Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13551
Karar No: 2019/2828

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13551 Esas 2019/2828 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, mülkiyeti kendisine ait olan taşınmazın tapu kaydının mera olarak iptal edildiğini ve bu nedenle uğradığı zararın tazmini için Hazine'ye dava açmıştır. Mahkeme davanın kısmen kabulüne ve davacıya 448.997,46.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte verilmesine karar vermiştir. Ancak, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay ise, davacının harç yatırmadan dava açtığını ve harç yatırması konusunda bir süre verilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Kanun maddeleri:
- 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddesi
- 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi
- 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 1007. maddesi
20. Hukuk Dairesi         2016/13551 E.  ,  2019/2828 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 12/02/2016 havale tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin TMK’nın 1023 maddesine göre tapu siciline güven ilkesi ve iyiniyet kuralları gereği mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan 3. kişinin bu kazanımı korunur ilkesi uyarınca 03/10/1995 tarihinde satın almış olduğu ... ilçesi, ... mevkii 1 ada 23 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının mera olduğu gerekçesiyle mahkeme kararıyla iptal edildiğini, müvekkilinin uğradığı zararın tazmini için ... Asliye Hukuk Mahkemesine 2013/77 Esasında kayıtlı bulunan dava ile 10.000.-TL"lik tazminat davası açtığını, söz konusu dosyada 04/12/2015 tarihli bilirkişi raporunda gerekli hesaplamaların yapıldığını, 2013/77 Esas sayılı dosyada talep edilen miktarın zararın 10.000.-TL"lik kısmı olduğunu, bu nedenler ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 556.560,17.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne, 448.997,46.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava TMK"nın 1007. maddesi uyarınca Devletin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davasıdır.
    Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesinde “Değer ölçüsüne göre harca tâbi işlemlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerler esastır…” hükmüne yer verilmiştir.
    Anılan yasal düzenlenme karşısında tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davalar belirsiz alacak davası niteliğinde olmayıp nispi harca tâbi davalardandır.
    492 sayılı Harçlar Kanununun "Harcı Ödenmeyen İşlemler" başlığını taşıyan 32. maddesinde ise "Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak, ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır." hükmüne yer verilmiştir.
    Dolayısıyla harç alınması veya tamamlanması yanların isteğine bırakılmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re"sen) gözetilmesi hükme bağlanmış ve yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır.
    Davacı taraf, 492 sayılı Kanun kapsamında kendisi harçtan muaf olmadığı gibi, işlemi de yargı harçlarından müstesna değildir.
    Nitekim vurgulanan bu ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 12.10.2011 gün ve E: 2011/3-629, K: 20 11/613 ile 23.10.2013 gün ve E: 2013/7-31, K: 2013/1481 sayılı ilâmlarında da benimsenmiştir.
    Davacının yargı harçlarını ödeme yükümü altında olduğu anlaşıldığına göre, dava dilekçesinde belirtilen miktar üzerinden nisbi peşin harç ödenmedikçe eldeki davaya devam etme olanağı bulunmamaktadır. Davalı taraf harçtan muaf olsa dahi nispi peşin harcın alınması gerekir.
    Ne var ki; dosya ve UYAP ortamında yapılan incelemede dava açılırken harç yatırıldığına dair “sayman mutemed alındısı” belgesinin bulunmadığı, harçlandırma formunda başvurma harcı ve peşin/nisbi harcın “0,00.-TL” olarak gösterildiği dolayısı ile eldeki davanın hiç harç yatırılmadan açıldığı anlaşılmıştır.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ortaya konulan ilkeler gözardı edilerek dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden nisbi peşin harç alınmadan yargılamaya devamla işin esası hakkında hüküm kurulmuştur.
    Bu durumda mahkemece; yürürlükteki Harçlar Tarifesi uyarınca dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden nispi peşin harcı ödemesi konusunda davacıya usulünce süre verilip harcı ödenen miktar üzerinden hüküm kurulması gerekirken, harcı yatırılmayan dava dilekçesine değer verilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 22/04/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi