MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalılardan ..., davayı kabul etmiş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ...’in temyizi üzerine Dairemizce satış vaadi sözleşmesine konu payın ifrazının mümkün olmadığı, dolayısıyla sözleşmenin ifa olanağının bulunmadığı, bu nedenle davanın reddi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir.
Dairemizin bozma ilamından sonra mahkemece belediye başkanlığından dava konusu taşınmazın imar durumu sorulmuş, Amasya Belediye Başkanlığının 25.10.2011 tarihli 1711 sayılı cevabi yazılarından imar uygulaması sonucu dava konusu 244 sayılı parselin dava dışı 242 sayılı parselle tevhit edilerek 949 ada 1 numaralı imar parselinin oluştuğu görülmüştür. Bozmadan önce karar tarihi itibariyle ifrazın mümkün olmadığı gerekçesiyle Dairemizce davanın reddi gerektiği yönünde bozma yapılmış ise de sonraki tarihlerde imar uygulaması ile dava konusu taşınmazın imar parseli haline geldiği, bu nedenle pay tescilinin de mümkün olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 13.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.