21. Hukuk Dairesi 2012/6572 E. , 2013/30 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazası sonucu yaşamını yitiren sigortalının haksahibi olan eş ve coçuğunun maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden;davacılar murisinin ölümü neticesini doğuran zararlandırıcı olayın Kurum tarafından iş kazası olarak kabul edildiği,anılan kazaya dair ceza soruşturması sırasında ...Trafik İhtisas Dairesinden alınan 10.01.2007 tarihli kusur raporunda davacılar murisi Dursun Şimşek"in kazada tam kusurlu olduğunun belirtildiği,mahkemece bu kusur raporuyla yetinilerek işbu dosyada ayrıca kusur raporu alınmadan karar verildiği anlaşılmıştır.
İş kazalarında olay, İş Hukuku ve sosyal güvenlik ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmeye tabi tutulmalıdır. İşverenin iş kazası sonucu meydana gelen zarar nedeniyle hukuki sorumluluğu yasa ve içtihatlarla belirlenmiş olan ayrık haller dışında ilke olarak iş aktinden doğan işçiyi gözetme ( koruma ) borcuna aykırılıktan kaynaklanan kusura dayalı sorumluluktur. İnsan yaşamının kutsallığı çerçevesinde işverenin işçilerin sağlığını ve güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanunu"nun 77. maddesinin açık buyruğudur.
İş kazasından doğan tazminat davalarının özelliği gereği, İş Kanunu"nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları göz önünde tutarak ve özellikle işverenin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü"nün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelenmek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmelidir. (Hukuk Genel Kurulunun 16.06.2004 gün ve 2004/21-365 E.-369 K.sayılı kararı da aynı yöndedir )
Bu açıklamalardan olarak somut olayda, sigortalının ölümü neticesini doğuran zararlandırıcı olay bir trafik-iş kazası olduğuna göre, kusur raporunu oluşturan bilirkişi heyeti içerisinde makina münendisi veya trafik -iş güvenlik uzmanı bilirkişi olmadığından 10.01.2007 tarihli ....Trafik İhtisas Düairesi kusur raporunun hükme dayanak alınacak nitelikte olduğu söylenemez. Mahkemece yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesi hatalıdır.
Yapılacak iş,davacılar murisinin yaptığı iş ve yetkileri ile mesai süreleri de göz önüne alınarak İş Kanunu"nun 77. maddesi ve tüzük hükümleri kapsamında makina münendisi veya trafik -iş güvenlik uzmanı bilirkişilerden olacak şekilde 3 kişilik bilirkişi heyetine olayı yeniden inceletmek, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, yetersiz bilirkişi raporu dikkate alınarak hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının inçelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 14/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.