Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2878
Karar No: 2022/1339
Karar Tarihi: 21.02.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/2878 Esas 2022/1339 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/2878 E.  ,  2022/1339 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde birleştirilerek görülen istirdat ve tazminat davalarının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen karar, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 21/09/2021 tarihinde gelen davalı vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ... ...'nın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin daha derinlemesine incelenmesi ve bu konuda bir araştırma yapılması gerektiği heyetçe zorunlu görüldüğünden, Yargıtay Kanunu'nun 24/1 ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 21/3 maddeleri uyarınca görüşmenin 21/02/2022 tarihine bırakılmasına karar verildi.
    Belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı asıl davada; "...Mah. ...Yolu No: ... Antalya" adresinde bulunan ...... Sitesi içerisinde yer alan P-2, S-2 numaralı bağımsız bölümlerde tapuya şerh edilmiş 99 yıllık kira sözleşmeleri, F-8, F-16 ve F-19 numaralı bağımsız bölümlerde tapuya şerh edilmiş 93 yıllık kira sözleşmeleri uyarınca kiracı olduğunu, kullanım hakkının hukuka aykırı şekilde engellenmesi üzerine çekilmez hale gelen sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, anahtarlarını noter kanalıyla teslim ederek taşınmazları tahliye ettiğini, bu olaylardan dolayı ayrıca maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, her bir bağımsız bölüm için peşin ödediği kira bedelinin fesih sonrası döneme ilişkin olarak denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanması suretiyle belirlenecek bedelden şimdilik 10.000 TL'nin fesih tarihinden, 1.000 TL maddi tazminatın fesih tarihinden, 4.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
    Davacı birleşen 2016/186 Esas sayılı davada; "...Mah. ...Yolu No: ... Antalya" adresinde bulunan ...... Sitesi içerisinde yer alan F-25 numaralı bağımsız bölümde tapuya şerh edilmiş 99 yıllık kira sözleşmesi uyarınca kiracı olduğunu, kullanım hakkının hukuka aykıra şekilde engellenmesi nedeniyle çekilmez hale gelen sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, anahtarını noter kanalıyla teslim ederek taşınmazı tahliye ettiğini, bu olaylardan dolayı ayrıca maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak üzere, bağımsız bölüm için peşin ödediği kira bedelinin fesih sonrası döneme ilişkin olarak denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanması suretiyle belirlenecek bedelden şimdilik 10.000 TL'nin fesih tarihinden, 1.000 TL maddi tazminatın fesih tarihinden, 4.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
    Davacı birleşen 2018/6 Esas sayılı davada; asıl ve birleşen 2016/186 Esas sayılı davada alınan bilirkişi raporunda iade edilmesi gereken tutarın 5.615.808,76 TL olarak tespit edildiğini ileri sürere, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.595.808,76 TL'nin fesih tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı, davaların reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince; 2016/145 esas sayılı davanın kısmen kabulü ile davaya konu 115 ada 19 parsel S2, P2, F8, F16 ve F19 numaralı bağımsız bölümler yönünden 10.000 TL kira bedelinin tahliye tarihi olan 21/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine; birleşen 2016/186 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile davaya konu 115 ada 19 parsel F25 numaralı bağımsız bölüm yönünden 10.000 TL kira bedelinin tahliye tarihi olan 26/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine; birleşen 2018/6 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile davaya konu 115 ada 19 parsel S2, P2, F8, F16 ve F19 numaralı bağımsız bölümler yönünden toplam 4.537.278,39 TL'nin kira bedelinin tahliye tarihi olan 21/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, 115 ada 19 parsel F25 numaralı bağımsız bölüm yönünden 962.515,28 TL'nin tahliye tarihi olan 26/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı, taraf vekilleri istinaf yoluna başcurmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2) Kamu düzeni yönünden yapılan incelemede;
    492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 2. maddesinde; "Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanların yargı harçlarına tabi olacağı",
    (1) sayılı Tarifenin III-Karar ve ilam harcı başlıklı 1/a maddesinde; "Konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden" nisbi harç alınacağı,
    1/e maddesinde de; "Yukarıdaki nisbetlerin Bölge Adliye Mahkemeleri, Bölge İdare Mahkemeleri, Danıştay ve Yargıtay'ın tasdik veya işin esasını hüküm altına aldığı kararları içinde aynen uygulanacağı" hüküm altına alınmıştır.
    Somut uyuşmazlıkta, nispi değere tabi bulunan asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararına karşı, taraflarca istinaf yoluna başvurulmuş ise de bölge adliye mahkemesince bu başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
    Buna göre bölge adliye mahkemesince; istinaf başvurusunun reddi nedeni ile alınması gereken 377.057,10 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan harç ile ikmal edilen harcın mahsubu ile bakiye kalan harcın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, her aşamada re'sen nazara alınması gereken ve davalı lehine usuli kazanılmış hak yaratmayan bu hususta, hatalı değerlendirme sonucu 311.307,66 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan harç ile ikmal edilen harcın mahsubu ile bakiye kalan harcın davalıdan tahsiline karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bölge adliye mahkemesi kararının düzeltilerek onanması HMK'nın 370/2 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinde yer alan ''Davalıdan peşin alınan 76.000,00-TL ve ikmal edilen 18.264.28-TL harcın mahsubu ile bakiye 217.043,38-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,'' ifade çıkartılarak yerine "4- Alınması gereken 377.057,10 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 76.000 TL ve ikmal edilen 18.264,28 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 282.792,82 TL istinaf karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazine'ye irad kaydına,'' ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 3.050 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 233.535,20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 21/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi