22. Hukuk Dairesi 2015/8235 E. , 2015/13093 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA: Davacı, ikramiye alacağı, eksik ödenen kıdem tazminatı, eksik ödenen ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı, ücret farkı alacağı, birleştirilmiş sosyal yardım alacağı, emek zammı ile kasa zammı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının davalı idareye ait iş yerinde Ekim 2002-2007 yılı Şubat ayı arasında alt işverenin işçisi olarak gişe görevlisi göreviyle çalıştığını, iş sözleşmesinin askerlik sebebiyle sona erdiğini, tazminatlarının eksik ödendiğini, davalının faaliyet alanının mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu"nun 60/19. maddesinde yazılı demirkolu işkoluna bağlı olduğunu, davacının çalıştığı dönemlerde ... ile toplu sözleşmeler imzalayarak çalışma hayatına devam ettiğini, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazalı olduğunu, davacının sendika üyesi olduğunu ve toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandığı, işverence toplu iş sözleşmesinden doğan bir kısım alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, ikramiye alacağı, eksik ödenen kıdem tazminatı, eksik ödenen ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı, ücret farkı alacağı, birleştirilmiş sosyal yardım alacağı, emek zammı alacağı ve kasa zammı alacağının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, husumet itirazı ve zamanaşımı def"inde bulunarak, toplu iş sözleşmesi yetkilisi sendikanın ... Sendikası olduğunu, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazalı olmadığını, davacının alt işveren işçisi olduğu sebebiyle toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanamayacağını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisinin bulunmadığı, davacının başlangıçtan itibaren...."nin işçisi olarak çalıştığı, sendika üyesi olduğu tarihten itibaren asıl işverenin nezdinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden faydalanması gerektiği gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı kanuni süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Birleştirilmiş sosyal yardım alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Dosya içeriğinden, ilk kararın Dairemizce, “Somut olayda, VII. dönem Toplu İş Sözleşmesinin 49. maddesinde, işçilerin aile, çocuk, yakacak, izin, bayram gibi sosyal harcamalarım karşılamak amacıyla, her ay birleştirilmiş sosyal yardım olarak, Toplu İş Sözleşmesi I. yılında 100,00 TL, II. yılında 110,00 TL ödeneceği, Vlll. dönem Toplu İş Sözleşmesi 49. maddesinde, işçilerin aile, çocuk, yakacak, izin,bayram gibi sosyal harcamalarını karşılamak amacıyla, her ay birleştirilmiş sosyal yardım olarak, Toplu İş Sözleşmesi I. Yılında 120,00 TL, II. yılında 130,00 TL ödeneceği, XI. dönem Toplu İş Sözleşmesi 48. maddesinde, işçilerin aile, çocuk, yakacak, izin, bayram gibi sosyal harcamalarını karşılamak amacıyla, her ay birleştirilmiş sosyal yardım olarak, toplu iş sözleşmesi I. yılında 190,00 TL, ödeneceğinin belirtildiği anlaşılmış olup, davacının toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanacağı dikkate alındığında, birleştirilmiş sosyal yardım alacaklarının kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulduğu, davanın 11.11.2009 tarihinde açıldığı, davacının 300,00 TL birleştirilmiş sosyal yardım alacağı talep ettiği, davalının cevap dilekçesinde süresi içinde zamanaşımı def"inde bulunduğu, hükme esas alınan 20.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda birleştirilmiş sosyal yardım alacağının 11.11.2004 - 13.02.2007 tarihleri arası için hesaplandığı, birleştirilen ek davanın 29.05.2012 tarihinde açıldığı ve davacının 2.680,00 TL birleştirilmiş sosyal yardım alacağı talep edildiği, davalının ek davaya karşı süresi içinde zamanaşımı def"inde bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece, 20.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda tesbit edilen birleştirilmiş sosyal yardım alacağı miktarına hükmedilmiş ise de, davalının dava ve ek dava dilekçelerine karşı süresi içinde zamanaşımı def"inde bulunduğu dikkate alındığında, ilk dava dilekçesinde talep edilen birleştirilmiş sosyal yardım alacağı istemi ıslah edilmemiş olsa da, ek dava ile miktar artırılarak talep edildiğinden, davalının bu zamanaşımı def"i talepleri gözetilerek yeniden değerlendirme yapıldıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.