Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/38723
Karar No: 2013/1806
Karar Tarihi: ...01.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2010/38723 Esas 2013/1806 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2010/38723 E.  ,  2013/1806 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, cezai şart alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkili Vakfın, ... ... Kolejini işlettiğini, davalının 01/09/2007 tarihinden itibaren kolejde ingilizce öğretmeni olarak çalışmakta iken ... .... Noterliğinin 05/02/2009 tarih ve 1041 nolu bildirisi ile istifa ettiğinin öğrenildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin fesih tazminatı başlıklı .... Maddesi uyarınca son ayda ödenen ek ders ücreti hariç brüt ücretin altı katı tutarı cezai şart ödemek zorunda olduğunun hükme bağlandığını, davalının öğrenim yılı ortasında herhangi bir bildirim yapmadan istifa etmesinin eğitim ve öğretimi olumsuz etkilediğini, okulun itibarının zedelendiğini bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ....019,90 TL cezai şartın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, aralarında sözleşme imzaladığının doğru olduğunu, imzalanan tarihte üniversi...en yeni mezun olup iş bulamama korkusunu yaşadığını, davalı tarafın kötü niyetli olarak birden fazla sözleşme imzalattığını, bilahare ... Üniversitesinde okutman olarak çalışma şansına sahip olduğunda davacı eğitim kurumu ile iş akdini feshettiğini, cezai şartın tek taraflı olarak vakıf lehine düzenlendiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak, cezai şartın taraflar arasında denklik ve eşitlik ilkelerine aykırı olarak kaleme alındığı, davalıya sözleşmenin .... Maddesinin son fıkrasında belirtilen cezai şartsız fesih hakkı tanınmadığı, bu nedenlerle taraflar arasında yapılan sözleşmede belirtilen cezai şartın davalıyı bağlamadığı ve uygulama alanı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    İş sözleşmesinde kararlaştırılan cezai şartın koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Cezai şart öğretide, mevcut borcun ifa edilmemesi veya eksik ifası halinde ödenmesi gereken mali değeri haiz ayrı bir edim olarak tanımlanmıştır (Tunçomağ, Kenan: Türk Hukukunda Cezai Şart, ... 1963).
    Cezai şart Borçlar Kanunun 158 – 161 inci maddeleri arasında düzenlenmiş olup, İş Kanunlarında konuya dair bir hükme yer verilmemiştir. İş hukuku açısından Borçlar Kanunun sözü edilen hükümlerini uygulamakla birlikte, Dairemizce bazı yönlerden İş hukukuna özgü çözümler üretilmiştir. İş hukukunda “İşçi Yararına Yorum İlkesi”nin bir sonucu olarak sadece işçi aleyhine yükümlülük öngören cezai şart hükümleri geçersiz sayılmış ve bu yönde yerleşmiş içtihatlar öğretide de benimsenmiştir.
    Cezai şartın işçi ve işveren hakkında ve iki taraflı olarak düzenlenmesi gereği, işçi aleyhine kararlaştırılan cezai şartın işveren aleyhine kararlaştırılandan daha fazla olmaması sonucunu da ortaya koymaktadır. Başka bir anlatımla işçi aleyhine olarak belirlenen cezai şartın, koşulları ve ceza miktarı bakımından işverenin sorumluluğunu aşması düşünülemez. İki taraflı cezai şartta işçi aleyhine bir eşitsizlik durumunda, cezai şart hükmü tümden geçersiz olmamakla birlikte, işçinin yükümlülüğü işverenin sorumlu olduğu miktarı ve halleri aşamaz.
    İşçiye verilen eğitim karşılığı belli bir süre çalışması koşuluna bağlı olarak kararlaştırılan cezai şart tek taraflı olarak değerlendirilemez. İşçiye verilen eğitim bedeli kadar cezai şartın karşılığı bulunmakla eğitim karşılığı cezai şart hükmü belirtilen ölçüler içinde geçerlidir.
    Gerek belirli gerekse belirsiz iş sözleşmelerinde, cezai şart içeren hükümler, karşılıklılık prensibinin bulunması halinde kural olarak geçerlidir. Ancak, belirli süreli olduğu iddia edilen iş sözleşmesinin süresinden önce feshi koşuluna bağlı cezai şartın sonuç doğurabilmesi için, öncelikle taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirli süreli olup olmadığının tespiti gerekir. Asgari süreli iş sözleşmelerinde de aynı şekilde hükümler konulması mümkündür.
    4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesinde, kesinleşen işe iade kararı üzerine işçinin başvurusuna rağmen bir ay içinde işe başlatılmaması durumunda, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödeneceği öngörülmüştür. Aynı maddenin son fıkrasında ise, sözü edilen düzenlemenin mutlak emredici olduğu ve sözleşmelerle hiçbir şekilde değiştirilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu itibarla iş güvencesine tabi işçiler yönünden toplu iş sözleşmesinin iş güvencesi sağlayan hükümlerinin, Yasanın bu düzenlemesi karşılığında bir değeri kalmamıştır.
    Borçlar Kanununun 161 inci maddesine göre, taraflar cezanın miktarını seçmekte serbesttirler. Buna göre belirli süreli iş sözleşmesinin kalan süresine ait ücretlerinin ya da bunun katlarının ödenmesi gerektiği yönünde ceza miktarı belirlenmesi mümkündür. Böyle bir cezai şart hükmü, Borçlar Kanunun 325 inci maddesine göre talep konusu yapılabilecek olan sözleşmenin kalan süresine ait ücret isteğinden farklıdır. Bu durum, konuya dair yasal düzenlemenin tekrarı mahiyetinde de değildir. Gerçekten tarafların iradesi özel biçimde cezai şart düzenlemesi yönünde ortaya çıkmış olmakla, iradeye değer verilmeli ve cezai şart hükümlerine göre çözüme gidilmelidir. İşçinin bakiye süre ücreti ölçüt alınarak kararlaştırılmış olan cezai şarttan başka, sözleşmenin kalan süresine ait ücretlerin de Borçlar Kanununun 325 inci maddesine göre talep edilip edilemeyeceği sorununa değinmek gerekir ki, koşulların varlığı halinde sözleşmenin kalan süresine ait ücretlerin ayrıca talep edilebileceği kabul edilmelidir. Gerçekten, Borçlar Kanununun 158/II maddesine göre, borcun belli zaman ve yerde ifa edilmemesi hali için cezai şart kararlaştırılmışsa, alacaklı hem ifa hem de cezai şartı talep edebilecektir.
    Borçlar Kanunun 161/son maddesinde ise, fahiş cezai şartın hâkim tarafından tenkis edilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. İş hukuku uygulamasında işçi aleyhine cezai şart düzenlemeleri bakımından konunun önemi bir kat daha artmaktadır. Şart ve ceza arasındaki ilişki gözetilerek, işçinin iktisadi açıdan mahvına neden olmayacak çözümlere gidilmelidir. İşçinin belli bir süre çalışması şartına bağlanan cezalardan, sözleşme kapsamında çalışılan ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak indirime gidilmelidir.
    Somut olayda, ibraz edilen sözleşme ile diğer kayıt ve belgeler değerlendirildiğinde; davacı tarafın cezai şart alacak miktarının sözleşme kapsamına uyduğu, sözleşme ile getirilen cezai şartın miktarı ile hangi şartlarda taraflarca talep edilebileceğinin belirlendiği, sözleşmenin sona ermesinden önce davalının sözleşmeyi feshettiği, kişisel ve ailevi sebeplerin istifa sebebi olarak gösterildiği anlaşılmıştır.
    Eğitim ve öğretimin yıl boyunca bütünlüğünün korunmasını sağlamak için davacı işverenin bu tür bir sözleşme yapması doğaldır. Cezai şart getirilmeden yapılacak bir sözleşmeye uymayarak dönem içinde okuldan ayrılan bir öğretmenin yerine başka bir öğretmen bulmak her zaman mümkün olmadığı gibi, bulunsa dahi dönem içinde, dersler belli bir aşamaya geldikten sonra faaliyete başlayacak bir öğretmenin öğrencilere ve öğrencilerin de yeni bir öğretmene intibak sağlaması zaman alacak ve eğitim-öğretim hizmetinde belli bir süre aksama yaşanması kaçınılmaz olacaktır.
    Davalının kendi iradesi ile sözleşme imzaladıktan sonra bu sözleşmeyi feshetmesi sebebiyle yükümlü olduğu cezai şarttan doğan meblağı davacıya ödemesi gerekir. Davalı, kişisel ve ailevi sebeplerden dolayı görevinden istifa ettiğini keşide ettiği istifaname ile davacıya bildirmiş ise de, yargılama aşamasında ... Üniversitesinde okutman olarak iş bulduğu için görevinden ayrıldığı anlaşılmakta olup, bu haliyle davacının sözleşme şartlarını ihlal ettiği açıktır.
    Taraflar arasındaki ekonomik dengesizliğin davalı aleyhine olması, yine sözleşmenin ihlal şart ve gerekçeleri ile davalının şahsi ve ekonomik durumu dikkate alınarak sözleşmeyle belirlenen cezai şart miktarında takdiri bir indirim yapılarak istemin hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine ....01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi