Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2040
Karar No: 2012/2696

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/2040 Esas 2012/2696 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2012/2040 E.  ,  2012/2696 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan Orman Yönetimi ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... köyü 108 ada 4, 127 ada 1 ila 32 parseller 34, 35, 36, 37, 39 ve 40, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar, tapu kaydı ile ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir. Davacılar vekili, taşınmazların müvekkillerinin ortak murisi olan ... de Aralık 1952 tarih 28 nolu ve 24 nolu tapu ile hissedar olduğu, tespitlerin iptali ile müvekkilleri adına hisseleri oranında tescilini, Orman Yönetimi ise, 128 ada 1 parsel, 127 ada 1, 30, 35 36 ve 37 parseller ile 108 ada 4 parselin orman olarak Hazine adına tescilini, ...; 225, 1995, 127 ada 28 parsel üzerindeki binanın kendisine ait olduğu halde tutanağın beyanlar hanesine ..."in adının yazıldığını ileri sürerek, tutanağın beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesini, binanın kendi adına yazılması, ...; 127 ada 2 parsel üzerindeki binanın kendi adına yazılması istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, gerçek kişilerin ve Orman Yönetiminin açtıkları davaların reddine ve dava konusu parsellerin tespit gibi davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından 108 ada 4, 127 ada 1, 30, 35, 36 ve 37 parseller ile 128 ada 1 numaralı parseller yönünden, davacı ... ise 127 ada 28 parsel üzerindeki binaya ilişkin muhdesat şerhine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
    1) Orman Yönetimi"nin temyiz itirazları yönünden;
    Mahkemece, Orman Yönetimince dava edilen ve temyize konu çekişmeli 108 ada 4, 127 ada 1, 30, 35, 36 ve 37 parsel sayılı ve 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazların resmi belgelerde orman sayılmayan yerlerden olduğu, tapu kaydı bulunduğu ve ayrıca kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla mülk edinme koşullarının davalılar yararına oluştuğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; temyize konu çekişmeli taşınmazlar üzerinde resmi belgelere dayalı olarak orman incelemesi yapan uzman bilirkişi raporunda; memleket haritası ile kadastro paftasının ölçekleri eşitlenip biribiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli ve komşu taşınmazların memleket haritasına göre konumu saptanıp gösterilmediği gibi, memleket haritasında nokta olarak işaretlenmek suretiyle yetinilmiştir. Uzman bilirkişi raporu bu haliyle taşınmazların memleket haritasındaki konumunu ve gerçek niteliğini belirlemede yetersiz olup denetimden uzaktır. Bilirkişinin yetersiz raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
    Bu nedenle; mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma
    olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşen orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
    2) Davalı ..."un temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı ... 127 ada 28 parsel üzerinde bulunan binanın kendisine ait olduğunu tutanağın beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesini istemiş mahkemece dava konusu binanın ..."e ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 127 ada 28 parselin beyanlar hanesinde şerh sahibi ..."in ölümü ile tüm mirasçıları davaya dahil edilmiş mustafanın mirasçılarından olan kızları ...ve ...18.12.1995 günlü oturumda duruşmaya gelerek açılan davayı kabul etmek suretiyle iddiayı doğrulamışlardır. Davacı ayrıca 19.9.1996 tarihli zilyetliğin devri şeklinde bina ve arsa satış senedi ibraz etmiştir. Dava 22.05.1995 tarihinde şerhe yönelik olarak kadastro tespitine itiraz niteliğinde açılmıştır. Davacının taşınmazın muhdesata ilişkin itrazının dışında taşınmaz aynına yönelik olarak sunduğu harici satış senedi kadastro tespitinden ve davanın açıldığı tarihten sonrasına ilişkin olup kadastrodan sonraki sebeplere ilişkin istemin kadastro mahkemesinde çözümlenmesi olası değildir. Çünkü; kadastrodan sonraki sebeplere ilişkin istemlerin genel mahkemede görülmesi yasa gereğidir. Bu nedenle dava konusu yerin hangi tarihte kim tarafından yapıldığı, kimden kime geçtiği, bunun hangi tarihte olduğu, mahalli bilirkişi ve tanıkları ile senet tanıklarından sorularak kesin olarak saptanması, kadastro tespit tarihinden önce gerçekleşmiş ise tüm deliller ve...ve ..."ın kabul beyanları da dikkate alınarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir. Dava konusu bina, davacıya ibraz ettiği senette yazılı olduğu gibi, kadastro tesbit tarihinden sonra 1996 yılında satışla geçmişse tesbit tarihinden sonraki haklar kadastro mahkemesinde inceleme konusu yapılamayacağından 3402 sayılı Yasanın 25/C maddesi gereğince görevsizlik kararı verilerek bu konudaki davaya bakmakla görevli ve yetkili genel mahkemeye gönderilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve bilirkişinin yetersiz raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ:1) Yukarıda 1. bentde açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
    2) Yukarıda 2. bentde açıklanan nedenlerle; davacı ..."un temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 27/02/2012 günü oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi