Esas No: 2022/1090
Karar No: 2022/5098
Karar Tarihi: 26.05.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/1090 Esas 2022/5098 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/1090 E. , 2022/5098 K."İçtihat Metni"
Davacı ...Ş. ile davalı ... arasındaki itirazın iptali davasına dair Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18/09/2020 tarihli ve 2019/356 Esas – 2020/180 Karar sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 24/11/2021 tarihli ve 2021/499 Esas – 2021/11954 Karar sayılı ilama karşı, davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; şirket çalışanı olan davalının kendi isteği doğrultusunda Fransa'da A-330 tip eğitimine gönderildiğini, iş bu eğitimin 04/08/2012 tarihinde tamamlanmasından sonra 3 yıllık zorunlu hizmet süresini tamamlamadan tek taraflı olarak ve haksız şekilde iş akdini 26/04/2013 tarihli fesih ihbarnamesi ile “gördüğü lüzum üzerine” gerekçesiyle feshettiğini, taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesi ve taahhütname kapsamında davalının bakiye eğitim masrafları ve cezai şart alacakları için toplam 55.000 Euro borcu bulunduğunu, alacağın tahsili için yapılan icra takibine davalı tarafın haklı bir neden olmaksızın itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının haksız itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı; çalıştığı süre içerisinde davacının sivil havacılık kurallarına ve uçuş-dinlenme sürelerine aykırı davranması, ücretlerini süresinde ödememesi sebepleriyle sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, maaş ve uçuş tazminatı tutarının 3.850 Euro olduğunu, kendisine verilen eğitimin davacı şirketin ihtiyacı ve tercihinden doğduğunu, bu bağlamda kendisinden tazminat talep edilemeyeceğini, ayrıca fazlaya ilişkin her türlü dava açma hakları saklı olmak üzere ödenmeyen 8.861 Euro tutarındaki ücret ve yıllık izin ücreti alacağının da takas ve mahsubu ile davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; verilen eğitim karşılığında davalının 3 yıllık çalışma taahhüdünde bulunduğu, ancak 3 yıllık taahhüt süresini tamamlamadan ve haklı bir neden olmaksızın iş akdini feshederek başka bir şirkette çalışmaya başladığı, bu kapsamda taraflar arasındaki sözleşmeye göre bilirkişi ... ...'un düzenlemiş olduğu 07/08/2015 tarihli raporda ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirlendiği üzere davalının 5.005 Euro tutarındaki alacağı takas ve mahsup edildikten sonra davacı tarafın toplam 25.188,15 Euro alacağı bulunduğu, bu nedenlerle belirlenen alacak miktarı üzerinden itirazın iptaliyle takibin devamına, fazlaya ilişkin alacak talebinin reddine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacağın likit olmaması ve yargılama sonucunda belirlenmiş olması nedeniyle reddine dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine; Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesi’nin 23/09/2019 tarihli, 2017/1896 esas, 2019/8640 karar sayılı ilamıyla "...dosyadaki mevcut deliller bir bütün olarak değerlendirilip, taraf iddia ve itirazlarını karşılayacak şekilde, uzman bilirkişi heyetinden, raporlar arası çelişkiyi giderici taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmeli" gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, taraflar arasındaki sözleşmenin 15.1. maddesinin 2. bendi ve 15.3. maddesi uyarınca davalının "işveren zararını tazmin etme yükümlülüğü" bulunduğu ve Türk borçlar kanunun 439. maddesi kapsamında davalının Bakırköy 7. İcra Müdürlüğü’nün 2013/9048 takip sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, davalı ...'un A-333 F tipi intibak harcamaları için yapılan 20.301,20 Euro, taraflar arasındaki 01/03/2020 tarihli uçucu personel hizmet sözleşmesinin 15.1 maddesinin 2. bendi uyarınca cezai şart mahiyetindeki ödemesi gereken miktarın 962,50 Euro, hizmet sözleşmesinin 15.1 maddesinin 15.3 maddesi uyarınca fesih ihbar süresine uyulmadan iş akdi feshedildiği için cezai tazminat olarak 2 aylık ücret (maaş +uçuş tazminatı) karşılığı 7.700 Euro olmak üzere toplam 28.963,70 Euro davacı alacağından, davalı tarafın 9.001,84 Euro izin alacağı takas ve mahsup edildikten sonra bakiye 19.961,86 Euro (fiili ödeme günündeki efektif satış kuru üzerinden TL olarak hesaplanmak üzere) üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin alacak talebinin reddine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacak miktarının yargılama ile belirlendiği ve bu nedenle likit olarak kabul edilemeyeceği dikkate alındığında takdiren reddine karar verilmiş; hüküm davalı ... katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 24/11/2021 tarihli, 2021/499 esas 2021/11954 karar sayılı ilamı ile bozulmuş; bu kez davacı taraf karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK'nın 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirine uygun olmayan davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme isteklerinin reddi gerekir.
2-Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kısmen kabulü ile; dairemizce zuhulen farklı bir gerekçe bildirilerek oluşturulan bozma ilamında tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş olması nedeniyle şu aşamada tarafların temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
3-Davalının; 6098 sayılı TBK’nun 435. maddesinde yer alan “Taraflardan her biri, haklı sebeplerle sözleşmeyi derhâl feshedebilir. Sözleşmeyi fesheden taraf, fesih sebebini yazılı olarak bildirmek zorundadır.” hükmü uyarınca fesih sebebini bildirerek sözleşmesini feshetmesi gerekirken, herhangi bir sebep bildirmeden sözleşmeyi feshetmiş olması nedeniyle hizmet akdini haklı bir neden olmadan feshettiği kanaatine varılmıştır. Hal böyle olunca taraflar arasında sözleşme serbestisi ilkeleri çerçevesinde düzenlenen özel hukuk hükümlerine tabi olarak yapılan 01/03/2010 tarihli sözleşmenin 15.1. maddesinin eğitim giderlerinin davalıdan tazminine ilişkin kısmının taraflar açısından bağlayıcı olduğu, yine bu maddede yer alan hükme göre davalının hizmet süresinin; aldığı eğitimin tamamlanmasından itibaren 3 yıl süreyle uzadığı kabul edilmelidir. Bu nedenle eğitim gideri olarak belirtilen 25.000 Euro bedel tarafları bağlayıcıdır. O halde davalı, fesih tarihinden itibaren sözleşme sonuna kadar çalışılmayan döneme isabet eden eğitim giderini ödemekle yükümlüdür. Mahkemece, yanlış değerlendirme ile eğitim gideri alacağına ilişkin olarak rayiç değerler üzerinden hesaplama yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
4-6098 Sayılı TBK’nun 420. maddesinde yer alan “Hizmet sözleşmelerine sadece işçi aleyhine konulan ceza koşulu geçersizdir...” hükmü uyarınca taraflar arasındaki sözleşmenin 15.1. maddesinde yer alan “...işverenin uğradığı zararların tazmini bakımından 2 (iki) aylık ücreti karşılığı (maaş ve uçuş tazminatı) cezai şartı, kayıtsız ve şartsız olarak işverene ödemeyi ve bu talebin fahiş olduğu iddiasında bulunamayacağını kabul, beyan ve taahhüt eder.” düzenleme sadece ... aleyhine cezai şart uygulanmasına dair düzenlendiğinden dolayı geçersizdir ve davacının cezai şart talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedeni yapılmıştır.
Mahkeme kararının yukarıda açıklandığı şekilde bozulması gerekirken, Dairemizin 24/11/2021 tarih ve 2021/499 esas, 2021/11954 karar sayılı ilamında zuhulen farklı gerekçe ile bozulduğu yeniden yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Dairece verilen 24/11/2021 tarih ve 2021/499 esas, 2021/11954 karar sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA, tarafların sair temyiz itirazlarının reddine ve 3. ile 4. bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün değişik gerekçe ile taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde davacı tarafa, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 26/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.