Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13653
Karar No: 2015/21629
Karar Tarihi: 08.12.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/13653 Esas 2015/21629 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/13653 E.  ,  2015/21629 K.
"İçtihat Metni"



Mahkemesi : Alaçam Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 28.11.2013
No : 2011/29-2013/465


Dava, trafik kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan ölüm aylıklarının, 1479 sayılı Kanunun 63. maddesince tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın Y... K... S... A.Ş. yönünden reddine, diğer davalılar yönlerinden kabulüne kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalılar avukatlarının temyiz etmeleri üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun; 599’uncu maddesinde, mirasçıların, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazandıkları, kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere mirasçıların, miras bırakanın aynî haklarını, alacaklarını, diğer malvarlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini doğrudan doğruya kazandıkları ve miras bırakanın borçlarından kişisel olarak sorumlu oldukları, atanmış mirasçıların da mirası, miras bırakanın ölümü ile kazandıkları, yasal mirasçıların, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlü oldukları belirtilmiş olmasına, 605’inci maddesinde, yasal ve atanmış mirasçıların mirası reddedebilecekleri, ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen belirlenmiş ise, mirasın reddedilmiş sayılacağının bildirilmesine, 606’ncı maddesinde, mirasın, üç ay içinde reddolunabileceği, bu sürenin, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri kanıtlanmadıkça miras bırakanın ölümünü öğrendikleri, vasiyetname ile atanmış mirasçılar için miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlayacağı açıklanmış, 610’uncu maddesinde, yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçının, mirası kayıtsız koşulsuz kazanmış olacağı, ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçının, mirası reddedemeyeceğinin hüküm altına alınmış bulunmasına, somut olayda da, mirasçı davalıların, 11.02.2002 tarihinde vefat eden murislerine ait aracı veraset ilamı ile adlarına intikal ettirip, kasko değeri üzerinden de olsa 07.8.2002 tarihinde noter aracılığıyla başkasına satmalarına dair işlemin, tereke üzerinde bir tasarruf olup, mirasın kabulüne karine teşkil etmesi, bu işlemin yapılmaması halinde meydana gelebilecek bir zararın önüne geçmeyi hedefleyen olağan yönetim işlerinden kabul edilememesi, zira terekede tasarruf işlemi yapılarak kabul yönündeki iradenin ortaya konulduğunun anlaşılmasına;
2-Mahkemece, davalı Y... K... S... A.Ş hakkında, "Y.. A..’yi 02/10/2013 tarihinde dahili dava dilekçesi sunarak davaya dahil etmek istemiş ise de, ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan hallerde davalı yanına bir başka davalı ilave etmek ıslah ile dahi mümkün olmadığından ve dava açıldıktan sonra diğer bir sorumlunun dışarıdan davaya ithal edilmesi ve hakkında hüküm tesis edilmesi olanağı bulunmadığından " gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi, 6100 sayılı HMK"nın 124. maddesi"nin ""maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi karşı tarafın rızası aranmaksızın kabul edilir."" şeklindeki düzenlemesi karşısında isabetsiz ise de, adı geçen davalının sigortaladığı aracın (... plakalı), davalılar murisinin kullandığı (... plakalı) değil, kusursuz bulunan diğer sürücünün kullandığı araç olduğunun anlaşılmış bulunması karşısında, kararın bu yönüyle sonuç itibariyle doğru olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan alınmasına, 08.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi