16. Hukuk Dairesi 2013/2063 E. , 2013/3132 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında Karaöz Köyü çalışma alanında bulunan 1117 ada 498 ve 499 parsel sayılı 6433.58, 3865.42 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1995 yılından beri ... tarafından kullanıldığı şerhi verilerek tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., lehine zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Davacılar ... ve ... tarafından her iki parsel yönünden lehlerine zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle açılan davalar yargılama sırasında birleştirilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 498 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine taşınmazın paylı olarak...mirasçılarının kullanımında olduğunun şerhine, çekişmeli 499 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine, davacı ve davalı tarafından dosyaya sunulan krokide (B) harfi ile gösterilen 260.51 m2 bölümünün davacı ..."nun, (A) ile gösterilen 3604.91 m2 bölümünün davalı ..."in kullanımında olduğunun şerhine, çekişmeli taşınmazların Hazine adına tescillerine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davalı ..."in kabul beyanı esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacılar, çekişmeli taşınmazların kendi kullanımında oldukları iddiasıyla adlarına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmışlardır. 3402 sayılı Yasa"nın Ek 4. maddesi, “6831 sayılı Yasa"nın 20.6.1973 tarihli kanunla değişik 2. maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle bu Kanunun 11. maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil edilir" hükmünü taşımaktadır. Bu maddeye dayanılarak açılacak davaların kabul edilebilmesi için, malik Hazine"ye karşı davacı tarafın taşınmazda fiili kullanımının olduğunun kanıtlanması
zorunludur. Somut olayda, davacıların fiili kullanımının olup olmadığı keşfen belirlenmemiş, davalı ..."in davacıların davasını kabul ettiği 117 ada 498 parsel ile 499 parselin davalı tarafından sunulan krokide (B) harfi ile gösterilen bölümü yönünden yasal hasım olan davalı Hazine"ye karşı davacıların iddialarını kanıtlamaları yönünden bu taşınmazlar üzerinde kimlerin zilyet olduğunun tespiti için keşif yapılmamış, çekişmeli taşınmazlar üzerindeki kullanım durumu yöntemince araştırılmamıştır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa ile eklenen Ek 4. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıklara çekişmeli taşınmazın fiilen ve ne kadar süreyle kim veya kimler tarafından kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, gerektiğinde bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 04.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.