Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3128
Karar No: 2018/763

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/3128 Esas 2018/763 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, Siverek ilçesi, Kötekli mevkii 518 parselde kayıtlı arsa vasıflı 4200 m2 yüzölçümündeki taşınmazı tapu kaydına güvenerek satın almış ancak daha sonra taşınmazın yüzölçümünün 176,04 m2 azaltılarak 4023,96 m2 olarak düzeltildiği ortaya çıkmıştır. Davacı, uğramış olduğu zararın tazmini için davalıdan -1000 TL tazminatın 4721 sayılı Kanunun 1007. maddesi uyarınca tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile 51.725,00 -TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 50.725,00 TL üzerinden ıslah tarihi olan 01/04/2015 tarihi itibariyle faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin faiz talebinin reddine karar vermiştir. Ancak davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kararda, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davaların nisbi harca tabi davalardan olduğu belirtilmiştir. İlgili Kanunlar: 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi, 492 sayılı Harçlar Kanunu.
20. Hukuk Dairesi         2016/3128 E.  ,  2018/763 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 07/02/2014 havale tarihli dava dilekçesi ile müvekkilinin Siverek ilçesi, ... mevkii 518 parselde kayıtlı arsa vasıflı 4200 m2 yüzölçümündeki taşınmazı 04/08/2011tarihinde tapu kaydına güvenerek satın aldığını ancak 08/02/2013 tarih ve 14 nolu kadastro müdürlüğü yazısı ile taşınmazın yüzölçümünün 176,04 m2 azaltılarak 4023,96 m2 olarak düzeltildiğini, bu düzeltme işlmemine karşı Siverek Sulh Hukuk Mahkmesinde açmış olduğu davanın da reddine karar verildiğini ileri sürerek uğramış olduğu zararın tazmini için şimdilik -1000 TL tazminatın 4721 sayılı Kanunun 1007. maddesi uyarınca davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 01/04/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile de dava değerini 51.725,00 TL"ye çıkartarak dava tarihinden işleyen yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 51.725,00 -TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 50.725,00 TL üzerinden ıslah tarihi olan 01/04/2015 tarihi itibariyle faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin faiz talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davalar nisbi harca tabi davalardandır.
    492 sayılı Harçlar Kanununun 32. maddesinin birinci cümlesinde “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır” hükmüne yer verilmiştir.
    Harçlar Kanununda, harç alınması veya tamamlanması yanların isteğine bırakılmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re"sen) gözetilmesi hükme bağlanmış ve yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır. Nitekim bu ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 12.10.2011 gün ve E: 2011/3-629, K: 2011/613 ile 23.10.2013 gün ve E: 2013/7-31, K: 2013/1481, 24.12.2013 gün ve 2013/21- 445 E. - 2013/1625 K. sayılı ilâmlarında da benimsenmiştir.
    Yargılama aşamasında taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Kural olarak ıslah işlemi harca tâbi bir işlem olup; ıslah edilen husus, değer artırımı ise nispi tarifeye göre, değilse maktu harç yatırılmalıdır. Davacı taraf, 492 sayılı Kanun kapsamında kendisi harçtan muaf olmadığı gibi, işlemi de yargı harçlarından müstesna değildir. Davacının yargı harçlarını ödeme yükümü altında olduğu anlaşıldığına göre, ıslah edilen dava değeri üzerinden nisbi tarifeye göre ıslah harcı ödenmedikçe eldeki davaya devam etme olanağı bulunmamaktadır. Davalı taraf harçtan muaf olsa dahi ıslah harcının alınması gerekir. Islah edilen miktar yönünden bakiye nispi karar ve ilâm harcı ödenmeksizin sonraki işlemlerin yapılmasına olanak bulunmamaktadır.
    Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde -1000 TL tazminat talebinde bulunmuş, 01/04/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 51.725,00 TL ye arttırmış, ıslah dilekçesinde artırdığı değer için tamamlama harcı yatırmamıştır.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ortaya konulan ilkeler gözardı edilerek, ıslah harcı tamamlanmadan yargılamaya devamla işin esası hakkında hüküm kurulmuştur.
    Bu durumda mahkemece; yürürlükteki harçlar tarifesi uyarınca ıslah edilen dava değeri üzerinden ıslah harcını ödemesi konusunda davacıya usulünce süre verilip harç tamamlanırsa ıslah edilen miktar üzerinden, aksi takdirde dava dilekçesinde gösterilen miktar üzerinden hüküm kurulması gerekirken, harcı tamamlanmayan ıslah dilekçesine değer verilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden dolaya BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/02/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi