Esas No: 2022/1197
Karar No: 2022/3452
Karar Tarihi: 12.04.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/1197 Esas 2022/3452 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/1197 E. , 2022/3452 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ERZURUM BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
VEK. AV. ...
VEK. AV. ...
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; reklam alanlarının kiralanmasına ilişkin olarak davalı ... tarafından açılan ihaleyi kazanarak 17/01/2011 tarihli kira sözleşmesini imzaladığını, ihale şartnamesinde ilan ve reklam vergisine ilişkin hüküm yer aldığını, imzalanan sözleşmede vergilendirmenin şartname ile aynı şekilde düzenlendiğini, bu vergileri eksiksiz ve süresinde ödeyerek yükümlülüklerini yerine getirdiğini, yapılan ödemeleri davalı Belediyenin hiçbir itiraz, düzeltme ve ihtirazi kayıt olmaksızın kabul ettiğini, uygulama bugüne kadar usulüne uygun olarak devam etmekte iken davalı Belediyenin nitelik ve vasıf taahhüdüne açıkça aykırı olarak vergi aslı ve faiz olmak üzere toplam 1.656.918,29 TL bedelli ve 25/03/2016 tarihli vergi ihbarnamesi şirkete gönderdiğini, sözleşmede belirtilen vergi oranına rağmen beş yıllık süreden sonra davalı tarafından geriye dönük olarak ve nitelik taahhüdüne aykırı şekilde vergi farkı tahakkuk ettirilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; davalının 17/01/2011 tarihli sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle uğradığı zararların ve fazladan ödemek zorunda kaldığı bedelden şimdilik 59.544,28 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, talebin kabul edilmemesi halinde davalı Belediyenin söz konusu taahhüdü olmasaydı kira bedeli daha düşük tutulacağından, bu şekilde fazladan ödenmek zorunda kalınan ve kalınacak olan tutarın kira bedelinden tenziline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davalı Belediyenin imzalanan sözleşmeye aykırı olarak 2011-2015 yılları arası için davacıya fazladan 1.071.797,13 TL, 2016 yılı için davacıya fazladan 354.251,41 TL reklam-ilan vergi farkı tahakkuk ettirdiği, davacı talebinin 1.071.797,13 TL, yapılandırılmış tutarın taksitinin 59.544,28 TL olduğu gerekçesiyle; davanın kabulüne, 59.544,28 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraflarca istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; sözleşme hükümlerine ve özellikle ilk derece mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6102 sayılı TTK'nın 19/2 maddesi uyarınca taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler kanunda aksine hüküm bulunmadıkça diğeri içinde ticari iş sayılır. 6102 Sayılı TTK'nın 8/1 ve 3095 sayılı Kanun'un 2/2 maddelerine göre, ticari işlerde temerrüt faiz oranı TCMB'nın kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranıdır.
Eldeki uyuşmazlıkta davacı tacir olup, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi 6102 sayılı TTK'nın 3. maddesi uyarınca davacı için ticari iş niteliğinde olduğu gibi aynı Kanun'un 19/2 maddesi uyarınca davalı içinde ticari iş sayılır. Uyuşmazlığın ticari işten kaynaklanması nedeniyle davacı, 3095 sayılı Kanun’un 2/2 maddesi uyarınca temerrüt halinde avans faizi isteminde bulunabilir.
Hal böyle olunca mahkemece; kabul edilen alacağa avans faizi yürütülmesine karar verilmesi gerekirken, yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK'nın 370/2 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan "yasal faizi" ibaresi çıkartılarak yerine "avans faizi" ibaresinin yazılmasına hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 12/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.