
Esas No: 2021/799
Karar No: 2022/267
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/799 Esas 2022/267 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/799 E. , 2022/267 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının maddi tazminat talebinin reddine; manevi tazminat talebinin kısmen kabulüyle; 17.000.00 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine
Davacının maddi tazminat talebinin reddine; manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağı olan Aksaray 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/374 Esas, 2012/120 karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacının kasten öldürme suçundan 14.03.2007 – 29.10.2008 tarihleri arasında 1 yıl 7 ay 14 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 29.05.2015 tarihinde kesinleştiği, davacının gözaltında ve tutuklulukta kaldığı sürelerin tamamının Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.12.2009 tarihli 2009/207 Esas, 2009/237 sayılı kararı ile mahsup edildiği, tazminat davasının CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 5.850 TL maddi ve 59.200 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece; davacı ...'in 15/03/2007-28/10/2008 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, bu sürenin mahsup edilmediği görülerek, CMK'nın 141 ve devamı maddelerinde sayılan tazminat isteme koşullarının maddi tazminat yönünden oluşmadığı, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin maddi kayıplarını çalıştığı kurumdan eksiksiz alması dikkate alınarak davacının maddi tazminat talebinin reddine, CMK'nın 141 ve devamı maddelerinde sayılan tazminat isteme koşullarının manevi tazminat yönünden oluştuğu dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı süre, hakkında beraat kararı verildiği, davacının duymuş olduğu elem ve ızdırap, isnat edilen suçun ağırlığı, davacının sosyal statüsü ile verilecek olan tazminatın sebepsiz zenginleşme aracı olamayacağı hususları değerlendirilerek, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 12.000 TL manevi tazminata, fazlaya ilişkin taleplerin reddine hükmedilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede; CMK'nın 144/1-a maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak mahsup edilen sürenin hükmolunacak tazminat miktarının tayininde dikkate alınması gerektiği nazara alındığında, temyiz incelemesi sırasında UYAP sistemi üzerinden temin edilerek dosya içerisine alınan Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 06/08/2010 tarihli müzekkeresinin içeriği dikkate alınarak, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacının 14/03/2007 – 28/10/2008 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklu kaldığı sürenin davacının Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/207 Esas – 2009/237 Karar sayılı ceza dosyasındaki hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediği, mahsup edilmiş olması halinde ne kadarının mahsup edildiğinin araştırılmasının lüzumu, kabule ve uygulamaya göre de; nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması ile davacı tarafın talebi gereğince gözaltı tarihi olan 14/03/2007 tarihinden itibaren faize hükmolunması gerekirken, tutuklama tarihi olan 15/03/2007 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, davacı ...'in 15/03/2007-28/10/2008 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, gözaltı süresi dahil 14/03/2007-28/10/2008 tutukluluk süresinin mahsup edildiği, davacının tutuklanmadan önce Ankara Evren Belediye Başkanlığında çalıştığı, 03/06/2014 tarihli protokol ile tutuklu kaldığı süre boyunca eksik ödenen maaşlarının ...'in vasisine ödenmiş olduğu ve bununla ilgili ibraname imzaladıkları maddi bir zararının olmaması nedeniyle maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, CMK'nın 141 ve devamı maddelerinde sayılan tazminat isteme koşullarının manevi tazminat yönünden oluştuğu dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı ve tutuklu kaldığı bu sürenin mahsup edildiği, hakkında beraat kararı verildiği, davacının duymuş olduğu elem ve ızdırap, isnat edilen suçun ağırlığı, davacının sosyal statüsü ile verilecek olan tazminatın sebepsiz zenginleşme aracı olamayacağı hususları değerlendirilerek, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 17.000TL manevi tazminata, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, bu miktara gözaltı tarihi 14/03/2007 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına hükmedildiği anlaşılmakla;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
Davacının 14/03/2007- 28/10/2008 tarihleri arasında tutuklulukta geçirdiği sürelerinin mahsup edildiği; Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/02/2020 tarih, 2009/207 sayılı yazısı içeriğinden anlaşılmakla, bu şekilde davacının mahsup edilecek haksız bir tutukluluk süresinin kalmadığının anlaşılması karşısında, bu durum gözetilerek hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir manevi tazminata karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davacı lehine fazla tazminata hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.