Esas No: 2022/2957
Karar No: 2022/5203
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/2957 Esas 2022/5203 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/2957 E. , 2022/5203 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında birliştirilerek görülen kurum işleminin iptali ile alacak davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davaların kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı/birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; Kültür Eczanesinin sahibi olduğunu, davalı kurum ile hak sahiplerine ilaç sağlanması hususunda sözleşme imzaladığını, davalı kurum tarafından ilaç küpürlerinin sahte olduğu iddiasıyla sözleşmesinin 7 yıl süreyle fesh edildiğinin ve 77.867,83TL’nin ödemesi gerektiğinin bildirildiğini, sözleşmenin feshine ve talep edilen alacağa dayanak yapılan olay ile ilgili olarak savcılık tarafından takipsizlik kararı verildiğini, olayda kusuru olmadığını iddia ederek, sözleşmesinin 7 yıl süreyle feshi ve 77.867,83TL’nin tahsiline dair kurum işlemlerinin iptalini talep etmiştir.
Davalı; davacı eczacının dava dışı sigortalının eşi adına düzenlenen sağlık karnesine yazılan 50 adet ilacı kuruma fatura ettiğini, yapılan incelemede ilaç küpürlerinin sahte olduğunun anlaşılması üzerine sözleşmenin fesh edildiğini, davacının sözleşme uyarınca kuruma fatura edip tahsil ettiği tutarın 5 katını cezai şart bedeli olarak ödemesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiş; birleşen davasında ise, cezai şart bedeli olan 77.867.83TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin 7 yıl süre ile feshine ilişkin kararın iptaline, davalı kurum tarafından talep edilen 77.867,84TL'den 60.721,24TL’nin iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine; birleşen davanın kısmen kabulü ile 12.144,26TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalının ödediği 3.827,25TL'nin mahsubuna, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen karar, tarafların temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince verilen 11/12/2019 tarihli ve 2016/30922 E. 2019/12390 K. sayılı kararla; davalı/birleşen davada davacı tarafın temyiz itirazları reddedildikten sonra, asıl davada cezai işlem yönünden iptal kararı verilirken sahte küpür bedeli için 5.002,22TL işlemiş faize de karar verildiği, birleşen davada sahte küpür bedeli 12.144,26TL için ödeme tarihi olan 31/05/2005 tarihinden itibaren faiz işletilmesine göre 5.002,22TL mükerrer faize karar verildiği, yine eczacının sahte küpür bedelinin 3.827TL’lik kısmını 31/05/2011 tarihinde Kuruma ödenmesine göre bu miktar için 31/05/2011 tarihine kadar faiz hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, davacı/birleşen davalı lehine bozulmuştur.
Bozmaya uyan mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile davalı kurumun sözleşmenin 7 yıl süre ile feshine ilişkin kararının ve 77.867,84TL'nin tahsiline dair işlemininin 60.721,24TL’lik kısmının iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile 12.144,26TL'nin ödeme tarihi olan 31/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalının yaptığı 3.827,25TL ödemenin 31/05/2005 ile 31/05/2011 tarihleri arasında işleyecek yasal faizi ile birlikte mahsubuna karar verilmiş; karar, davalı/birleşen davada davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre, davalı/birleşen davada davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Karar tarihinde yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin birinci fıkrasına göre;
“Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.”
Hal böyle olunca, mahkemece; asıl ve birleşen davada davalı/davacı kurum lehine maktu vekalet ücretinin altında kalacak şekilde nisbi vekalet ücretlerine hükmedilmiş olması, ayrıca birleşen davada davacı kurum tarafından 31/05/2005 tarihinde ödeme yapılmış olmasına rağmen hüküm altına alınan alacağa 31/05/2011 tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nın 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı/birleşen davada davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının;
- Asıl davaya ilişkin (6) numaralı bendinde yer alan “...2.057,59.TL nispi...” ifadesinin çıkartılarak yerine “4.080,00TL maktu” ifadesinin,
- Birleşen davaya ilişkin ilk bentte yer alan “...31/05/2011...” tarihinin çıkartılarak yerine “31/05/2005” tarihinin,
- Birleşen davaya ilişkin (4) numaralı bentte yer alan "...1.800,00.TL maktu..." ifadesinin çıkartılarak yerine “4.080,00TL maktu” ifadesinin,
yazılmasına, asıl ve birleşen davaya ait hükümlerin bu şekilde düzelterek ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.