Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1457
Karar No: 2019/3257
Karar Tarihi: 29.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/1457 Esas 2019/3257 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı vekili, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından reddedilen İşveren Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi kapsamında sorumluluğu teminat altına alınan müvekkilinin işyerinde meydana gelen iş kazasından dolayı ödenen tutarın davalı şirketten tahsilini talep etmiştir. Ancak, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti, dava konusu ödemeye esas iş kazasının gerçekleştiği işyeri ile sigorta poliçesinde teminat altına alınan işyerinin aynı adres olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Davacı vekili karara istinaf etmiş ancak İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi, Sigorta Tahkim Komisyonu hakem heyeti ve itiraz hakem heyeti kararlarında hukuki açıdan bir sorun olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunu reddetmiştir. Ancak Yargıtay, dosyanın gönderilmesi gerektiğine hükmetmiş ve kararın bozulmasına karar vermiştir. Kanunlar ise Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/1. maddesi olarak belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2019/1457 E.  ,  2019/3257 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 17. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasındaki davada Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen 13.04.2018 gün ve K-2018/19961 sayılı karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, saklanmak üzere tevdi edildiği İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesince davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince verilen 20.12.2018 tarih ve 2018/2301 Esas 2018/2230 sayılı Kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı ... tarafından tanzim edilen İşveren Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi kapsamında sorumluluğu teminat altına alınan müvekkilinin işyerinde 15.01.2010 tarihinde meydana gelen iş kazasında çalışan ...’ın yaralanarak malul kalması nedeniyle kendisine ödenen 67.248,90 TL"nın davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; rizikonun, poliçede belirtilen iş yerinde vuku bulmasının şart olduğunu, poliçedeki riziko adresinin "Tavşanlı Köyü Taş Ocakları Mevkii Gebze/İSTANBUL" olmasına rağmen, iş kazasına ilişkin mahkeme kararları, SGK müfettiş inceleme raporları ve sigortalının beyanına göre davaya konu iş kazasının meydana geldiği yerin başka bir yer olduğunu, kazanın meydana geldiği yerin dava dışı AXA Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı olduğunu savunarak talebin reddini istemiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, tüm dosya kapsamı dikkate alınarak, dava konusu ödemeye esas iş kazasının gerçekleştiği işyeri ile sigorta poliçesinde teminat altına alınan işyerinin aynı adres olmadığı ve bu nedenle davaya konu ödemenin poliçe kapsamında bulunmadığı; bunun yanında sehven eski işyerinin poliçede belirtildiği kabulünde ise kazanın gerçekleştiği işyerine dair iki sigorta poliçesi söz konusu olacağından ve dava dışı Axa Sigorta tarafından yapılan poliçe daha eski tarihli olduğundan, dava konusu sigortanın ikinci sigorta olması nedeniyle TTK’nın 1467. maddesi gereğince geçersiz olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; davacı vekilinin itirazı üzerine dosyayı inceleyen İtiraz Hakem Heyetince kararda kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar vermiştir.
    Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre sigorta tahkim komisyonu hakem heyeti ve itiraz hakem heyeti kararının vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- 6100 sayılı Kanun"un Geçici 3. maddesi 2. fıkrası “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/09/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez” hükmünü haiz olup Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesinde ise Tahkim Komisyonu kararları aleyhine “temyiz” kanun yoluna gidilebileceği düzenlenmiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın reddine dair verilen 13.04.2018 tarihli karar, her ne kadar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği tarihten sonra verilmiş ise de, Sigortacılık Kanunu 30/12. maddesi uyarınca hükmün temyiz kanun yolu incelemesine tabi olması karşısında dosyanın gönderildiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince, Sigorta Tahkim Komisyonu kararına yönelik kanun yolu incelemesi talebini içeren dilekçenin, temyiz istemine ait olduğunun kabulü ile dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilip 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereği davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru olmamış, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 20.12.2018 tarih, 2018/2301 esas ve 2018/2230 karar sayılı kararının bozulup kaldırılarak davacı vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
    2- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 20.12.2018 tarih, 2018/2301 esas ve 2018/2230 karar sayılı ilamının BOZULARAK KALDIRILMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davacıdan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 29/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi