Esas No: 2019/2721
Karar No: 2021/1860
Karar Tarihi: 22.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/2721 Esas 2021/1860 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2721
KARAR NO: 2021/1860
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARI VEREN
MAHKEME: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2019
DOSYA NUMARASI: 2018/280 Esas - 2019/929 Karar
DAVA: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 22/12/2021
İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında uzun yıllar süren ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki sebebiyle davalı borçlu aleyhine 30/08/2014 vade tarihli 9.000,00 TL bedelli senet düzenlendiğini, davalı borçluya yapılan tüm başvurulara rağmen senet borcunun ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun haksız ve dayanaksız olarak itiraz ederek icra takibini durduğunu belirterek, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafın cevap dilekçesi özetle; davanın, yetkisiz mahkemede açtığını, yetkili mahkemenin Söke Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacı ile 2012 ile 2014 yılları arasında fotoğraf kağıdı ile fotoğraf kimyasalı aldığı için cari hesap çalışması yapıldığını, davaya konu alışveriş olmadığı gibi davaya konu senedin de cari hesapla ilgili olmadığını, davacının cari hesap ekstresi incelendiğinde aldığı ürün bedellerinin ödendiğinin görüleceğini, davacıya hiçbir şekilde senet verilmediğini ve senet karşılığı mal alınmadığını, 2013 yılında satın aldığı 2.el makinenin 3 ay sonra taksit ödemeleri devam ederken arıza yaptığını, arıza tamiri için gereken parça bedelinin 3000 Euro olduğunu, parça bedelinin garantiden olması için, davacı işin garantiden olmasının uzun süreceğini ve acele olması için senet verilir ise tamirin çabuk biteceğini beyan ettiğinden, iş bitince geri vermek koşuluyla 9.000,00 TL bedelli senet verdiğini, arıza teminatı olarak alınan senedin işlem yapıldıktan sonra defalarca iadesini talep etmesine rağmen geri verilmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 15/10/2019 tarih ve 2018/280 Esas - 2019/929 Karar sayılı kararı ile; ".... taraflar arasında malzeme alım satımına ilişkin ticaret bulunduğu, bunun yanında davacı tarafın davalı tarafa 2. el makine satışı yaptığı, makinenin arızalanması üzerine davacı tarafın makinenin tamirini gerçekleştirip karşılığında dava konusu edilen bonoya dayanak faturayı tanzim ettiği, davalı taraf bononun teminat olarak verildiğini tamiratın garanti kapsamında yapılacağını savunduğu ancak bu hususu yazılı belgeyle ispat edemediği, icra takibine konu bononun dayandığı fatura konusu işin yapıldığı davalı ve tanık beyanıyla sabit olduğundan asıl alacak üzerinden davanın kabulüne, icra takibinden önce davalı tarafın temerrüte düşürüldüğü ispat olunamadığından takipten önceki dönem için faiz talebinin reddine, davalı tarafça likit ve bilinebilir borca ödeme yapılmadığı halde itiraz edildiğinden icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. " gerekçeleri ile; " 1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Davalının İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 9.000,00 TL asıl alacak üzerinden aynen devamına, Asıl alacak 9.000,00 TL'nin %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafın diğer ve fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE, ... " karar verilmiş ve verilen karara karşı, davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı taraf istinaf dilekçesinde özetle; Cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, ilaveten; davacının, kendisinden hiçbir alacağı olmadığını, dava dilekçesinde iddia ettiği konuları, gerek ticari defterleri gerekse cari hesap ilişkisi ve yazılı belge ile ispat edemediğini, Kendisine garantili satış yapan davacının, servisten arızalı olan parçayı değiştirdiğini, servisin kendisindeki arızalı parçayı geri aldığını, sağlamını taktığını, aslında davacının kendisine arıza yapan makineyi satarak tüketici olarak kendisini mağdur ettiğini, garantiden yapılması gereken işlem yapıldıktan sonra, fotoğraf baskı makinesinin arıza teminatı olarak kendisinden alınan senedin iadesini defalarca talep etmesine rağmen geri vermediklerini, bu nedenle davacıya güveninin sarsıldığını ve cari hesap çalışmasına devam edilmediğini, İlamsız icra açılan ve dava konusu edilen senedin, 2013 yılında arıza için teminat olarak verilen ve arıza giderildiğinde iade edilmeyen senet olup, davacının işbu senetten dolayı kendisinden hiçbir alacağı olmadığını, davacının cari hesaba eklediği 9000 TL'nin neye ait olduğunu, hangi malı sattıklarını, nasıl kendisine teslim edildiğini de ispat etmediğini, 2017 yılında cari hesabında yapılmayan işleri ve olmayan alacağı var gösterdiğini, bilirkişi raporlarında senedin neye dayalı olarak davacı elinde olduğunun hiçbir şekilde ispatlanmadığını, davacının kötü niyetli olarak teminat senedini elinde tutup icraya verdiğini, kendisinin borcu olmadığı halde mağduriyetine neden olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, İİK. 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı tarafça keşidecisi davalı, lehtarı davacı, 24/09/2013 keşide, 30/08/2014 vade tarihli 9.000,00 TL bedelli bonoya istinaden davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı ile takibin durduğu, davacı tarafça davalının itirazının iptali için işbu davanın açıldığı; mahkemece taraf delilleri toplanılarak, mali müşavir bilirkişiden davacı şirketin ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak alınan rapor ve ek rapora istinaden istinafa konu kararın verildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça icra takibine dayanak bononun, davalının satın aldığı 2. el makinenin tamir edilerek, parçasının değişmesi nedeniyle düzenlenen faturaya istinaden verildiği, ancak ödenmediği ileri sürülmüş; davalı ise, söz konusu bononun makinenin arızasının serviste garantiden yapılması için teminat olarak verilen ve arıza giderildiğinde iade edilmesi gerekirken iade edilmeyen senet olduğu savunulmuştur. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanak ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, taraflar arasındaki alım satım sözleşmesinde 3 ay ücretsiz bakım onarım, 3 ay parça garantisi verildiğinin belirtildiği, dosya kapsamına göre, satıma konu makinenin garanti süresi geçtikten sonra arızalandığı ve davacı tarafça parça değişimi yapılarak arızanın giderildiğinin sabit olduğu, davalı tarafça, senedin servisten garanti kapsamında tamir yapılması için teminat olarak verildiği ileri sürülmüş ise de, iddianın yazılı delillerle ispatlanmadığı, yemin deliline de dayanılmadığı gibi ödeme iddiasında da bulunulmadığı, bilirkişi ek raporunda söz konusu fatura ve bononun davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği, ilk derece mahkemesi hüküm ve gerekçesinde davalının istinaf nedenlerinin ayrıntılı olarak karşılandığı, yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK' nın 353/1-b1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davalı tarafından yatırılan 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 614,79 TL istinaf karar harcından, istinaf eden davalı tarafından peşin olarak yatırılan 153,9.TL (44,40TL+109,50TL) harcın mahsubu ile bakiye 460,89 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansı varsa talep halinde avansı yatıran tarafa iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 22/12/2021 tarihinde HMK' nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.