Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3929
Karar No: 2020/5117
Karar Tarihi: 17.11.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/3929 Esas 2020/5117 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/3929 E.  ,  2020/5117 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18.09.2017 tarih ve 2015/639 E- 2017/750 K. sayılı kararın davalı şirket vekili ve davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce verilen 13.06.2019 tarih ve 2018/254 E- 2019/761 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı şirket vekili ve davacı vekili tarafından istenmiş ise de UYAP sistemi üzerinden 24/12/2019 tarihinde davalı şirket vekili tarafından verilen duruşmadan vazgeçme dilekçesi de dikkate alınarak, dosyanın incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı şirketin temsilciler vasıtasıyla yıllık kâr payı verileceği ve istendiğinde yatırılan paranın geri ödeneceği vaadi ile davacıyı yanıltmak suretiyle müvekkilinden para aldığını, paranın iadesi için defalarca başvuruda bulunmasına rağmen davalıların para iadesinde bulunmadıklarını, SPK tarafından hazırlanan raporlarda davalı şirketin faaliyetlerinin kanunlara aykırı olduğunun tespit edildiğini, alınan senet ve ortaklık durum belgeleri ile şirket ortağı olunamayacağını, davalı faaliyetinin bankalar kanununa da uygun olmadığını ileri sürerek davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklığın bulunmadığının tespitini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 422.550,00 DM (216.046,38 Euro) karşılığı 660.495,83 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının yaptığı 146.454,00 Euro ödemesinden kendisine yapılan 138.045,00 Euro düşüldüğünde 8.409,00 Euro alacağı kaldığı, davacının alacağının dava tarihi itibariyle 1 Euro 3,05 TL"den hesabı ile 25.647,45 TL"ye tekabül ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının davalı şirketin ortağı olmadığının tespitine, 25.647,45 TL"nin dava tarihinden itibaren yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili ve davalı şirket vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. BAM davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacı tarafın şirket ortağı olmadığının tespitine, alacak davasının kısmen kabulü ile 125.265,82 TL"nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar vermiştir.
    Davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
    1-Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince kabul edilerek karar verilmiştir.
    Ancak, 07.12.2019 tarih, 30971 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan 7194 sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"nun 41. maddesinde 25.03.1987 tarihli ve 3332 sayılı Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması Ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler İle 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu Ve 3182 Sayılı Bankalar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici maddenin eklendiği belirtilmiş olup, işbu geçici 4. maddede ""31.12.2014 tarihine kadar, pay sahibi sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan ve payları borsada işlem gören anonim ortaklıklar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak nominal ya da primli değer üzerinden pay veya pay adı altında satışı yapılmış olan her türlü araç, 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun kaydileştirmeye ilişkin şartlarına tabi olmaksızın 29.06.1956 tarihli ve 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu ile 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında pay addolunur, bu ortaklıklara yapılan ödemeler pay karşılığı yapılmış kabul edilir ve ortaklık ilişkisi kurulmuş sayılır. Bu payların kaydileştirilmemiş olması ortaklık haklarına halel getirmeyeceği gibi ortaklık ilişkisinin kurulmadığı da iddia edilemez. Birinci fıkra kapsamında kurulmuş olan ortaklık ilişkileri hakkında; geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı veya primli pay satışı yapıldığı ileri sürülerek sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, sözleşme öncesi görüşmelere aykırılık veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak açılan ve kanun yolu incelemesindekiler dahil görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır.” hükmü düzenlenmiş, aynı Kanun"un 52/1-h maddesinde de işbu hükmün yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği hükme bağlanmıştır.
    Bu durum karşısında, mahkemece taraf iddia ve savunmalarının Sermaye Piyasası Kanunu"nun 16. maddesi ve anılan yasal düzenleme kapsamında değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermek üzere kararın re"sen bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekili ve davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının re’sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı şirket vekilinin temyiz isteminin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 17.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi