22. Hukuk Dairesi 2014/28477 E. , 2015/18147 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar, kötüniyet tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatili ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi C. .. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; davacının iş sözleşmesinin haklı olmayan nedenlerle feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar; davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında işçilik alacaklarının ıslah dilekçesi ile talep edilen kısmının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zamanaşımını kesmez, zamanaşımı, alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktar için kesilir.
4857 sayılı Kanun"dan daha önce yürürlükte bulunan 1475 sayılı Kanunda ücret alacaklarıyla ilgi olarak özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediği halde, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 32/8 maddesinde işçi ücretinin beş yıllık özel bir zamanaşımı süresine tabi olduğu açıkça belirtilmiştir. Ancak bu kanundan önce tazminat niteliğinde olmayan, ücret niteliği ağır basan işçilik alacaklarının, Borçlar Kanunu"nun 126/1. maddesi uyarınca beş yıllık zamanaşımına tabi olacağı tartışmasız öğreti ve uygulama tarafından kabul edilmiştir. İşverence işçiye fazladan ödenen ücret ve ücret eklerinin geri alınmasında da uyuşmazlığın temelinde sözleşme ilişkisi olmakla zamanaşımı süresi beş yıl olarak uygulanmalıdır.
Kısmi bir dava açılması halinde alacağın yalnız o kısım için zamanaşımı kesilir. Dava dışı kalan bölümü hakkında, zamanaşımı işlemeye devam eder.
./..
6100 sayılı Kanun"un 316. ve devamı maddeleri gereğince iş davaları için basit yargılama usulü benimsenmiştir.
6100 sayılı Kanun"un 319. madde hükmü uyarınca savunmanın değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin verilmesiyle başlayacağından, zamanaşımı def"i cevap dilekçesi ile ileri sürülmelidir.
Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, 6100 sayılı Kanun"un 317/2. ve 319. maddeler uyarınca ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine iki haftalık süre içinde ıslaha konu kısımlar için zamanaşımı definde bulunulabileceği kabul edilmelidir.
Cevap dilekçesinde zamanaşımı defi ileri sürülmemiş ya da süresi içinde cevap dilekçesi verilmemişse ilerleyen aşamalarda 6100 sayılı Kanun"un 141/2. Maddesi uyarınca zamanaşımı defi davacının açık muvafakati ile yapılabilir.
Somut olayda, davacının taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda artırarak ıslah ettiği, davalılardan Satı Sağlam" ın ıslah dilekçesine karşı süresi içinde zamanaşımı itirazında bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ıslah tarihine göre zamanaşımı değerlendirmesi yapılarak alacakların yeniden hesaplandığı anlaşılmıştır. Davalı Satı Sağlam" ın davalı işvereni temsil yetkisi bulunup bulunmadığı araştırılmaksızın adı geçen tarafından yapılan zamanaşımı itirazına itibar edilmesi yerinde değildir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.