Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4446
Karar No: 2019/4869
Karar Tarihi: 09.09.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/4446 Esas 2019/4869 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/4446 E.  ,  2019/4869 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 37. İş Mahkemesi
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    K A R A R
    A) Davacı istemi;
    Davacı, mart 2009 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin ve 2008 yılı aralık, 2009 yılı ocak, şubat aylarına ait yaşlılık aylıkları dışında Kuruma yersiz ödemeden dolayı borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
    B)Davalı Cevabı;
    Davalı Kurum, ilk aylığın hatalı bağlandığını, daha sonra düzeltilen hatanın mevcut duruma göre tarım bağkurdan aylık bağlanması sureti ile giderildiğini,fazladan yapılmış ödemelerin de geri istenilmesinin yasa gereği olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    C) İlk Derece Mahkemesi Kararı:
    İlk Derece Mahkemesince, davacının davasının kabulü ile, Kurumun davacıya 01/09/2008 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında bağladığı yaşlılık aylığının iptaline dair işlemin hatalı olduğu anlaşılmakla ; davacının talebi ile bağlı kalınarak davacıya mart 2009 dan itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine , Kurumun iptal işleminin hatalı olması nedeniyle borcu bulunmamakta ise de davacının talebi dikkate alınarak kurumca 01/09/2008 de bağlanan aylığın iptali nedeni ile davacıya tahakkuk ettirilen yersiz ödeme temelli ödenmiş maaş alacaklarından dolayı 2008 yılı aralık 2009 yılı ocak ve şubat ayları için davacıya yapılmış maaş ödemeleri dışında davacının kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
    D) Bölge Adliye Mahkemesi Kararı;
    Bölge adliye mahkemesince,davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    E)Temyiz ;
    Sosyal Güvenlik Kurumu vekili, Kurum işleminde hata bulunmadığını belirterek temyiz etmiştir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe ;
    Dava, davacının 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile, Kuruma yersiz ödeme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıya 01/09/2008 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa uyarınca yaşlılık aylığı bağlandığı, Kurumun, 22/06/2016 tarihinde davacının son 7 yılın yarısından fazla süre ile gerçekleşen sigortalılığın tarım bağkur olduğu, aylığın da bu statü üzerinden bağlanması gerekirken yanlışlıkla esnaf bağkurdan aylık bağlandığının tespit edildiği gerekçesiyle, 1479 sayılı yasaya göre davacıya bağladığı aylığı baştan itibaren keserek, 105.401,15 TL borç kaydı oluşturduğu, yine tahsis talep tarihi itibariyle 2926 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlayarak 60.511,86 TL maaş alacağı bulunduğunu belirlediği ve 1479 sayılı yasaya göre bağlanacak aylık miktarı ile 2926 sayılı yasa kapsamında bağlanacak aylık miktarı arasındaki fark dolayısıyla yaklaşık 45.000,00 TL nin 5510 sayılı yasanın 96.maddesine göre iadesini istediği, davacının vergi kaydının 19/05/2005 tarihinden itibaren devam ettiği, bu nedenle davacıya 1479 sayılı yasa kapsamında bağlanıp sonra iptal edilen aylığından SGDP kesintisi de yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Davacı, maaş bağlandıktan sonra esnaf olarak çalışmaya devam ettiğini, kurum hata yapmasa idi yine esnaf bağkurdan aylığa hak kazanacağını, son 7 yılın yarısından fazla geçmesi gereken esnaf bağkur süresini şubat 2009 da doldurmuş olacağından aylığın mart 2009 dan itibaren bağlanmasının hakkaniyetli olacağını, bu durumda da aralık 2008- ocak - şubat 2009 için ödenmiş aylıkları iade etmeye ve bu aylara ilişkin aylıklarını ödemeye hazır olduğunu belirterek kuruma iade etmeyi kabul ettiği aylıklar dışında yersiz maaş ödemesinden dolayı borçlu olmadığının ve mart 2009 dan itibaren esnaf bağkur kapsamında aylık bağlanması gerektiğinin tespitini istemektedir.
    İlk derece mahkemesi, Kurum tarafından 8 yıl sonra hatanın fark edilip aylığın iptal edilmesinin şeklen yasaya uygun olduğu, ancak yerine yapılan işlemin yasaya ve özellikle sosyal güvenlik ilkeleri ile hakkaniyete aykırı olduğu, yapılması gerekenin davacının SGDP ödemeleri de dikkate alınarak esnaf bağkur statüsü sürdüğünden, eksik 80 gün süre ile 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığını sürdürmesi ve bu durumda son 7 yılın yarısından fazlası bu kapsamda geçtiğinden buna tekabül eden 01/12/2008 den itibaren 1479 SY ya göre aylık bağlanmasından ibaret olduğu, davacının dava dilekçesinde iade etmeyi kabul ettiği aylıkların iadesi dışında davacının yersiz ödemeden dolayı herhangi bir borcu bulunmadığı, davacı zaten SGDP ödemiş olup bu ödemelerin 1479 sayılı yasa gereği ödemesi gereken prim borcuna sayılması, arada oluşacak fark varsa bunun da her zaman kurumca tahsilinin mümkün bulunduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar vermiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi, davacının tahsis talep tarihine göre son 7 yıl içerisinde 1479 SY kapsamındaki hizmetinin 1180 gün olmasına rağmen kurumun davacıya 1479 Sy kapsamında aylık bağladığı, 8 yıl sonra da bu hatanın fark edilerek aylıkların kesildiği, davacının 80 gün sonra tahsis talebinde bulunması halinde 1479 SY ya tabi aylığa hak kazanacak duruma geleceği, davacının aylıklarının yarıya düşmesinin ve fark aylıklarının iadesinin talep edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğu, davacının vergi kaydı ve oda kayıtlarına göre davacının 1479 SY kapsamındaki sigortalılık koşullarının devam ettiği ve SGDP ödediği nazara alındığında davacının talebi ile bağlı kalınarak 2009 Mart ayından itibaren aylık bağlanması gerektiği, ve kurumun borç çıkarma işleminin de yerinde olmadığı gerekçeleriyle istinaf istemlerinin reddine karar vermiştir.
    2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun “Aylığı Bağlayacak Kurum” başlıklı 8/1. maddesinde “Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir.”hükmü yer almaktadır.
    Davacının tahsis talep tarihi 29/08/2008 olup,tahsis talep tarihi itibariyle son 1260 prim ödeme gün sayısını Tarım Bağ-Kur sigortalılığı (2926 sayılı Yasa) kapsamında tamamladığı ve buna göre tahsis talep tarihinde 1479 Yasaya göre yaşlılık aylığı bağlanamayacağı anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece, davacının vergi kaydı devam ettiğinden bahisle 1479 sayılı yasa kapsamında sigortalılığının sürdüğü böylece 1479 sayılı Yasa kapsamında 1260 günü tamamladığı 01/12/2008 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasaya göre yaşlılık aylığına hak kazanacağının hakkaniyet gereği kabulünün mümkün olduğu belirtilmişse de, davacının tahsis talep tarihinden sonra vergi kaydı devam ettiği için bağkur kapsamında zorunlu sigortalılığının devam ettiğini kabul etmeye imkan olmadığı, 2829 sayılı Yasanın açık hükmü gereğince de tahsis talep tarihinde 1479 sayılı yasa kapsamında aylık bağlanamayacağı anlaşılmaktadır.
    Yapılacak iş,davacının 2009 mart ayından itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin talebini reddetmek, yersiz ödeme sebebi ile borçlu olmadığının tespiti talebi açısından ise 5510 sayılı yasanın 96.madde hükmünü değerlendirerek Kurumun hatayı tespit tarihini göz önünde bulundurarak davacının yersiz ödeme olarak iade etmekle yükümlü olduğu aylık miktarı bulunup bulunmadığını belirleyerek karar vermekten ibarettir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabul edilmesi ve temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı kaldırılması, ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi