Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8494
Karar No: 2022/4946
Karar Tarihi: 24.05.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/8494 Esas 2022/4946 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/8494 E.  ,  2022/4946 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ :



    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen karar, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 24/05/2022 tarihinde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalının kardeşi olduğunu, babaları ...'ın 07/12/2013 tarihinde, anneleri ...'ın ise 05/05/2015 tarihinde vefat ettiğini, mirasçı olarak kendisi ve davalının kaldığını, davalının muris babasına ait Ankara İli Çankaya İlçesi Yukarı Bahçelievler Mahallesi 4307 ada 74 parselde bulunan 81/443 arsa paylı 3. kat 7 numaralı çatı aralı konutu murisin vekaletnamesine dayanarak 11/11/2010 tarihinde Sibel Kaya adlı şahsa sattığını, babasının vefatı sonrasında murisinden intikal eden tüm taşınmazlarla ilgili olarak tapu kayıtlarında inceleme yaptığını, dava konusu taşınmazın satıldığını bu şekilde öğrendiğini, davalıya satış bedelinin ne olduğunu sorduğunu, davalının ise "seni ilgilendirmez, babamın hesabına havale ettim" şeklinde yanıt verdiğini, somut uyuşmazlığın vekalet sözleşmesine dayandığını, vekalet sözleşmesinin murisin ölümüyle son bulması nedeniyle davalının hesap verme borcunun mirasçı olan tarafına karşı devam ettiğini, davalının ise ne satış için yapılan masrafları ne satış tutarı ne de tutarın akıbeti konusunda bilgi verdiğini, satış bedelini muris babasına teslim etmediğini, taşınmazın satış bedelinin 285.000,00-TL olamayacağını, taşınmazın Ankara Bahçelievler Mahallesinde bulunduğunu, Ankara'nın en güzel semtlerinden birinde ve katta dubleks olduğunu, taşınmaza banka tarafından konulan ipotek tutarının 660.000,00-TL olduğunu, yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile de taşınmazın gerçek değerinin tespit edileceğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla gerçek değer ile satış bedeli arasındaki fark tutarından hissesine tekabül eden 250.000,00-TL'nin satım tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, kendisinin de mirasçı olduğunu, vekalet sözleşmesinin gereğini yerine getirdiğini, bu konuda gerekli bilgi ve belge paylaşımını taşınmazın satışı tarihinde murise yaptığını, muris tarafından verilen vekaletnamenin ahzu kabz yetkisini de içerdiğini, bu yetkiye dayanarak taşınmazı 300.000,00-TL bedel ile sattığını, gerçek bedel üzerinden satış yapıldığını, bedelini ahzu kabz yetkisi dairesinde tahsil ettiğini ve babasına teslim ettiğini, para tesliminin bankadan yapılması gerekmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir
    İlk derece mahkemesince, davalının verilen yetkiye istinaden dava konusu taşınmazı dava dışı kişiye satış yapmak suretiyle devrettiği, satış parasının alıcı tarafından davalının banka hesabına 285.000,00-TL olarak yatırıldığı, davalı hesabına yatırılan paranın alınan bilirkişi raporuna göre hiçbir zaman muris hesabına aktarılmadığı, tamamının bitene kadar davalı hesabında kaldığı, davalı tarafından çeşitli günlük harcamalar ve araba alımı için kullanıldığı, hesap vermenin kural olarak yazılı şekilde yapılması gerektiği, vekalet sözleşmesinin murisin ölümüyle son bulması nedeniyle davalının hesap verme borcunun mirasçı olan davacıya karşı devam ettiği, davalının satıştan elde ettiği parayı murise vermeyerek ve taşınmazı gerçek bedelinin altında satarak vekaleti kötüye kullandığı, taşınmazın satış tarihindeki gerçek bedeli ile davacıya karşı sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın 185.000,00-TL'lik kısmının kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince, taşınmazın değerinin bilirkişiler tarafından objektif kriterler dikkate alınarak belirlenmiş olması, davalının vekalete konu taşınmazın satışı ile ilgili hesap verme ve özen yükümlülüğünü murise ve bilahare miras payına istinaden davacıya karşı yerine getirmemiş olması, taşınmazın satış bedelinin murise verildiğini ispat edememiş olması dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Harçlar Kanunu’nun 1 sayılı tarifesinin 4-III. maddesi gereğince, hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden, yani davanın kabul edilen kısmı üzerinden nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle mahkemece, alınması gereken harçtan davacı tarafından yatırılan harcın mahsup edilmesi yerinde ise de eksik harcın davalıdan tahsiline karar verilmemesi doğru görülmemiştir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2. bendinin hükümden çıkarılarak yerine "Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 12.637,35-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 4.269,38-TL'nin mahsubu ile bakiye 8.367,97-TL'nin davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yatırılan 4.269,38-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle 6100 sayılı HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 9.477,35 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi