Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2862
Karar No: 2022/4314
Karar Tarihi: 09.05.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/2862 Esas 2022/4314 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalıların murisi keşidecisi olan bono sebebiyle alacaklı tarafından başlatılan icra takibi, haricen ödeme yapılması ve alacaklı tarafından rücu belgesinin verilmesi sonucunda takibin müteveffa kişinin mirasçıları aleyhine devam ettirilmesiyle sonuçlanmıştır. Davalılar zamanaşımına uğrayan takip konusu alacağın çek olduğu ve altı aylık zamanaşımı süresi geçtiği gerekçesiyle davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece yapılan değerlendirme sonucunda, davalılar tarafından yapılan savunmanın takip dayanağının bono olduğu göz önünde bulundurularak karar verilmesi gerektiği ancak takip dayanağının çek olarak kabul edilerek hatalı bir karar verildiği belirtilerek karar bozulmuştur. Yine de sonrasında açılan davanın yasal süresi içinde açılmadığı gerekçesiyle hüküm davacının aleyhine verilmiştir.
Kanun Maddeleri: TTK 726/2, İİK 33/a, TTK 644, İİK 66, İİK 67, HMK geçici madde 3, HUMK 440.
3. Hukuk Dairesi         2022/2862 E.  ,  2022/4314 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVALILAR : 1-...,
    2-...,
    3-...
    4-...,
    5-... VEK. AV. ...

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2010/1112 sayılı dosyasında davalıların murisi ...'in keşideci olduğu, kendisinin lehtar olduğu bono nedeniyle alacaklı tarafından haklarında icra takibi başlatıldığını, takip konusu borcu haricen ödeyerek rücu belgesi aldığını, anılan rücu belgesine dayanarak müteveffa ...'in mirasçıları davalılar aleyhine başlattığı takibin haksız itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, davalıların itirazının iptaline, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesi talep etmiştir.
    Davalılar, Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2010/1112 E. sayılı dosyasının iki kez 3 yıldan fazla süre ile takipsiz kaldığını, takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davacının Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2010/1112 esas sayılı dosyasında takibe konulan çek hakkında TTK. nun 726/2.maddesindeki altı aylık zamanaşımı süresi geçmesine rağmen 14/07/2011 tarihinde çek bedelini ödeyip, İİK.nun 33/a maddesindeki icranın geri bırakılması yasal hakkını kullanmadığı, ayrıca temel ilişkiye yani TTK.nun 644.maddesine dayanmaksızın rücu belgesi ve çeke dayanarak çek keşidecisi ve lehtardan istemde bulunması olanağının olmadığı gerekçesiyle davasının reddine dair verilen karar davacının temyizi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 21.11.2018 günlü ve 2016/3447 E. 2018/11031 K. sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiş ve bunun üzerine, davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunması ile Dairemizin 02.02.2021 tarih ve 2020/7944 Esas ve 2021/793 Karar sayılı ilamıyla “1-Somut olayda, dava dışı- alacaklı ... ... tarafından davalıların murisi ... tarafından keşide edilen davacı ...'ın lehtar olduğu 14.01.2002 vade tarihli 31.12.2001 düzenleme tarihli 6.000.000.000 TL (6.000,00 TL) bedelli bonoya dayalı olarak Müteveffa ... ve ... hakkında Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2010/1112 sayılı dosyası ile takip başlatılmış olup, takip alacaklısı dosya alacağını 31.05.2011 tarihinde davacı ...'a temlik etmiştir. İcra Müdürlüğü yapılan temlik neticesinde dosyanın haricen tahsil edilmesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına, talep halinde ...'a rücu belgesi verilmesine karar vermiştir. Davacı anılan rücu belgesine dayalı olarak müteveffa ...'in mirasçıları aleyhine davaya konu icra takibini başlatmıştır. Davalılar gerek takibe itirazında gerek cevap dilekçesinde zamanaşımı def'i'nde bulunmuşlardır. Yapılan yargılamada mahkemece takip dayanağının bono olduğu gözetilip davalıların savunmasının bu minvalde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, Mahkemece takip dayanağının çek olduğu ve altı aylık zamanaşımı süresi geçtiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekirken, zuhulen onandığı anlaşılmakla davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile 21.11.2018 günlü ve 2016/3447 E. 2018/11031 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    Davacının sair karar düzeltme itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak davacı tarafından başlatılan Ankara 15. İcra Müdürlüğünün 2012/2935 Esas sayılı dosyasına davalılar tarafından 02.04.2012 tarihinde itiraz edildiği ve İİK 66. maddesi uyarınca takibin durduğu, davalıların itiraz dilekçesinin davacıya 13.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği, İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası açma süresinin 13.04.2013 tarihinde sona erdiği, davalıların 02.04.2012 tarihli itirazı ile takibin durduğu dönemde davalılara yeniden ödeme emri gönderilmesinin talep edildiği ve ödeme emrinin davalılara tebliğ üzerine davalılarca yeniden itiraz dilekçesi sunulduğu ve davanın açıldığı, davalı borçlularca takibe ilişkin itiraz var iken ve takip durmuş iken bu süre zarfında yeniden ödeme emri göndererek dava açma süresinin canlandırılmaya çalışılmasının kabulünün mümkün olmadığı, yasa tarafından hak düşürücü süre olarak kabul edilen 1 yıllık süre içerisinde davanın açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, rücu belgesine dayalı ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyulduğu açıklanmış ancak Dairemizin 02.02.2021 tarih ve 2020/7944 Esas ve 2021/793 Karar sayılı bozma ilamının 1. bendinde yer alan hususlar değerlendirilmeden yasa tarafından hak düşürücü süre olarak kabul edilen 1 yıllık süre içerisinde davanın açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine, karar verilmiştir.
    Dava dosyasının incelenmesinde; Ankara 15. İcra Müdürlüğünün 2012/2935 Esas sayılı icra dosyasında davalılara ilamlı icra takibi yapılarak icra emrinin tebliğ edildiği, davalıların icra hukuk mahkemesine başvurusu üzerine 13.03.2012 tarihinde icra dosyasında davalılara gönderilen icra emrinin iptaline karar verildiği, bunun üzerine yeniden ödeme emri çıkatılmasının davacı tarafından talep edildiği, ödeme emrinin davalılara 04.04.2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalıların süresinde 10.04.2014 tarihinde itirazı üzerine takibin durduğu, davanın ise 25.02.2015 tarihinde açıldığı, itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı değerlendirilip bozmaya uyularak bozma ilamında belirtilen hususlar dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi