Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20178
Karar No: 2018/6148
Karar Tarihi: 28.11.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/20178 Esas 2018/6148 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı ve davalı arasında bir bayilik sözleşmesi yapılmış, ancak davalı sözleşmeye aykırı hareket ettiği için davacı sözleşmeyi haklı nedenle feshetmiştir. Davacı, davalıya ödenen bayilik ücretinin faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıya peşin olarak ödediği bayilik hizmet bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanan kısmını davalıdan talep edebileceğine karar vermiştir. Ancak, davacının davalıya bu sözleşmede öngörülen bayilik hizmet bedelinin ödenmediği anlaşılmıştır. Taraflar arasında bu sözleşmeden önce de bayilik ilişkisi bulunmuş, ancak sözleşmelerde bayilik hizmet bedeli verileceği ve sözleşmenin feshi halinde bunun iade edileceği yönünde bir hüküm bulunmadığı için davalının davacıya herhangi bir hizmet bedeli ödemesi gerekmemiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı yanılgılı gerekçelerle verilmiştir ve hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: Sebepsiz zenginleşme (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, Madde 70) ve Denkleştirici adalet (Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Madde 28).
19. Hukuk Dairesi         2016/20178 E.  ,  2018/6148 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -

    Davacı vekili, taraflar arasında bayilik sözleşmesinin 11.02.2008 tarihinde 5 yıllık olmak üzere imzalandığını, davalının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, imzalanan sözleşme gereği fesih halinde davacı zararının davalı tarafça tazmin edileceğinin düzenlendiğini, davacı zararına mahsuben davalıya 05.11.2004 tarihinde 118.761,97 TL bayilik ücreti ödendiğini ileri sürerek, davalıya ödenen bayilik ücretinin davalıdan faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında 19.08.2003 tarihinde akaryakıt dağıtım sözleşmesi yapıldığını, 11.02.2008 tarihinde imzalanmış olan sözleşmenin davalının soy isim değişikliği nedeniyle yapıldığını, davalıya bayilik ücreti olarak faturalandırılmış bir ödeme yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, taraflar arasında, davalının maliki olduğu taşınmaza ilişkin 21.07.2006, 09.11.2007, 11.02.2008 tarihli bayilik sözleşmeleri 15.08.2003 tarihli intifa hakkı sözleşmesi, 19.8.2003 tarihli ariyet sözleşmesi ve 19.8.2002 tarihli istasyon yenileme sözleşmesi imzalandığı 06.10.2009 tarihli ihtarname ile davalının 19.08.2003 tarihli sözleşmeyi tek yanlı olarak feshettiği, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre 10 yıl süreli intifa hakkına istinaden 05.11.2014 tarihinde davalıya peşin olarak ödediği bayilik hizmet bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanan intifanın kullanılmayan süresine isabet eden 95.378,91 TL’lik kısmını davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, taraflar arasında imzalanan 11.02.2008 tarihli sözleşme gereğince davalıya yaptığı hizmet bedeli ödemesinin davacının haklı feshi nedeniyle iadesini istemektedir. Davalı ise kendisine bu sözleşme gereği herhangi bir hizmet bedeli ödenmediğini savunmuştur. Davacının dayandığı 11.02.2008 tarihli sözleşmenin 3.2.3 bayilik hizmet bedeli yükümlülüğü başlıklı maddesinde davacının davalıya iki taksit halinde ABD doları cinsinden ve davalının banka hesabına yatırılmak suretiyle bayilik hizmet bedeli ödeneceği düzenlenmiş ancak bayilik hizmet bedelinin miktarı sözleşmede belirtilmemiştir. Yapılan tahkikat sırasında davacının davalıya bu sözleşmede öngörülen bayilik hizmet bedelinin ödenmediği anlaşılmıştır. Taraflar arasında bu sözleşmeden önce de bayilik ilişkisi söz konusu olup, süresi bitmiş sözleşmeler döneminde davacının davalıya hizmet bedeli karşılığında davacının davalıya akaryakıt verdiği ve davacının kestiği akaryakıt satış faturalarıyla davalının davacıya kestiği hizmet bedeli faturalarının karşılıklı olarak davacının ticari defterine işlenip mahsuplaştırıldığı anlaşılmış ise de o dönem yürürlükte bulunan sözleşmelerde davacı tarafından davalıya bayilik hizmet bedeli verileceği ve sözleşmenin feshi halinde bunun iade edileceği yönünde bir hüküm bulunmadığı gibi, o döneme ilişkin sözleşmelerin fesh edilmeksizin uygulanmış ve süresini tamamlamıştır. Bu hususlar dikkate alınmaksızın ve özellikle intifa bedeli konusunda davacının bir talebi olmadığı halde bu husus da dava konusuymuş gibi değerlendirilerek yanılgılı gerekçelerle davanın kısmen kabulü doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 28/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi