
Esas No: 2019/6115
Karar No: 2022/2105
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/6115 Esas 2022/2105 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Bir kamu davası açıldı ve sanık, 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkemece suçlu bulundu. Ancak, sanığın eylemi zamanaşımı nedeniyle düştüğü gerekçesiyle hüküm bozuldu. Sanığın Gelibolu ilçesi Güneyli köyü Orkide Sitesi'ndeki taşınmazında yapılan eylemler, taşınmazın 3. derece doğal sit alanı ve Saroz Körfezi özel çevre koruma bölgesi içerisinde olması nedeniyle suç teşkil ettiği iddia edildi. Keşifler ve bilirkişi raporları üzerine yapılan değerlendirmeler sonucunda, suça konu yapıda kullanılan malzemelerin eskiliği ve yıpranma durumu dikkate alınıp yapılan eylemlerin dava zamanaşımı süresi içerisinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği belirlenemediği için hüküm bozuldu. Hükümde, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2 maddeleri ile CMK'nın 223/8 maddelerine atıf yapıldı.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 765 sayılı TCK'nın 102/4, 104/2 ve CMK'nın 223/8 maddeleri gereğince zamanaşımı nedeniyle düşme
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 19.04.1992 tarih ve 2412 sayılı kararı ile 3. derece doğal sit alanı olarak belirlenen ve aynı zamanda 22.12.2010 tarih ve 27793 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Saroz Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tescil edilen sınır içerisinde yer alan Gelibolu ilçesi Güneyli köyü Orkide Sitesi 2879 parselde yer alan taşınmazın zemin katında yer alan giriş kısmının ruhsatlı projesine aykırı olarak kapatıldığı ve zemin katına dahil edildiği, ayrıca yan ve arka bahçe mesafelerine tecavüzlü, izinsiz olarak depo yapıldığı iddisıyla 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesi uyarınca açılan kamu davası ile ilgili olarak; tanık ...’ın 2002 yılında zemin katının giriş kısmını kapattıklarını ve arkaya da depo yaptıklarını beyan ettiği, tanık ...’ın deponun 2002-2003 yılında yapıldığını belirttiği, ancak 18/11/2014 tarihinde mahallinde icra edilen keşif neticesinde inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, davaya konu taşınmaz üzerinde iki katlı dubleks meskenin arka tarafında açık giriş alanın tuğla duvar örülerek kapatıldığı, açık alanın zemin kat kapalı alana dahil edildiği, inşaatın tamamlandığı, kullanılabilir durumda olduğu, ayrıca arka bahçeye 2.25 m x 2.30 m ebatlarında tek katlı depo olarak kullanılan basit yapı inşa edildiği, depounun sıvasının, çatısının, kapı ve pencerelerinin tamamlandığı ve kullanılır durumda olduğu, 3. derece doğal sit alanında ve Saroz Körfezi özel çevre koruma bölgesi içinde kalan taşınmazda gerçekleştirildiği, bina açık giriş alanının kapatılması ile arka bahçeye tek katlı basit yapı tarzında depo inşa edilmesi eylemlerinin esaslı tadilat ve esaslı yapı niteliğinde olduğu, yapı tespit tutanağında belirtilen tüm inşai faaliyetlerin keşif tarihinden itibaren geriye doğru 3 yıl önce gerçekleştirildiğinin belirtildiği dikkate alınarak suç tarihi açısından bilirkişi raporu ile tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu anlaşılmakla;
Öncekilerden farklı inşaat mühendislerinden oluşan bilirkişi heyeti eşliğinde mahallinde yeniden keşif icra edilerek, iddianamede belirtildiği şekilde dava konusu depo yapılması ve giriş kısmının kapatılarak zemin kata dahil edilmesi şeklindeki eylemlere ilişkin olarak, suça konu yapıda kullanılan malzemelerin eskiliği, renkteki solmalar ve yıpranma durumu dikkate alınıp yapılış tarihleri tereddüte yer vermeyecek şekilde saptanarak ve bu şekilde dava konusu uygulamaların dava zamanaşımı süresi içerisinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği ile dava konusu uygulamaların her birinin ayrı ayrı nitelikleri (basit - esaslı) belirlenip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “06/12/2013” olarak belirtilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.