4. Hukuk Dairesi 2018/339 E. , 2018/1669 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 11/10/2017 gün ve 2015/13152 - 2017/5737 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, yedieminlik görevini suistimal nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, Dairemizin 11/10/2017 gün ve 2015/13152-2017/5737 sayılı ilamı ile onanmıştır. Davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi talep edilmiştir.
Davacı, davalıların yetkilisi olduğu şirketten alacağına karşılık aldığı çekin karşılıksız çıkması nedeniyle icra takibi başlattığını, borçlu şirkete ait menkul malların haczedildiğini ve şirketin yetkilisi olan davalılara yediemin sıfatıyla teslim edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine haciz altına alınan eşyaların satışı için şirkete gidildiğinde şirketin kapanmış olduğunu ve hiç bir eşyanın bulunmadığını, eşyaların iadesi için davalılara tebligat yapıldığını ancak sonuçsuz kaldığını, davalılar hakkında ceza yargılamasının devam ettiğini ileri sürerek uğramış olduğu maddi zararın tazminin talep etmiştir.
Davalılar, davanın zamanaşımına uğradığını, davaya konu hacizli eşyaların davalıların da aralarında bulunduğu tüm ortakların dolandırılmaları ve hırsızlık sebebiyle kendi iradeleri dışında ellerinden çıktığını, bu sebeple müvekkilinin, yasanın aradığı şekliyle hacze konu malların kendisine atfolunmayacak sebeplerle, dolandırıcılık ve hırsızlık sonucu, iradesi ve gücü dışında gelişen sebeplerle çalınmış olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların hacizli menkul malları teslim etmedikleri, davalılar hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan yapılan yargılama sonucunda TCK 289/1 maddesi gereğince sonuç olarak adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, davalıların savunmalarında; hacizli malların davalının iradesi dışında dolandırıcılık ve hırsızlık nedeniyle şirket merkezinden götürüldüğünü ve davalının sorumluluğunun bulunmadığını bildirmiş ise de, iddia olunan suç ile ilgili dava tarihine kadar ve sonrasında Cumhuriyet savcılığına yapılmış herhangi bir suç duyurusunun bulunmadığı, bu yönde dosyaya herhangi bir belge sunulmadığı belirtilerek hüküm kurulmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından temyizi üzerine de Dairemizin 11/10/2017 gün ve 2015/13152-2017/5737 sayılı ilamı ile onanmıştır.
Dosyanın incelemesiyle; davalılar karar düzeltme aşamasında 03/08/2015 günlü ve "ibraname" başlıklı bir belge sunmuşlar ve davaya konu borcun ödendiğini belirtmişlerdir. Bu haliyle, davalıların karar düzeltme aşamasında dosyaya ibraz ettikleri dava konusu borcun tamamının ödendiğine ilişkin 03/08/2015 tarihli ibranamenin mahkemece değerlendirilerek sonucuna göre hüküm verilmek üzere kararın bozulması gerekir ise de, kararı onanmış olduğundan davalıların karar düzeltme istemi kabul edilmelidir. Bu nedenle Dairemizin 11/10/2017 gün ve 2015/13152-2017/5737 karar sayılı onama kararının kaldırılması ve yerel mahkeme kararının açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440-442 maddeleri gereğince davalıların karar düzeltme isteminin kabulüne; Dairemizin 11/10/2017 gün ve 2015/13152-2017/5737 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.