Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6005
Karar No: 2022/3487
Karar Tarihi: 12.04.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/6005 Esas 2022/3487 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, enerji ihtiyacını karşılamak için davalı şirkete başvurduğunu ve enerji kablosunun döşenmesine ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Gerekli kablo bağlantısının yapımının kendisi tarafından sağlanması koşuluyla talebinin kabul edildiği ve inşa ettirdiği enerji nakil hattının davalı şirkete devredildiği aktarıldı. Davacı tarafından dava dışı yüklenici şirkete fatura karşılığı toplam 138.184,84 TL tutarında ödeme yapıldığı ancak davalı şirketin tesis bedelini ödemesi gerektiği ileri sürüldü. Davalılardan birinin pasif husumet yokluğundan dolayı davasının reddedildiği, diğer davalının ise tesis bedelinin defaten ödenmesine karar verildiği belirtildi. Davalılardan biri karara istinaf başvurusunda bulundu ancak istinaf başvurusu reddedildi. Temyiz sonucu ise tesis bedeli için avans faizi yerine yasal faizin uygulanmasına karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği: 21/5
3. Hukuk Dairesi         2021/6005 E.  ,  2022/3487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ


    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde birleştirilerek görülen alacak davalarının davalı ... ... yönünden kabulüne, diğer davalı ... yönünden ise pasif husumet yokluğundan reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalılardan ... ...'ın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen karar, davalı ... ... vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 12/04/2022 tarihinde davacı vekili Av. ... ... ile davalı ... ... vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı asıl davada; elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamak üzere davalı ... ...’a başvuruda bulunduğunu, mevcut trafo tesisinden elektrik bağlantısının yapılabilmesi için enerji kablosu döşenmesine ihtiyaç duyulduğunun bildirildiğini, gerekli kablo bağlantısının yapımının üstlenilmesi ve yine finansmanının kendisi tarafından sağlanması koşuluyla talebinin kabul edildiğini, usulüne uygun olarak inşa ettirdiği enerji nakil hattının davalı şirkete 30/09/2013 tarihinde devredildiğini, bahse konu dağıtım tesisinin yapımı için dava dışı yüklenici şirkete fatura karşılığı toplam 138.184,84 TL tutarında ödemede bulunduğunu, ilgili mevzuat uyarınca tesis bedelinin davalı şirket tarafından ödenmesi gerektiğini ileri sürerek; 138.184,84 TL tesis bedelinin; birleşen davada ise, davaya konu dağıtım tesisinin inşasında kullanılan 59.843,03 TL kablo bedelinin inşa tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ...; davalı ... ... ile imzaladığı 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi uyarınca, dağıtım faaliyetlerini yürüttüğü dönemde gerçekleşen her türlü iş ve işlemlerden sorumlu olduğunu, tarafına husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... ...; tarafına husumet yöneltilemeyeceğini, imzaladığı işletme hakkı devir sözleşmesi gereği dağıtım tesislerinin mülkiyetinin diğer davalı ...’a ait olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı ile aralarında herhangi bir bağlantı ya da sistem kullanım anlaşması bulunmadığından, dava konusu dağıtım tesis bedelinin defaten ödenmesinin talep edilemeyeceğini, isteme konu alacak kalemlerinin de fahiş olduğunu savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince; davacı tarafından finansmanı sağlanmak suretiyle inşa ettirilen dağıtım tesisinin davalı ... ...’a devredildiği, tesis bedelinin davalı ... ...’tan ilgili mevzuat hükümlerine göre talep edilebileceği, öte yandan, davalılar arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanan işletme hakkı devri sözleşmesi gereği, sözleşme tarihinden itibaren ... ... tarafından yürütülen faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabının da davalı ... ... olduğu, davalı ...’a husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle; asıl ve birleşen davanın davalı ... yönünden husumetten reddine, davalı ... ... yönünden kabulü ile asıl davaya konu 138.184,84 TL alacak ile birleşen davaya konu 59.843,03 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bu davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalılardan ... ... tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; davacı yüklenici tarafından inşa edilen konutların elektrik ihtiyacını karşılamak üzere davalı şirkete abonelik başvurusunda bulunulduğu, davalı ... ... tarafından verilen cevabı yazı ile trafo tesisine ihtiyaç duyulmadığı, ancak elektrik kablolarının davacı tarafından döşenmesi, gerekli izin ve ruhsatların yine davacı tarafından alınması koşuluyla elektrik ihtiyacının mevcut çevre trafoların AG çıkışlarından sağlanabileceğinin bildirildiği, bunun üzerine davacı tarafından gerekli işlemler yapılarak inşa edilen dağıtım tesisinin davalı ... ...’a devredildiği, dava konusu tesis bedelinden davalı ... ...’ın sorumlu olduğu; davalılar ... ile ... ... arasında akdedilen 24/07/2006 tarihli işletme hakkı devri sözleşmesi gereği, sözleşme tarihinden itibaren dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluğun davalı ... ...’a ait olduğu, bahse konu şirket tarafından yürütülen faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabının da davalı ... ... olduğu, bu nedenlerle diğer davalı ...’a husumet yöneltilemeyeceği; davacı adına devam eden abonelik bulunmadığından dava konusu alacağın tahakkuk ettirilecek olan faturalardan tahsil edilemeyeceği, ilk derece mahkemesince defaten ödeme kararı verilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davalının asıl ve birleşen davaya yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davalı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    6763 sayılı yasa ile 6100 sayılı HMK'ya eklenen geçici 1 inci madde uyarınca, aynı Kanun'un 362 inci maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01/01/2021 tarihinden itibaren 78.630 TL'ye çıkartılmıştır.
    İstinaf incelemesi sonucunda verilen hüküm, karar tarihi itibariyle davalı yönünden kesin niteliktedir. HMK'nın 366 ıncı maddesi atfıyla aynı Kanun'un 352 inci maddesi uyarınca, kesin olan kararlar hakkında Yargıtay tarafından temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
    Bu itibarla, davalı vekilinin birleşen davaya yönelik temyiz dilekçesinin miktar itibariyle reddi gerekir.
    2) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre; davalı vekilinin asıl davaya yönelik sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    3) Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliğinin 21 inci maddesinin beşinci fıkrası; “ Bu madde hükümleri uyarınca yapılan dağıtım tesisinin geçici kabulünün yapıldığı ayı takip eden aydan itibaren, geri ödemenin yapılacağı ilk taksit tarihine kadar geri ödemesi yapılmamış tutar Tüketici Fiyat Endeksi oranında güncellenir. Vadesinde geri ödemesi yapılmamış taksitlere ilişkin tutara, vade tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre belirlenen kanuni faiz oranı uygulanır.” hükmünü içermektedir.
    Buna göre; ilk derece mahkemesince, kabul edilen alacağa yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile avans faizi uygulanmasına karar verilmiş olması doğru olmayıp, bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, asıl dava hakkında verilen karara yönelik temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin birleşen davaya yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin asıl davaya yönelik sair temyiz itirazlarının REDDİNE, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle aynı Kanun’un 373/1 maddesi uyarınca asıl dava hakkında verilen karara yönelik bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan “ avans faizi ” ifadesinin çıkartılarak yerine “ yasal faizi ” ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 3.815'er TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalı ... ...' dan alınıp davacıya, davacıdan alınıp davalı ... ...'a verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 12/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi