
Esas No: 2022/945
Karar No: 2022/3617
Karar Tarihi: 14.04.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/945 Esas 2022/3617 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davacı, davalının 2012/83 sayılı derdest icra dosyasından yapılan fazla ödemeleri davalıdan tahsil etmek istemiştir. Mahkeme, davacının iddialarının delillerle ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, mahkemenin yetersiz bilirkişi raporlarına dayanarak karar vermesinin doğru olmadığını belirterek kararı bozmuştur. Mahkeme, tüm ödeme tutarları yönünden rapor alınıp sonuçlarına göre karar vermelidir. İlk bentte davacının elden yapılan ödemelere ilişkin temyiz itirazı reddedilirken, ikinci bentte hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Karar düzeltme yolu kapalıdır. HUMK'nın 428 ve 440. maddeleri uyarınca karar verilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
VEK. AV. ...
Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı borçlunun Kadirli İcra Müdürlüğünün 2012/83 (Eski 2008/2139) Esas sayılı dosyası ile satımı gerçekleştirilen et paralarının tahsili amacıyla aleyhinde takip başlattığını ve dosya alacağını şahsen ve vekil aracılığı ile peyder pey tahsil ettiğini; ancak, haricen yapılan tahsilatlara ilişkin takip dosyasına bildirimde bulunmadığını, bu sebeple davalının borçlusu olduğu Kadirli İcra Müdürlüğünün 2009/440 E. ve 2009/194 E. icra takip dosyalarından davalının alacaklı olduğu işbu takip dosyasına konulan hacizler nedeni ile yeniden ödeme yapmak durumunda kaldığını ileri sürerek; şimdilik, 23/01/2012 tarihinde fazladan ödenen 33.075,30 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporları bir arada değerlendirildiğinde, davacının davalıya yaptığı istirdada konu fazla ödemenin mevcut delillerle ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin elden yapıldığı iddia olunan ödemelere ilişkin temyiz taleplerinin reddi gerekir.
2- Dava, alacağın mükerrer ödenmesi sebebi ile davalının sebepsiz zenginleştiğinden bahisle istirdat istemine ilişkindir.
Bilirkişi, raporunu hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.
Her ne kadar, mahkemece, bilirkişiden kök ve ek rapor alınmış ise de; raporlarda incelemeye alınan dava konusu alacakların mükerrer tahsilat yapıldığı iddia olunan 2012/83 E. sayılı derdest icra dosyasının fotokopisi olduğu, dolayısıyla dosyadaki güncel tahsilatların yansıtmadığı, yine kök raporda tahsilat olarak girilen tutarın ek raporda hacizli tutar olarak gösterildiği, ek raporda kök rapora göre neden farklı tespitlere yer verildiğinin açıklanmadığı, yine raporda dosyanın aslını görmeden kanaate dayalı görüş bildirildiğine ilişkin beyanda bulunulduğu, dosyalarda haricen tahsilat görünen meblağlara ilişkin açıklama yapılmadığı, zira dosya kapsamında ödeme iş emri belgelerinin de bulunduğu; ancak, bunlara yönelik işlem tesis edilip edilmediği hususunun da denetlenmediği anlaşılmıştır. Kaldı ki tarafların kök rapora itirazlarının yazılmakla birlikte itirazları karşılar şekilde açıklama yapılmadığı da anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece; davacı belediyenin ödeme emri belgeleri ile davalının açmış olduğu takip dosyaları ve davalının takip dosyalarının asılları üzerinden uzman muhasebeci bilirkişinin de bulunduğu heyetten rapor alınarak, davacının takibe konu dosya için yapmış olduğu tüm ödeme tutarları yönünden tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporları esas alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmiş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın elden yapıldığı iddia ettiği ödemelere ilişkin temyiz itirazının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.