21. Hukuk Dairesi 2012/22647 E. , 2013/260 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk İş Mahkemesi
Davacılar, iş kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetimesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan.... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 1. ve 3.maddelerine göre uygulanmaya devam edilmekte olan HUMK"nun 427. maddesine göre 2010 yılında mahkemelerce verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin 1.430,00 TL.’sini geçmesi gerekir.
Mahkemece, “500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/08/1998 tarihinden itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a verilmesine, 500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/08/1998 tarihinden itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile ... mirascıları olan eşi ..., kızı...., oğlu ..., kızı ...., oğlu..., oğlu ..., kızı... ve ..."a velayeten annesi ..."a verilmesine”, karar verildiği, temyiz konusu dava değerinin 500,00 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda hüküm kesin nitelik taşıdığından 1.6.1990 gün ve 1989/3 E. 1990/4 K. Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı da göz önünde tutularak davalı ... ve ... ŞTİ"nin hükmün bu kısmına yönelik temyiz dilekçesinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle davalı ..."nin hükmün bu kısmına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı ...İ"nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
Dava, iş kazasına uğrayan davacının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkeme, davacının maddi tazminat talebinin reddine, 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/08/1998 tarihinden itibaren itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."a verilmesine, karar vermiştir.
Davacının iş kazası sonucu %29.20 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı olayda davalı işverenin %10, davacı işcinin %70, davalı ..."nın ise %20 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince almamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23/06/2004, 13/291-370 )
Bu ilkeler gözetildiğinde davacı işci yararına hükmedilen 15.000,00 TL manevi tazminat fazladır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı...."nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan...."ne iadesine 15/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.