Esas No: 2021/3002
Karar No: 2022/2603
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/3002 Esas 2022/2603 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2021/3002 E. , 2022/2603 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 15. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ANKARA 12. SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen karar, davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 22/03/2022 tarihinde davacı vekili Av. ... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 18/12/2006 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli sözleşme uyarınca dava konusu maden sahasında kiracı olduğunu, sözleşmede asgari kira bedelinin beher ton başına 1,81 dolar olarak kararlaştırıldığını ancak 2015 yılı dördüncü dönem için 28.240,41 ton cevher üretimi yapıldığı halde bildirilmediğinin tespit edildiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; 18/12/2006 tarihli rödovans sözleşmesi ve uzatma sözleşmeleri gereği, rödovans bedeli olarak 80.643,31 $'ın(KDV dahil) son ödeme tarihi olan 02/05/2016 tarihinde geçerli olan TCMB efektif satış kuru üzerinden hesaplanan karşılığı olan 226.656,09 TL ve kaçak maden sevkiyatı cezası olan 2.256.408,76 TL'nin işleyecek 6183 sayılı Kanunda belirlenen oranda faizi ve faizin KDV'si ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı; hatalı ölçüm yapıldığını, kaçak üretim yapmasının söz konusu olmadığını savunarak, davanın davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; bildirilmediği tespit edilen rakamın, üretilen bentonit madeni ile birlikte çıkan taşın ayıklanmasına bağlı olarak çıkan maden miktarının azalmasından kaynaklandığı, kaçak maden üretimi ve satışının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; bentonit ile birlikte çıkan taşın madenden ayıklandığı, bu nedenle çıkan maden miktarının hacim olarak azaldığı, kaçak maden üretimi ve kaçak maden satışı bulunmadığı ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir
Davaya konu 18/12/2006 tarihli ve üç yıl süreli, Balıkesir İli Bigadiç İlçesi dahilindeki Sicil:6406 (İR.1608) sayılı IV.grup maden sahasındaki Bor Tuzu Bentonit Lokal maden sahasının işletilmesine ilişkin olarak düzenlenen ve iki kez uzatılarak 17/12/2015 tarihinde sona eren rödovans sözleşmesinde; üretime bağlı olarak belirlenen kira bedelinin üç aylık dönemlerde hesaplanacağı kararlaştırılmış, davacı tarafça; 30/06/2015 ve 12/01/2016 tarihlerinde yapılan ölçümler arası oluşan fark nedeniyle kaçak üretim olduğunun tespit edildiği iddia edilerek, 2015 yılı dördüncü dönem olan 18/09/2015 ile 17/12/2015 arası gerçekleştirilen üretime göre eksik ödenen rödovans bedelinin tahsili ile birlikte kaçak maden sevkiyatı cezasının ödenmesi talep edilmiştir. Yargılama sırasında alınan 08/11/2017 ve 22/12/2018 havale tarihli bilirkişi raporlarında ise; dava konusu sahada teknik raporlar ve rödovansçı tarafından bildirilen üretim ve hafriyat bilgilerine göre 30/06/2015 tarihine kadar değerlendirme yapıldığı anlaşılmakta olup, raporlar bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir.
Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, davaya konu 18/09/2015 ile 17/12/2015 tarihleri arasında, dava konusu sahada gerçekleştirilen madencilik faaliyetinin değerlendirilmesi açısından, taraflara ait tüm ticari defter ve kayıtlar ile gerekli bilgi ve belgeler, bilanço, üretim, ihracaat ve MİGEM kayıtlarının, ilgili döneme ilişkin topografik ölçümler ve hava fotoğrafları ile birlikte inceleme yapılmak üzere konusunda uzman jeoloji, maden ve harita mühendislerinden oluşan en az 3 kişilik bilirkişi heyetinden tereddüde yer vermeyecek şekilde; ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile hazırlanmış olan bilirkişi raporları esas alınarak davanın reddine karar verilmiş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nın 373. maddesinin birinci fıkrası uyarınca, iş bu karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun'un 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 22/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.