4. Hukuk Dairesi 2018/418 E. , 2018/1657 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Ltd. Şti. aleyhine 01/04/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22/11/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş, karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili, davalının ....köyü Gökkaya barajı inşaat çalışmaları sırasında müvekkillerinin taşınmazında bulunan balık üretme çiftliği, yetişmiş meyve ağaçları ve su kaynağının zarar gördüğünü, bunun üzerine davalı firmanın tutanak düzenleyerek zararın 70.000 TL olduğunu tespit ettiğini, bu zararın müvekkillerine ödenmediğini, bunun üzerine müvekkilleri tarafından mahkemenin 2012/134 esas, 2013/26 karar sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını ve zarar miktarının dava sonucunda 68.023,79 TL olarak tespit edildiğini, müvekkillerinin davayı ıslah etmemeleri nedeniyle dava değeri olan 3.000 TL üzerinden davanın kabulüne karar verildiğini belirterek davalının yapmış olduğu inşaat nedeniyle müvekkillerinin uğradığı zararlarının ve balık çiftliğini çalıştıramamalarından kaynaklanan mahrum kaldıkları kârın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, cevap dilekçesi ile zamanaşımı def"inde bulunmuş, esas yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporu benimsenerek davanın ıslah edilmiş haliyle kabulüne karar verilmiştir.
Feke Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/134 esas, 2013/26 karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacılar, davalının yaptığı... barajı inşaat çalışmaları sırasında taşınmazlarında bulunan balık üretme çiftliği, yetişmiş meyve ağaçları ve su kaynağının zarar gördüğünü, davalının taşınmazlarına verdiği zararın 26/10/2010 tarihinde tanzim edilen tutanakla tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 3.000,00 TL maddi tazminat talep etmiş olup; yargılama esnasında alınan raporda taşınmazlarda bulunan havuz, tek katlı bina ve bina içerisindeki malzemelerin zarara uğradığı, zarar miktarının 68.023, 79 TL, zarar gören ağaçların değerinin 3.975,00 TL olduğu bildirilmiş, davacılar ıslah dilekçesi vermediği için mahkemece taleple bağlı kalınarak 3.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.
Dava dilekçesi incelendiğinde; davacılar, davalının...ilçesi ... barajı inşaat çalışmaları sırasında taşınmazlarında bulunan balık üretme çiftliği, yetişmiş meyve ağaçları ve su kaynağının zarar gördüğünü, olay nedeniyle balık çiftliğini iki yıl çalıştıramadıklarını belirterek uğradıkları zararın ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır.
Haksız eyleme dayalı tazminat davalarında olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 60/1. (TBK 72) maddesine göre öngörülen zamanaşımı süresi fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl ve her halükarda 10 yıldır.
Davacılar, ilk dava ve işbu ek dava ile talep ettikleri taşınmaz üzerinde meydana gelen zararı ve zarar verenleri ihtarname tarihi olan 26/10/2010 tarihi itibariyle öğrenmişlerdir. Davacılar tarafından 01/04/2013 tarihinde maddi tazminat davası açıldığına göre, öğrenmeden itibaren 1 yıllık zamanaşımı süresi geçmiştir.
Mahkemece, davacıların taşınmaz üzerinde meydana gelen zarar kalemleri yönünden davanın zamanaşımı nedeni ile usulden reddi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulmasını gerektirmiştir.
Davacıların, balık çiftliği tesislerini işletemediklerine dayandırılan mahrum kalınan kâra ilişkin talepleri yönünden ise, öncelikle zarar miktarı ve tarafların kusur durumları, gerekirse bilirkişi marifetiyle belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, bu yönde hüküm kurmaya yeterli araştırma yapılarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.