genel Müdürlüğü aleyhine Kıbrıscık Kadastro Mahkemesinde tapu iptali ve tescil davası açıldığı, açılan dava sonucu 2003/3 E. 10 K. sayılı kararı ile dava konusu taşınmazlara ilişkin 2/B maddesi uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarma işleminin iptali ile orman sınırları içinde bırakılmasına karar verildiğini, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, Orman Genel Müdürlüğü tarafından taşınmazların tapu kaydının iptali için davacı ... başkanlığının gayrimenkulü sattığı 3. kişiler aleyhine Kıbrıscık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/12, 13, 17, 18, 19, 21, 22, 23 ve Kıbrıscık Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/20 E. saylı dosyaları ile tapu iptali ve tescil davası açılmak suretiyle taşınmazların, orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiğini Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/202, 209, 210, 211, 212, 213, 214 ve 2013/92 E. sayılı dosyaları ile 3. kişiler aleyhine ... tarafından satış bedelinin iadesi davalarının açıldığını, iadenin kabulüne yönelik Kıbrıscık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/3 E. - 2011/4 E. sayılı dosyalarının kesinleştiğini, diğer dosyaların temyiz aşamasında olduğunu, bu ilamlara dayanılarak davacı aleyhine Bolu 1. İcra Müdürlüğünün 2013/3720 E. sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını ve icra dosyasına toplam 32.520,95 TL ödemede bulunulduğunu, davacının hiçbir kusuru olmamasına rağmen, vatandaşlara ödeme yapmaya başlaması nedeni ile zarara uğradığını, Kıbrıscık Kadastro Mahkemesinin 2003/3 E. - 10 K. sayılı ilamı ile Orman Genel Müdürlüğünün hatası ve sorumluluğunun tespit edildiğini, ve dava konusu taşınmazların 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarma işleminin iptali ile orman sınırı içinde bırakılmasına karar verildiğini bu sebeple Orman Genel Müdürlüğünün sorumluluğunun tartışmasız olduğunu, açıklanan nedenlerle davacı belediyenin iptal edilerek orman sınırı içerisinde kalan 2/B sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle tapu kaydının iptal edilerek orman sınırları içinde kalan parseller arasında belediye hizmeti olarak açtığı yol, asfalt ve parke döşemesi, kanalizasyon ve içme suyu borusu döşemesi nedeniyle sarf etmiş olduğu 251.802,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 146.122,00 TL"nin dava tarihi olan 14/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacının Orman Genel Müdürlüğü aleyhine açtığı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece saptanan niteliğine göre dava; TMK’nın 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından Karadoğan mahallesi 122 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucu arsa vasfı ve 354527 m² yüzölçümü ile Hazine adına tespit ve tescil edildiği, bu parselin ifrazı ile oluşan 78056 m² yüzölçümlü 122 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ifraz nedenine dayalı olarak 15/05/1996 tarihinde arsa vasfıyla Hazine adına tescil edildiği, 26/11/1996 tarihinde bu taşınmazın satış ile Kıbrıscık Belediyesi tüzel kişiliğine geçtiği, bu taşınmazın sonraki tarihlerde ifraz sonucu birden çok parsele bölündüğü, tapu maliki Kıbrıscık Belediye başkanlığının satışı ile 3. kişilere geçtiği, daha sonra Orman Yönetimi tarafından açılan davalar sonucu taşınmazların orman tahdidi içinde kalması nedeni ile tapularının iptali ile orman vasfı ile tescillerine karar verildiği, tapuların iptal olması nedeni ile tapu maliklerince taşınmazı kendilerine satan Kıbrıscık Belediyesi aleyhine tazminat davaları açıldığı, bu davaların bir kısmının kesinleştiği, bir kısmının derdest olduğu anlaşılmıştır
Eldeki davada davacı ... Belediyesi taşınmazların ifrazından sonra ancak taşınmazların 3. kişilere satışından önce belediye hizmeti olarak yapmış olduğu yol, asfalt ve parke döşenmesi, kanalizasyon ve içme suyu borusu döşenmesi nedeniyle sarf etmiş olduğu maddi giderleri talep etmiş, mahkeme de davacının bu talebinin TMK’nın 1007. maddesi kapsamında değerlendirerek davanın kısmen kabulü yolunda hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/19-152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı).
Bu açıklamalar ışığında, somut olaya bakıldığında; ormanlar özel mülkiyete konu olamayacak ise de; genel arazi kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmaz hakkında kadastro tespit tutanağı düzenlenerek tapu kaydının Hazine adına oluşturulmasından sonra satış ile davacı belediyenin malik olması, belediyenin 3. kişilere sattığı taşınmazlar açısından, tapularının iptali nedeni ile 3. kişilere ödemiş oldukları tazminat bedeli nedeni ile zarar uğradığı, bu zararını TMK’nın 1007. maddesi kapsamında Hazineden istemesine bir engel bulunmadığı, ancak davacının belediye hizmeti olarak sunduğu faaliyetlere ilişkin giderlerden dolayı yapmış olduğu masrafların TMK’nın 1007. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek davacının talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davacı ... Başkanlığının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde 08/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.