Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/10514
Karar No: 2021/10288

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/10514 Esas 2021/10288 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2020/10514 E.  ,  2021/10288 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    No : 2020/31-2020/909
    İlk Derece
    Mahkemesi : Bursa 6. İş Mahkemesi

    Dava, sigorta başlangıcının tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, Üye ..."in muhalefetine karşı, Başkan ... ve Üyeler ..., ..., ..."ün oyları ve oy çokluğuyla, 15/09/2021 gününde karar verildi.









    KARŞI OY

    Davacı Duruder Halıcılık Tic. A.Ş.ye ait işyerinde 1/9/1987 tarihinde işe başladığını ve işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiğini belirterek 1/9/1987 tarihinin sigorta başlangıcı olarak tespitini talep etmiştir. Bursa 11. Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine dair vermiş olduğu kararın onanmasına ilişkin Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin çoğunluk görüşüne aşağıda belirtilen gerekçelerle katılamamaktayım.
    Uyuşmazlık, davacının halı dokuma işyerinde geçen çalışmasının uzun vadeli sigorta kolları kapsamında olup olmadığı ve davacının sigorta işe giriş bildirgesinde çalışma başlangıcı olduğu belirtilen tarihteki çalışmasının yöntemince kanıtlanıp kanıtlanmadığı noktalarında toplanmaktadır.
    I) El Halıcılığı Dokuma İşyerlerinde Çalışanların Sigortalılığı:
    506 sayılı Kanun"un ilk halinde "el halıcılığı dokuma işlerinde çalışanlar" hakkında özel bir düzenleme bulunmamakta iken; 09.07.1987 tarihinde yürürlüğe giren 20.06.1987 tarih ve 3395 sayılı Kanun"un 1"inci maddesi ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 3 üncü maddesinin II numaralı fıkrasına aşağıdaki (D) bendi eklenmiştir.
    "D) El halıcılığı dokuma işlerinde çalışanlar hakkında yalnız iş kazaları ile meslek hastalıkları, analık ve hastalık sigorta kollan uygulanır. Ancak bunlar istekleri halinde malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kollan bakımından 85 inci madde hükmüne göre isteğe bağlı sigortalı olabilirler."
    06.08.2003 günü yürürlüğe giren 4958 sayılı Kanun"un 57"nci maddesiyle söz konusu bent yürürlükten kaldırılmış olup Kanun"da yürürlükten kaldırmaya yönelik yasama işleminin geriye yürütüleceğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır.
    İşin, işverene ait atölye ve fabrika benzeri bir işyerinde, işverenin denetim ve gözetimi altında ve ona bağımlı olarak geçmesi durumunda yapılan işin hizmet akdi niteliğinde olduğu ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olacağı belirgindir.
    Kırklareli ilinde halı dokuma işinde çalışanlar tarafından açılan sigorta başlangıç tarihinin tespiti davalarının kabulüne dair kararların Yargıtay tarafından onandığı, Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 21.04.2016 gün ve 2016/5478 - 2016/6136 E.K; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 16.11.2017 gün ve 2016/15755 - 2017/9339 E.K.; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 16.11.2017 gün ve 2016/16248 - 2017/9342 E.K.; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 25.01.2018 gün ve 2016/15537 - 2018/611 E.K.; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 22.03.2018 gün ve 2016/16489 - 2018/2657 E.K.; Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 29.03.2018 gün ve 2018/1130 - 2691 E.K.sayılı kararlarının bu yönde olduğu görülmektedir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.05.2019 gün ve 2016/21-626 E. 2019/522 K.sayılı kararında açıklandığı üzere; hukuk devleti, devlet ve insan faaliyetlerine yön veren, yönetilenlere hukuk güvenliği sağlayan ilkeler bütünüdür. Devletin organ ve kurumları bakımından bu ilkeler birer sınırlama niteliği taşırken, vatandaşlar açısından hukuki güvenlik içinde yaşamanın araçları olarak işlev görmektedir.
    Hukuki güvenlikle bağlantılı olarak “genellik” ve “öngörülebilirlik”, hukuk devletinin iki temel unsuru kabul edilir. Genellik unsuru, hukukun özel kişi ya da durumlara değil, herkesi kapsayacak biçimde genel, soyut ve tarafsız, geçmişe uygulama yasağı çerçevesinde ileriye yönelik, kamuya açık kurallar üzerine inşa edilmesi anlamını taşır.
    Hukukun öngörülebilirliği ise, hukukun anlam açısından belirgin ve açıkça ifade edilmiş, istikrarlı ve birbiriyle uyumlu kurallar ile önceden tahmin edilebilir uygulamalara dayanmasıdır. Bireylerin hukukun gerektirdiği şeyi önceden bilmeleri ve davranışlarını buna göre düzenlemelerini sağlayan bir ilke olarak hukuki öngörülebilirliğin hukuki belirlilik ile ilişkisi, bu noktada çok açıktır. Hukuk kurallarının bütünüyle belirsiz olduğu kabul edildiğinde, hukuki öngörülebilirlikten de söz edilemeyecektir. Hukuki güvenirlik ve yargı erkine güven sağlandığından kamu yararı ile doğrudan ilgilidir. Buradaki asıl amaç hukuki barışın sağlanmasıdır.
    El halıcılığı dokuma işyerlerinde çalışan bir kısım sigortalıların hizmet tespiti veya sigorta başlangıç tarihinin tespiti davaları kabul edilmiş, Yargıtay onamasından geçerek kesinleşmiş ve bu kişilere uzun vadeli sigorta kollarından yaşlılık aylığı dahi bağlanmış iken bir kısım sigortalıların davalarının reddedilmesi, toplumdaki adalet anlayışını örseleyen, hukuki güvenlik ilkesini ihlal eden sonuçlara yol açacağından çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
    II) Hukuki Güvenlik İlkesi:
    El halıcılığı dokuma işinin işverene ait atölye ve fabrika benzeri bir işyerinde, işverenin denetim ve gözetimi altında ve ona bağımlı olarak geçmesi durumunda yapılan işin hizmet akdi niteliğinde olduğu ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olacağı açık olup; bu sigortalıların uzun vadeli sigorta kolları kapsamında sayılmamalarını gerektirir gerçek ve makul bir neden olmadığından, Anayasal sosyal güvenlik güvenlik ilkesine aykırı Kanun hükmünün dar yorumlanması gerektiği kanaatindeyim.
    El halıcılığı dokuma işyerlerinin asli işi "el halısı dokunması" olup bu işi yapanların sigortalı sayılmamasına karşın bu işyerlerinde şoför, aşçı, yönetici olarak çalışan kişilerin sigortalı sayılmasının makul bir izahı bulunmamaktadır.
    Bu çalışanların uzun vadeli sigorta kolları kapsamı dışında tutulması, ölçülülük ilkesine aykırıdır ve Anayasal sosyal güvenlik ilkesinin ihlali sonucunu doğurduğundan, yargısal içtihatlarda anılan Kanun hükmü dar yorumlanarak hizmet akdi unsurlarını eksiksiz taşıyan iş ilişkisinin tespitine imkan tanınmalıdır.
    III) Çalışma Olgusunun Tespiti:
    Somut olayda, davacının çalışmasının işe giriş bildirgesine uygun biçimde ancak malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olmayanlar için düzenlenen (kısa vadeli sigorta kolları kapsamında çalışanlara mahsus) dönem bordrosu ile Kuruma bildirildiği, dinlenen tanık beyanlarından davacının sigorta başlangıç tarihindeki çalışmasının bordro tanıklarının beyanları ve kısa vadeli sigorta kolları bordroları ile kanıtlandığı, başvuru koşulunun yerine getirildiği, davacının çalışmasının çırak olarak geçmediği, işin işverene ait atölye ve fabrika benzeri bir işyerinde, işverenin denetim ve gözetimi altında ve ona bağımlı olarak geçmesi nedeniyle yapılan işin hizmet akdi niteliğinde olduğu ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olacağı, Kırklareli ilinde halı dokuma işinde çalışanlar tarafından açılan sigorta başlangıç tarihinin tespiti davalarının kabulüne dair kararlarının Yargıtay tarafından onandığı, Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 21.04.2016 gün ve 2016/5478 - 2016/6136 E.K; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 16.11.2017 gün ve 2016/15755 - 2017/9339 E.K.; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 16.11.2017 gün ve 2016/16248 - 2017/9342 E.K.; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 25.01.2018 gün ve 2016/15537 - 2018/611 E.K.; Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 22.03.2018 gün ve 2016/16489 - 2018/2657 E.K.; Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 29.03.2018 gün ve 2018/1130 - 2691 E.K.sayılı kararlarının bu yönde olduğu, eldeki davanın sigorta başlangıç tarihinin tespitine yönelik olduğu ve tüm dosya kapsamı ile davacının çalışmasının uzun vadeli sigorta kollarına tabi olduğu anlaşıldığından, onama yönündeki çoğunluk görüşüne belirtilen nedenlerle katılamamaktayım.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi