Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4178
Karar No: 2022/907
Karar Tarihi: 10.02.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/4178 Esas 2022/907 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/4178 E.  ,  2022/907 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ


    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen karar, taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmekle, duruşma günü olarak belirlenen 10/02/2022 tarihinde davalı vekili Av. ... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; kemik iliği nakli tedavisi yaptıkları hastalarla ilgili olarak davalı Kurum tarafından allojenik kemik iliği nakli işlem tarihinden 15 gün öncesi ve işlem tarihinden 90 gün sonrasına kadar, diğer nakillerde işlem tarihinden 15 gün öncesi ve işlem tarihinden 60 gün sonrasına kadar olan süre içerisinde serbest eczaneler tarafından karşılanan yurt dışı ilaç reçetelerine ait bedellerin alacaklarından mahsup edildiğinin bildirildiğini, ilgili hastaların başka hastalıkları veya komplikasyonlar kapsamında reçete edilen ve hastanede uygulanan kemik iliği tedavisi ile ilgisi olmayan, bir kısmının da başka sağlık kurumlarınca yazılmış ve serbest eczaneler tarafından karşılanmış olan 201.900 TL tutarındaki ilaç bedelinin kendi alacaklarından mahsup edilmesi işleminin dayanaksız olduğunu belirtmek suretiyle; borçlu olmadıklarının tespiti ile davalı kurum tarafından hak edişinden haksız yere kesilen 201.900 TL bedelin kesinti tarihinden itibaren yasal faizden az olmamak üzere en yüksek ticari faizi ile iadesini istemiştir.
    Davalı; davanın reddini dilemiştir.
    İlk derece mahkemesince; isimli hastalara ve TC. kimlik no; ... ve ... olan hastalara uygulanan tedavi ile ilgili yazılan ilacın paket fiyata dahil olmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, 52.868,86 TL fazla kesintinin kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; verilen kararın dava dosyası kapsamında mevcut maddi delillere uygun, yasal ve hukuksal gerekçelere dayandığı, delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik ve kamu düzenine aykırı bir halin varlığının tespit edilemediği anlaşıldığından tarafların istinaf başvurusunun reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı HMK'nın 266. maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
    HMK’nun 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme yaptırabileceği açıklanmıştır.
    Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.
    Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hâkim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafça Kurum mensubu hastalara uygulanan kemik iliği nakli tedavileri sırasında yazılan yurt dışı ilaçlara ilişkin reçeteler nedeniyle Kurumun eczanelere yaptığı ödemelerin ... hükümlerine aykırı olduğu, bu ilaçların kemik iliği nakli tedavisine ilişkin ödenen paket fiyata dahil olması gerektiği nedeniyle Kurumca yapılan kesintilerin yerinde olup olmadığının tespiti için mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da, bilirkişi heyetinde sadece bir uzman doktorun yer alması, heyetin diğer üyelerinin uyuşmazlık konusuna ilişkin uzmanlıklarının bulunmaması, raporda sadece ilaçların reçete edildiği tarihe göre paket fiyata dahil olması gerekip gerekmediğinin değerlendirilmesi ve tarafların rapora karşı itirazlarına dair ek rapor alınmadan karar verilmesi eksik inceleme yapıldığını göstermektedir. Bu nedenlerle mahkemece yapılması gereken; ... hükümleri, taraflar arasındaki sözleşmeler ve ilgili mevzuat ile birlikte tıbbi değerlendirme de yapabilecek, üniversitede öğretim üyesi olan hematoloji ve onkoloji uzmanı doktorlardan oluşan üç kişilik bilirkişi heyetinden; tarafların iddia ve savunmalarına göre kesintiye konu hastalara yazılan yurtdışı ilaçların kemik iliği nakline ilişkin ...’ca davacıya ödenen paket fiyata dahil olup olmadığının ...’un 4.3. maddesi, Ek 2/C, Ek 4/C hükümleri ve tedavi tarihlerinden sonra ...’ta yapılan değişiklikler de değerlendirilerek kesintilerin ilgili mevzuata uygun olup olmadığının tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlendiği; ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun, tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken, itiraza uğramış, eksik inceleme yapan bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de; Davalı ... Başkanlığı'nın, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 36. maddesi hükmüne göre harçtan muaf olması nedeniyle davacı tarafından karşılanan başvurma harcı, peşin harç ve vekalet harcı toplamı 67,40 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle eleştiri konusu yapılmıştır.
    İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının taraflar yararına BOZULMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının talebi halinde davacıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi