Esas No: 2022/3717
Karar No: 2022/4963
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/3717 Esas 2022/4963 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/3717 E. , 2022/4963 K."İçtihat Metni"
Davacılar ..., ... ile davalı ... ... arasındaki menfi tespit davasına dair Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08/07/2021 tarihli ve 2020/78 E. 2021/286 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 10/03/2022 tarihli ve 2021/8485 E. 2022/2126 K. sayılı karara karşı, davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; davalı şirket tarafından kaçak ... kullandıklarından bahisle, 03/04/2007 tarihli kaçak tespit tutanaklarına istinaden, haksız ve hukuka aykırı olarak 186.140,75 TL, 22.597,95 TL ve 27.001,52 TL bedelli faturaların adlarına tahakkuk ettirildiğini, kaçak ... kullanmadıklarını, 2007 yılının Haziran ayında davalı şirketin ... abonesi olup, bir yıllık ortalama ... tüketimlerinin ise 25.000 TL civarında olduğunu ileri sürerek; toplam 208.627,13 TL tutarındaki fatura nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep etmişlerdir.
Davalı; davacıların abone olmaksızın kaçak ... kullandıklarının tespit edildiğini, kaçak ... tüketimine dair tahakkuk işlemlerinin hukuka ve mevzuata uygun olarak gerçekleştirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davacıların kaçak ... kullanımı nedeniyle davalı şirkete 50.696,12 TL borçlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacıların kaçak ... kullanımından dolayı 182.931,01 TL’den davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen hüküm, tarafların temyizi üzerine; Dairece verilen 20/01/2015 tarihli ve 2014/13393 E. - 2015/1157 K. sayılı kararla; davacıların kaçak ... kullandığı sabit olmakla birlikte, davalı şirket tarafından talep edilebilecek kaçak ... tüketim bedelinin hesaplanması noktasında, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun açıklayıcı ve denetime uygun olmadığı, ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli yeniden rapor alınması ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozmaya uyan mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacıların kaçak ... kullanımından dolayı 170.738,60 TL’den davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen hüküm, tarafların temyizi üzerine; Dairece verilen 16/04/2019 tarihli ve 2018/3553 E. - 2019/3388 K. sayılı kararla; (1) numaralı bentle tarafların sair temyiz itirazları reddedildikten sonra, (2) numaralı bentle; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kaçak tüketim bedeli hesaplanırken, 622 sayılı Kurul kararında açıklanan hesaplama yöntemine aykırı olacak şekilde, kaçak işlemi sonrası 14/06/2007 -14/06/2008 tarihleri arasındaki dönemde gerçekleştirilen tüketim kayıtlarının esas alındığı; davalı şirketin davacı taraftan isteyebileceği kaçak ... tüketim bedelinin hesaplanması noktasında, yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden 622 sayılı ... kararı çerçevesinde hesaplamayı içerir, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınması ve ulaşılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; 17/05/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu hükme esas alınarak, davacıların kaçak ... kullanımından ötürü davalı şirkete 198.533,99 TL’den borçlu olmadıklarının tespitine hükmedilmiş; tashih kararı ile bilirkişi raporunda davacıların davalı şirkete 198.533,99 TL borçlu olduklarının belirtildiğinden bahisle, hüküm fıkrasındaki “ ...olmadıklarının...” ifadesinin sehven yazıldığı gerekçesiyle hükümden çıkartılarak yerine “...olduklarının...” ifadesinin yazılmasına, böylece hükmün “Davacıların, davalı şirkete dava konusu kaçak ... kullanımından dolayı 198.533,99 TL borçlu olduklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,” şeklinde tashihine dair verilen karar, davacıların temyizi üzerine; Dairece verilen 10/03/2022 tarihli ve 2021/8485 E. - 2022/2126 K. sayılı karar ile onanmış, onama kararına karşı, davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
1) Düzeltilmesi istenilen Yargıtay kararında açıklanan gerekçelere göre, davacılar vekilinin sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
2) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26 ncı maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi uyarınca; hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
Aynı Kanun'un 297 nci maddesinde ise; hükümde, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin yer alacağı belirtildikten sonra, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Buna göre; hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerektiği gibi, şarta bağlı biçimde karar tesis edilmesi de mümkün değildir.
Somut olayda; dava, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere menfi tespit istemiyle açılmış olup, menfi tespit davasının niteliği gereği kabul durumunda verilecek kararın olumsuz olması, eş söyleyişle borçlu olunmayan miktarın tespiti yönünde, taleple bağlı kalınarak HMK’nın 297. maddesine göre infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde bir karar verilmesi gerekir. Buna rağmen mahkemece; davacıların kaçak ... kullandıklarından bahisle adlarına tahakkuk ettirilen toplam fatura bedelinin 208.627,13 TL’sinden borçlu olmadıklarının tespitine yönelik talepleri karşısında, borçlu olunmayan miktar açıkça tespit edilmeksizin, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesis edilmiş olması, usul ve kanuna aykırıdır.
3) 4628 sayılı ... Piyasası Kanunu’na dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak 01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren ... Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin 13 üncü maddesinde; dağıtım sistemine, sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması ya da hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde ... enerjisi tüketimi, kaçak ... enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiştir.
... Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 29/12/2005 tarihli toplantısında; 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz ... Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmış; aynı Kurum
tarafından hazırlanan ve 08/05/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak ... Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin yürürlüğe girmesine kadar hüküm icra eden, bu kararın yürürlükte olduğu süre içinde kaçak ... enerjisi kullanılması halinde tahakkuk işlemi yapılırken esas alınacak süre yönünden;
1 inci maddesinin (B)-(1)-(b) bendinde, “Kullanım yerine ait bağlantı anlaşması ve perakende satış sözleşmesinin veya her ikisinin de yapılmadığı yerler için, kaçak ... enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla ... enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez. Doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre 90 gün alınır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Somut olayda; davalı şirket tarafından düzenlenen 03/04/2007 tarihli kaçak tespit tutanakları ile davacıların abone olmaksızın kaçak ... kullandığının tespit edildiği, kaçak tespit tutanaklarına istinaden 184.256,41 TL , 22.369,20 TL ve 27.001,52 TL bedelli olmak üzere üç ayrı faturanın tahakkuk ettirildiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, kaçak ... kullanım başlangıç tarihinin doğru bulgu ve belgelerle tespit edilip edilemediği belirtilmediği gibi, doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde ise hesaplamada dikkate alınacak sürenin 90 gün olacağı dikkate alınmadan; yönetmeliğe aykırı olacak şekilde doğrudan 12 ay üzerinden hesaplamanın yapıldığı anlaşılmaktadır. Rapor, bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir.
Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, davacının kaçak ... kullandığı dikkate alınarak, önceki bilirkişiler dışında seçilecek konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden, davalı şirketin davacılardan isteyebileceği kaçak tahakkuk bedelinin tespiti noktasında, ... Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik uyarınca alınan 622 sayılı Kurul kararı çerçevesinde hesaplamayı içerir, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Ne var ki mahkeme kararının yukarıda (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan gerekçeler ile bozulması gerekirken, zuhulen onandığı bu defa yapılan yeniden inceleme sonucu anlaşıldığından, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteklerinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair karar düzeltme isteğinin REDDİNE, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairece verilen 10/03/2022 tarihli ve 2021/8485 E. - 2022/2126 K. sayılı onama kararının KALDIRILMASINA ve hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme ve temyiz harclarının istek halinde düzeltme isteyen davacılara iadesine, 24/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.