
Esas No: 2021/1777
Karar No: 2022/1397
Karar Tarihi: 24.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1777 Esas 2022/1397 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın 2863 sayılı Yasaya muhalefet suçundan mahkum edildiği belirtiliyor. Ancak katılan Orman ve Su İşleri Bakanlığı vekili tarafından yapılan temyiz isteminin, dolaylı veya muhtemel zararların davaya katılma hakkı vermediği gerekçesiyle reddedildiği vurgulanmaktadır. Ayrıca, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarına da yer verilen kararda, sanık hakkında sadece 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu'na muhalefet suçuyla kamu davası açılmış olduğu, 2863 sayılı Kanuna aykırılıktan bahsedilmediği için hükmün bozulduğu belirtilmektedir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 44. maddesi
- 2863 sayılı Kanunun 65/1
- TCK'nın 62, 52/2, 51/1-3-7-8, 53. maddeleri
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Yasaya muhalefet
Hüküm : TCK’nın 44. maddesi delaletiyle 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62, 52/2, 51/1-3-7-8, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Katılan Orman ve Su İşleri Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Mağdur kavramı gibi kanunda açıkça tanımlanmamış olan “suçtan zarar görme” kavramının, gerek Ceza Genel Kurulu, gerekse Özel Dairelerin yerleşmiş kararlarında; “suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali” olarak anlaşılıp uygulandığı, buna bağlı olarak da dolaylı veya muhtemel zararların, davaya katılma hakkı vermeyeceğinin kabul edildiği, bu hususun, Ceza Genel Kurulunun 11/04/2000 gün ve 65–69, 22/10/2002 gün ve 234–366, 04/07/2006 gün ve 127–180, 03/05/2011 gün ve 155–80, 21/02/2012 gün ve 279–55, 15/04/2014 gün ve 599-190, 28/03/2017 gün ve 214-206 sayılı kararlarında; “dolaylı veya muhtemel zarar, davaya katılma hakkı vermez” şeklinde açıkça ifade edildiği ve Ceza Genel Kurulunun 25/03/2003 gün ve 41–54 sayılı kararında da “tazminat ödenmesi, itibar zedelenmesi ve güven kaybı” gibi dolaylı zararlara dayanarak kamu davasına katılmanın olanaklı olmadığının kabul edilmesi karşısında; katılan Orman ve Su İşleri Bakanlığının 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan yapılan yargılamaya katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla, katılan Orman ve Su İşleri Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2- O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21/02/2012 tarihli ve 2011/4-570 esas, 2012/51 karar sayılı ilamında açıklandığı üzere, hükmün konusunun, iddianamede gösterilen fiilden ibaret olduğunu düzenleyen 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi hükmüne, incelenen dosyadaki Develi Cumhuriyet Başsavcılığının 16/09/2014 tarihli iddianamesinde, sanık hakkında, yalnızca 2873 sayılı Milli Parklar Kanununa muhalefet suçunu işlediğinden bahisle kamu davası açılmış olmasına ve 2863 sayılı Kanuna aykırılıktan söz edilmemiş bulunmasına göre, hüküm kurulan suçtan kamu davası açılması sağlanmadan, olayda uygulama yeri bulunmayan 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilerek, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü tesisi,
Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün sair yönleri incelenmeksizin isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.