Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2736
Karar No: 2022/4048
Karar Tarihi: 25.04.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/2736 Esas 2022/4048 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı, sözleşmeli subay olarak görev yaptığı süreçte kendi isteği ile sözleşmeyi feshetti. Bu nedenle Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından kendisine bir miktar tazminat ödendi. Ancak ödenen tazminatta gelir vergisi kesintisi yapılmamıştı. Bu sebep ile davacı dava açarak söz konusu tutarın tahsili istemiyle mahkemeye başvurdu. Mahkeme, başvuruyu kabul ederek davacıya tazminatın bir kısmını ödetmeye hükmetti. Ancak bu karar, Yargıtay tarafından bozuldu. Bozma sonrası yapılan ıslah ile mahkeme kararına karşı davalı tarafından yeniden temyize gidildi. Sonuçta, davacıya ödenen tazminatın niteliği, 4857 sayılı kanun uyarınca kıdem tazminatı niteliğinde olduğu ve gelir vergisinden muaf olduğu için davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtildi. Kararda, HMK ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanunun 18. Maddesi ve 6100 Sayılı Kanunun 177. Maddesine de ayrıntılı olarak değinildi.
3. Hukuk Dairesi         2022/2736 E.  ,  2022/4048 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    VEK. AV. ...


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    YARGITAY KARARI

    Davacı, davalı ...'in Tokat Jandarma Bölge Komutanlığı emrinde sözleşmeli subay olarak görevli iken kendi isteği ile sözleşmeyi feshettiğini, 29 Ağustos 2012 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiğinin kesildiğini, sözleşme fesih işlemi neticesinde davalıya 4678 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri'nde İstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar Hakkındaki Kanununun 18. Maddesi uyarınca 46.672,02 TL tutarında tazminatın tahakkuk ettirildiğini ve 308,04 TL damga vergisi kesilmesine müteakip 29 Ağustos 2012 tarihinde 46.363,98 TL tutarında ödeme yapıldığını, ancak davalıya yapılan ödemeden kesilmesi gereken 7.000,80 TL gelir vergisi tutarının sehven kesilmediğinin tespit edildiğini,davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek davanın kabulü ile 7.000,80 TL'nin 29/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, 26.11.2015 tarihli kararında yargı yolu nedeniyle görevsizlik kararı verildiği, davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 05/10/2016 gün ve 2016/8176 -2016/9459 sayılı bozma ilamı ile gerçek kişi aleyhine açılan eldeki davanın çözüm yerinin idari yargı olmayıp adli yargı yeri olduğunun belirtildiği bozmaya uyan mahkemece,ikinci kararında davanın ıslah dilekçesi de göz önünde tutularak kabulü ile 11.345,02 TL nin tahsiline, bu miktara 29/08/2012 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 08.05.2019 gün ve 2018/4710-2019/2672 sayılı ilamı ile bozma ilamından sonra yapılan ıslah ile artırılan maddi tazminat miktarı yönünden davanın kabulüne karar verilmesi yasal düzenlemeye ve İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyan mahkemece üçüncü kararında; HMK ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanunun 18.maddesi ile 6100 Sayılı Kanununun 177.maddesine 1.fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen fıkra gereğince Yargıtay bozma kararından sonra da ıslah yapılabileceğinden kesilmesi gerekli olan gelir vergisi tutarının 11.345,02 TL olduğu, davalının bu miktar üzerinden sebepsiz zenginleştiği , davacının bu nedenle davasında haklı olduğu gerekçesiyle davanın ıslah dilekçesi de göz önünde tutularak kabulü ile 11.345,02 TL nin tahsiline bu miktara 29/08/2012 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 18/03/2021 gün 2021/367 -2021/1281 sayılı ilamı ile "Dairemiz bozma ilamından sonra yürürlüğe giren yasal düzenleme, bozma ilamı sonrası tahkikat işleminin yapılması halinde ıslahın dikkate alınarak hüküm kurulmasına olanak tanımaktadır. Şu hâlde mahkemece, Dairemiz bozma ilamı sonrasında herhangi bir tahkikat işlemi yapılmadığı dikkate alındığında ıslahın geçerli olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmadığı" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
    Bozma ilamına uyan mahkemece davanın 7.080,00 TL üzerinden kabulü ile bu miktarın 29/08/20212 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ıslah Yargıtay ilamı'na göre yapılmamış sayılması gerektiğinden ıslahla ilgili bölüm hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    Dava dosyasının incelenmesinden, davalının 4678 sayılı kanun uyarınca sözleşmeli subay olarak görev yaptığı, sözleşme süresinin sona ermesi üzerine sözleşmeyi yenilemediği ve bu nedenle 29.8.2012 tarihinde ilişiği kesilerek kendisine 46.672,02 TL tazminat ödemesi tahakkuk ettirilip, damga vergisi kesilerek ödendiği ve davacı tarafça Jandarma Genel Komutanlığının çeşitli birimlerinde sözleşmeli subay olarak çalışmakta iken sözleşmesi sona eren davalıya 4678 sayılı Kanun uyarınca gelir vergisi kesintisi yapılmadan ödenen tazminat için sebepsiz zenginleştiğinden bahisle kesinti yapılmayan 7.080,00 TL gelir vergisinin iadesi istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
    Dava konusu olayın çözümü, davacıya ödenen tazminatın niteliğine ilişkin olup, sözleşmeli subay olan davacıya 4678 sayılı Kanun uyarınca yapılan tazminat ödemesi, 4857 sayılı Kanununun 112'nci maddesi uyarınca kıdem tazminatı niteliğinde olduğu anlaşıldığından ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 25/7. maddesinde de açıklandığı üzere davalıya ödenen kıdem tazminatı niteliğindeki tazminat ödemesinin gelir vergisinden muaf olduğu gözetildiğinde davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda(1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK'nin geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nin 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/04/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi