Esas No: 2021/19650
Karar No: 2022/14276
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/19650 Esas 2022/14276 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiştir. Kararda, suç tarihi öncesinde TCK'nun 151/1. maddesi uyarınca mahkum olunan mala zarar verme suçunun 6763 sayılı Yasanın 34. maddesiyle değiştirilerek uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle ihbara konu suça ilişkin mahkeme tarafından uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiği ve hükmün açıklanmaması yönünde verilen kararın geri bırakılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerektiği belirtilerek, kazanılmış haklar açısından hükümlerin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk olduğu vurgulanmıştır. İptal kararlarına atıf yapılarak CMK'nun 251. maddesi gereğince dosyanın tekrar basit yargılama usulüne göre değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak; TCK'nun 151/1. maddesi, 5237 sayılı TCK, 6763 sayılı Yasa, 5271 sayılı CMK'nun 253. maddesi, CMK'nun 34, 230 ve 289/9. maddeleri, Anayasa'nın 141/3 ve 38. maddeleri, 298 sayılı Yasanın 151/2. maddesi, 7188 sayılı Yasa, ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1-Hükmün açıklanmasına sebebiyet veren ihbara konu ilamda, sanığın suç tarihinde uzlaşmaya tabi olmayan 5237 sayılı TCK'nun 151/1. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçundan mahkum olmuş ise de, hükümden sonra, 02.12.2016 tarih ve Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren, 6763 sayılı Yasanın 34. maddesiyle değişik, 5271 sayılı CMK’nun 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre, söz konusu mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alınması üzerine ihbara konu suça ilişkin mahkemesince uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığının araştırılarak sonucuna göre açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olmasının Anayasa’nın 141/3. ve CMK'nun 34, 230 ve 289/9. maddelerinin amir hükmü olduğu dikkate alınarak; İddia, savunma, sanığın leh ve aleyhindeki kanıtların tartışılması, sanığın savunmalarına neden itibar edilmediğinin denetime imkan verecek şekilde açıklanması, sübutu kabul edilen ve suç oluşturan eylemlerin belirlenmesi ve yasal öğelerinin gösterilmesi gerektiği gözetilmeden sadece mahkemenin 11.11.2009 tarihli, 2009/47 Esas ve 2009/66 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararına atıf yapılarak gerekçesiz olarak hüküm kurulması,
3-298 sayılı Yasanın 151/2. maddesinde öngörülen hapis cezası üst haddinin 1 yıl olduğu gözetilerek;
Anayasa Mahkemesi'nin 25.06.2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Yasanın 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK'nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın Geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli, 2020/81 Esas ve 2021/4 Karar sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK'nun 7. ve CMK'nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “basit yargılama usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.