Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2224
Karar No: 2022/3966
Karar Tarihi: 25.04.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/2224 Esas 2022/3966 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2022/2224 E.  ,  2022/3966 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
    DAVACILAR :


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen dosyalara yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar; davalılardan ... San ve Turizm Ltd. Şti ile yapılan satış sözleşmesi ile yüklenici olarak diğer davalı arsa sahibiyle yaptığı kat karşılığı inşaat sözlemesine göre inşa edilen taşınmazdan daire satın aldıklarını, bir kısım ödemede bulunmalarına rağmen tapu devri yapılmadığını belirterek taraflarınca yapılan ödemelerin geri iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Davalılar; davanın reddini dilemişlerdir .
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda ‘İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/464 esas sayılı davanın yargılaması sonucu verilen 14/07/2008 tarihli, 2008/278 sayılı görevsizlik kararında;Bu davada,Müdahil olarak yer alan ve sonradan davasını ıslah eden ...,Bu dava ile birleşen,Bornova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/923 esas sayılı dosyasının davacıları ... ve ..., Bornova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/922 esas sayılı dosyasının davacısı ...,Yönünden verilen Tüketici Mahkemesi"nin görevli olduğuna ilişkin kararla ilgili temyiz talebi temyiz defterine kaydedilmediği ve temyiz harcı da yatırılmadığı için reddedildiği ve karar kesinleşmesine karşın 10 günlük yasal sure içerisinde görevli tüketici mahkemesine gönderilmesi talep edilmediği dolayısı ile 1086 sayılı HUMK"nın 193 ve 409. maddeleri gereğince görevsizlik kararı verilmesini müteakiben, dosyanın süresinde mahkememize gönderilmesi talep edilmediğinden 6100 sayılı HMK"nın 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın görevsizlik kararı veren İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine,Bornova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/923 esas sayılı dosyasının davalısı Davalı arsa sahibi İzzettin YÜCEERyönünden husumet nedeniyle reddine, Bornova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/922 esas sayılı dosyasının davalısı
    Davalı arsa sahibi ... yönünden husumet nedeniyle reddine, İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/464 esas sayılı davada asli müdahil olarak yer alan ... yönünden,Yargıtay 15. Hukuk dairesi"nin 03/05/2011 tarihli 2011/1408 esas ve 2011/2679 karar sayılı bozma ilâmının tebliğini takiben 13/09/2001 tarihinde kesinleşmesine rağmen 14/05/2012 tarihinde mahkememize gönderildiği anlaşıldığı dolayısı ile 6100 sayılı HMK"nın 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın görevsizlik kararı veren İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine,İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/464 esas sayılı davada asli müdahil olarak yer (davacı) ... yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile 21.882,85 liranın 18/12/2000 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... İnş. Taah. Tic. Paz. San ve Turizm Ltd. Şti.'den alınarak ..."a verilmesine, 1.081,79 lira fazlaya ilişkin talebin reddine,İzmir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/464 esas sayılı davada asli müdahil olarak yer alan (davacı) ... yönünden davanın KABULÜ ile 21.526,50 liranın 18/12/2000 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... İnş. Taah. Tic. Paz. San ve Turizm Ltd. Şti.'den alınarak davacı ..."ye verilmesine, 2.167,12 lira fazlaya ilişkin talebin reddine,Davalı arsa sahibi ... yönünden reddine’ karar verilmiş; tavzih hususunda, mahkeme gerekçesinde ‘Davalı arsa sahibi ... hakkında husumet yönünden davanın reddine karar verildiği halde kısa kararda sehven yazılan "davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak" ibaresinin, "davalı ... İnş. Taah. Tic. Paz. San ve Turizm Ltd. Şti.'den" şeklinde HMK 304 madde gereğince tashihen düzeltilmiştir.’ şeklinde yeniden hüküm kurulmuş; karar davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) 6100 sayılı HMK.nun 305. maddesi gereğince; "Hüküm yeterince açık değil ise, veya icrasında tereddüt uyandırıyor ise, yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyor ise, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilirler. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez veya değiştirilemez."
    Bu madde hükmünde belirtildiği gibi, açık olmayan veya çelişik fıkraları kapsayan hükümlerin açıklanması istenebilir. Yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça, verilen hükmün değiştirilmesi mümkün değildir. Hükümlerin tavzihi de bunun bir istisnası olarak kabul edilemez. Hakim, burada hükmün başka türlü anlaşılmasını önlemek için gerçeği ortaya koymakla ödevlidir.
    Tavzih, kural olarak sadece hüküm fıkrası hakkında olur. Hükmün gerekçesinin açıklanması için, tavzih yoluna başvurulamaz. Ancak, hüküm fıkrası ile gerekçe arasında bir çelişki varsa, bu çelişkinin giderilmesi için tavzih yoluna başvurulabilir. (Yargıtay HGK'nın 14.06.1967 gün ve 1967/9-462 E, 300 K, sayılı ilamı)
    Tavzih yoluna başvurabilmek için hükmün kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur. Kesinleşmemiş olan kararlar hakkında da hükmün icrasına (yerine getirilmesine) kadar tavzih istenebilir. Fakat tavzih talebinde bulunulmakla temyiz süresi durmaz.
    İlamın icraya konulmasından sonra da, ilam tamamen icra edilinceye kadar hükmün tavzihinin istenilmesi mümkündür. Hakim, tavzih yolu ile hükümde unutmuş olduğu talepler hakkında karar verip bunu hükmüne ekleyemez. Bunun gibi hüküm verirken unutmuş olduğu vekalet ücreti veya faiz hakkında tavzih yolu ile bir karar verip, bunu hükmüne dahil edemez. Aynı şekilde; HMK'nın 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK'nın 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasa'nın 141.maddesi ile HMK'nın yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
    Somut olayda; mahkemece gerekçeli kararda; ‘Davalı arsa sahibi ... hakkında husumet yönünden davanın reddine karar verildiği halde kısa kararda sehven yazılan "davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak" ibaresinin, "davalı ... İnş. Taah. Tic. Paz. San ve Turizm Ltd. Şti.'den" şeklinde HMK 304 madde gereğince tashihen düzeltilmiştir.’ şeklinde belirtilmek suretiyle, kısa kararda ‘davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak ..."a verilmesine,’ şeklinde yazılmış olan ibarenin gerekçeli karar hüküm fıkrasında ’davalı ... İnş. Taah. Tic. Paz. San ve Turizm Ltd. Şti.'den alınarak ..."a verilmesine, ’ olarak tavzihine karar verildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece tashih kararı verilmiş ise de, yapılan tashih hükmün değiştirilmesi niteliğinde olup, usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir.
    2-) Bozma nedenine göre, davalılardan ... in diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün ve tavzih kararının HUMK'nın 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalılardan ...'in diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi